Durham tradutor Português
199 parallel translation
- Siz, Durham'lı Sör Ralf?
- Vós, Sir Ralf de Durham?
Durham, General Hospital'da.
General Hospital, Durham.
İhtiyar Durham'ı da getirin. Az önce buradaydı. Şapelde karşılasın bizi.
Chama o John, diz-lhe que vá ter à capela.
Bay Bent, Durham stüdyolarımızda. Büyük talihsizlik, çünkü biz burada, Londra'dayız.
Bent está nos nossos estúdios de Durham, o que é uma pena, porque estamos todos aqui em Londres.
- Durham Caddesi.
- É na Durham Road.
O zaman Durham Hafif Piyade birliğini istersiniz bayım.
Bom, então, o que lhe convém é a Infantaria Ligeira de Durham.
Ama eğer birinci sınıf bir alay istiyorsanız iç dekorasyonda gerçekten bir şey diyen bir alay o zaman mutlaka Durham Hafif Piyade birliği.
Mas, se quiser um regimento da linha que esteja a fazer alguma coisa em decoração de interiores, então, tem de ir para a Infantaria Ligeira de Durham.
Sizin için bir Dufy, bir van Dongen... bir Derain, bir Braque, bir Bonnard, bir Vlaminck çizebilir.
Duffy, Van Dungen, Durham, Braque, Bonard.
Ama 10 puan açık arayla birinci yine Durhamlı iğrenç Jodrell ailesi.
Mas a vencedora, por uma margem de 10 pontos, é, mais uma vez, a nojenta família Jodrell, de Durham.
Babamın adı da Herbert Dravot'tır. Durham'da barmenlik yapardı.
O meu pai chamava-se Herbert Dravot e era barman em Durham!
Ne kadar çalilik, koruluk varsa arayin önünüze ne geliyorsa!
Faça uma limpeza e extermine tudo o que for desleal desde um galo de Xangai a uma vaca Durham!
Tutuklayan polis :
Agente : Durham.
Hani Clint Bracken'la arkadaşları Durham'da Weed Tepesinde kaza yapmıştı ya.
Lembram-se de quando o Clint Bracken e os outros se estamparam em Weed Hill?
Polisler, çalışmalarını Mutton'a, Durham'a... ve çevre bölgelere kadar genişletti.
A polícia alargou a busca a Mutton, a Durham e zonas circundantes.
Ve şimdi "Gecenin Şovu"... Sizin takımınız Durham Bulls!
E agora, o maior show da terra... o grande Durham Bulls!
Ve şimdi WRDU radyosu gururla sunar. Durham Bulls'un sesi, Teddy Garland.
E agora, a Rádio WRDU apresenta... a voz dos Durham Bulls, Teddy Garland.
Bu sayıyla birlikte skor şöyle : Fayetteville 14, Durham 2.
E isso nos dá um resultado Fayetteville 14, Durham 2.
Bir kere daha, Durham atıcıları ilk atışı yapma şanslarını kazanamadılar.
De novo, os arremessadores do Durham não eliminam o primeiro.
Sporseverlere bunu anlatmanın zamanı geldi artık. Bu 20 senedir gördüğüm en rezil deplasman turuydu. Ve yarım yüzyıldır gördüğüm en kötü Durham takımı.
É hora de dizer a verdade, estes são os piores jogos fora de casa... que já vi em 20 anos... e provavelmente o pior Durham em meio século.
Durham'larda sahneye şimdi, bizim Crash Davis çıkıyor.
Representando os Durham, nosso Crash Davis.
Tabii ki ve ne yazık ki, o kazanmaya devam etti hem de koca bir Haziran ve Temmuz boyunca... Durham Bulls sonunda beyzbol oynamaya başladı. Hem de eğlenceli, enerjik ve şiirsel bir oyun.
Lnfelizmente, ele continuou ganhando, e por todo o mês de junho e julho... os Durham Bulls jogaram beisebol com alegria, brio e poesia.
Ve Durham Bulls uzun bir galibiyet serisinin ardından 4 Temmuz'da ilk kez berabere kaldı.
Depois da dupla vitória no dia 4 de julho, os Bulls alcançaram o primeiro time.
Durham Bulls kaybetmiyor ve ben de sevişemiyorum.
Os Durham Bulls não podem perder, e eu não posso transar!
Bugün Durham'da beyzbol için güzel bir akşam. Ve şimdi topa vuracak oyuncuda sıra...
É uma linda noite para o beisebol aqui em Durham, e enquanto o rebatedor...
Eğer birisi Durham'ı terk ediyorsa, bir daha asla geri gelmez.
Quando alguém deixa Durham, não volta mais.
Durham Bulls takımından özel bir düğün pastası.
É um bolo de casamento especial da parte dos Durham Bulls.
İş için bir veya iki kere Raleigh Durham'a gitmişliğim var.
Às vezes vou a Raleigh em negócios.
Ayrıca Durham Davasında yardım etmek için izinlisin.
Também estás autorizado a ajudar-me no Durham decree.
Durham'daki polisler mahkemede asla kanıtlayamamalarına rağmen bu ortağın Lucas Henry olduğunu bildiklerini söylüyorlar.
A policia em Durham diz que nunca o conseguiriam provar em tribunal, mas eles sabem que esse parceiro era o Lucas Henry.
Raleigh-Durham dan bağlanmış.
O Pop é em Raleigh-Durham.
Joe Sweat Sock kendini yemek tepsinin arkasına saklamadan ve... Raleigh - Durham'a uçurmadan önce.
Antigamente qualquer Zé-Ninguém se escondia, e ia para o aeroporto de Raleigh-Durham.
- Öyle mi? - Bugün Durham'dan telefon geldi.
Recebemos hoje uma chamada de Durham.
- Durham polisi olaya el koydu.
A Polícia de Durham está a tratar do caso.
DURHAM, KUZEY CAROLINA
DURHAM, CAROLINA DO NORTE
"Durham'a hoş geldiniz, Dr Cross."
" Bem-vindo a Durham, Dr. Cross.
Durham'da yetişmiş. Stajını da burada yapmış.
Cresceu em Durham e fez aqui o preparatório de medicina.
. Durham Boğaları mı?
Os Durham Bulls?
Los Angeles'dan Durham'a bu gece için iki kişilik rezervasyon yaptırmak istiyorum.
O dono do chalé é o Dr. William Rudolph. Quero reservar dois lugares de Los Angeles para Raleigh-Durham.
Durham'a ayak bastığından beri, ağzıma sıçıyorsun.
Desde que chegaste a Durham que me andas a lixar. Eu deixei-te fazer parte disto.
Büyük caz öncüsü Eddie Durham... SALLY JILLIAN - Yazar, "Gitar Kralları"... Emmet'la 1930'lu yıllarda Chicago'da tanıştı.
Eddie Durham, o pioneiro do jazz... conheceu Emmet em Chicago, na década de 30.
DURHAM KÖMÜR OCAKLARI KUZEYDOĞU İNGİLTERE - 1984
Minas de carvão de Durham Nordeste de Inglaterra, 1984
Kasabanın küçük Gene Kelly'si demek?
O pequeno Gene Kelly de Durham.
Durham'dan hiç dışarı çıkmadım.
Nunca saí de Durham.
Durham kasabasından.
De Everington, condado de Durham.
Adım George Durham.
Chamo-me George Durham.
Sen bir filozofsun George Durham.
Você é um filósofo, George Durham.
Frank, Bay Durham bundan sonra mermilerin parasını ödeyecek.
- A partir de agora, o Sr. Durham começa a pagar as suas munições.
Berry, Durham, Dunnison.
Berry, Durham, Dunnison.
Donavan, Scipio, Çavuşla beraber arkadan gelin.
Dunnison, Durham, Scipio! Fiquem com o Sgto. Armstrong.
Durham bizi bekliyor.
- Escuta-me, rapaz.
Durham...?
Durham?