Désolé tradutor Português
23 parallel translation
- Zamanında yetişemediğimiz için üzgünüm Teğmen.
Désolé d'arriver trop tard.
Bayan, özür dilerim ama o konu beni ilgilendirmez.
Mademoiselle, je suis désolé, mas não é para...
Désolé, ma chérie.
- Désolé, ma cherie.
Je suis désolé.
Desculpe!
Oh. Biliyor musun, Fransızlar şöyle der "je suis désolé."
Os franceses diriam "je suis désolé".
Bağışlayın.
Je suis desolé, mais nous navons...
Je suis désolé de ce qui ce passe ici. - İngilizce konuş baba.
- Fica pelo inglês.
Encore une fois, je suis désolé. - Ben Rory'yle bu konuda hiç konuşmadım.
- Nunca falei com a Rory.
Çok, ama çok üzgünüm.
Je suis très, très desolé. ( Estou muito, muito desolado )
Artık daha fazla üzgün olamazsın.
Tu não estás nada "desolé".
Çok üzgünüm, bayan. Ama Poirot bu işleri kabul edecek durumda değil.
Je suis desolé, Madame, mas não tenho capacidade para auxiliar neste assunto.
Öyle çaresizim ki, arkadaşım korkuyorum.
"Je suis trés desolé, j'ai peur."
- Bay Cope, anlayamadım.
- Monsieur, je suis desolé.
Çok üzüldüm.
Je suis desolé.
Özür dilerim ama bir şey sorabilir miyim?
Je suis desolé, mas faça-me a vontade só por um instante.
Özür dilerim, bayan.
- Je suis desolé, mademoiselle.
Alberta'da.
Je suis desolé.
Ama bu harika bir şey, bunda meyus olunacak bir şey yok.
Mas isso é óptimo. Não se desole por isso.
Çok üzüldüm, bayan.
- Je suis desolé, madame.
Madam, amacım sizi kırmak değil.
Je suis desolé. Madame, não quis ofender.
Je suis desole, madame.
Je suis desole, madame.
Özür dilerim.
Je suis desolé.
- Bu da kim?
Je suis désolé.