Ec tradutor Português
28 parallel translation
Poli-bilim, evde yardımcı ders alıyorum.
Ci-Poli, minorias em Casa Ec.
Elbette ben daima evimde düşebilirim, değil mi.
É claro, Eu posso sempre pedir ajuda a minha Casa Ec.
Ev ekonomisi dersinde görüşürüz.
- Endros. - Depois vejo-vos casa Ec, ok?
Son kış dan beri EC de aktif durumdaydı.
Desde o último inverno ele tem estado ativo principalmente no EC.
Onları kendi patronlarından dikiyorlar.
Elas fizeram-nas na Home Ec com tecidos delas.
Ac, ec, ic, oc...
Ac, ec, ic, oc...
EC maksimumda.
EC no máximo.
EC-3 görüntülü telefon, araştırma veritabanı, şifre tabloları...
Video-fone EC-3, banco de dados de pesquisa, gráficos de cálculos.
Artık kendi vicdanımızla başbaşayız. Bu vicdanımız bizi, EC-10 for Emotional Content'a ve bunları tekrar hissetmemize neden olacak şeyleri yok etmeye yöneltiyor.
Agora, somos a nossa consciência e é esta consciência que nos leva até à categoria EC-10, para controlo emocional, todas as coisas que nos podem tentar a sentir novamente e destruir-nos.
Parçalar EC-10'da tanımlandı.
Os seguintes pontos foram considerados Condenados EC-10.
Eşyalar EC-10 olarak tanımlandı.
Os seguintes artigos foram considerados EC-10... condenados.
Bugün alan kısıtlaması var, bu yüzden değişmeden EC Doğu Batı 17....
Restrições para permanecer sem trocas na ECE Oeste.
Onun ek-tridıl -
- É chamado de ec... - ectro...
Harika bir ec cardı, tam da sahil üstünde.
Havia um maravilhoso farol perto da praia distante de tudo.
- Home Ec.'de görüşürüz.
- Vemo-nos em Economia.
Birlikte Home Ec'e de gitmişsiniz.
Também têm Economia juntos.
- Tamam. - " Sıkılmış... Yalnız gecelerden s-s-s-sıkıldınız mı?
- " Abor-r-r-re-e-e-ec-c-ccid... aborrrecida com no-o-o-oi-it-t-t-te-e-e-e-e-s-s-ss s-s-s-só-ó-ó-ó-ó-ó?
Kaynakları sağlam birisin.
Tu és EC.
Londra, EC 2 Birleşik Krallık.
Londres, EC2, Reino Unido
Onları derhal oradan çıkarmalıyız!
D-Punch! Contacte o Twin Ec. Vamos ver se conseguimos uma evacuação.
Şu giden ev ekonomisinden Marcus mu?
Aquele é o Marcus da Home-Ec?
Ben de Ec 10 sınıfına sınav yapmaya giderken gaydayla yapılan müziği işittim, sonra meydanda sesi takip ettim orada İskoç şarkıları çalan bir sokak müzikçisi vardı.
Então estava a caminho do meu exame de Economia, e ouvi uma música de gaita-de-foles, e então segui-a até à praça onde estava um músico de rua a tocar baladas escocesas.
Seni bu yüzden EC 1 enzimiyle görevlendirdim.
Por isso, é que te atribui as EC-1.
EC 1 tüm tepkimeleri etkiler. Yani bizim için bir şey ifade etmez.
A EC-1 catalisa tudo e não nos diz nada.
EC-TCPC daralması kapanmanın erken işaretlerindendir.
Estreitamento EC-TCPC com sinais de obstrução.
Home Ec'deki bütün kızlar kıkır kıkır gülerken,
Não, na verdade, a piada está em mim.
- Nabızı 80 eçıktı.
- Oximetria de pulso, 80.
- Çokg eç Kolay mı?
- Demasiado fácil.