Elia tradutor Português
135 parallel translation
Sen Zack amcanı hatırlamazsın, Elia.
Não te recordas do teu tio Zack.
Adım Elia.
Meu nome é Elías.
- Elia'ydı adında...
- Elias era o seu nome. - Bem?
Üzgünüm, eğer Bay Zanuck'u görmek için geldiyseniz, o şu an senaryo konferansında. Ondan sonra da öğle yemeği randevusu var sonra da Elia Kazan ile birlikte Viva Zapata filmini izleyecek...
Lamento, David, mas se está aqui para ver o senhor Zanuck, ele está numa reunião com argumentistas agora, depois, tem um almoço de negócios, e à tarde, vai ter uma projecção do Viva Zapata!
Roxy Theater'a gittiğimde 10 ya da 11 yaşındaydım.
De início, Elia Kazan não gostou.
İlk başlarda Elia Kazan pek hoşlanmadı. Ama "East of Eden" da sinemaskobun geniş planlarının aile dramlarında da uygulanabileceğini gösterdi.
Na verdade, Kazan combinou as proporções antigas e novas, introduzindo enquadramentos mais estreitos como portas e corredores, dentro do formato alargado.
Birkaç yönetmen kurallara meydan okumaya başladı.
Elia Kazan encabeçou o ataque.
Beni sakın bırakma bebeğim. Kamera sadece kaydetmez. Bir mikroskoptur.
ELIA KAZAN penetramos nas pessoas e observamos os seus pensamentos mais íntimos e escondidos e eu tenho conseguido fazer isso com Os atores.
Bu 1951 yapımı Elia Kazan filmi... Warren Beatty'nin sahneye ilk çıkışı olarak gösterilmiştir.
Este filme de Elia Kazan rodado em 1951... marcou a estreia de Warren Beatty.
Elia'nın bir parçası insan ve diğer parçası ise bizim Iratus böceği dediğimiz yaratıktan.
Parte de Elia é humana. E parte é uma criatura que chamamos de inseto Iratus.
Elia'nın dönüştüğü yaratığa benzer hale gelecek..
Ele vai se transformar numa criatura similar à que Elia se transformou.
Evet, bu Elia Grinko. Bizim yeni kompartıman arkadaşımız.
Este é o Ilya Grinko, o nosso novo companheiro de cabine.
Ben durumu istasyon şefine anlatmaya çalışıyorum birden ortaya Elia çıktı ve tercüme etmeye başladı.
Eu estava a tratar de explicar a situação ao Chefe da Estação, quando o Ilya apareceu inesperadamente, e começou a traduzir.
Dur bakalım, Elia. Bir polis görevdeyken içki içebilir mi?
Espera lá Ilya, a polícia pode beber, estando de serviço?
Elia, Vladivostok'dan Moskova'ya büyük bir kongreye katılmak için gidiyor.
O Ilya está a caminho de uma Conferência em Moscovo, desde Vladivostok.
Dur bakalım, Elia. Sakın bana S.S.C.B'yi özlediğini söyleme.
Um momento Ilya, não me digas que tens saudades da URSS, quer dizer,
Kötü adamları yakalıyorsun, değil mi Elia?
- Que é apanhar os bandidos, não Ilya?
Elia, şimdi biraz düşününce,... bu çift, sahte pasaportlar ve çaktırmadan nasıl sınır geçilir gibi konularda çok şey biliyor görünüyorlardı.
Eu sei Ilya, e agora estou a pensar, este gajo sabia imenso sobre passaportes estrangeiros e passar despercebido nas fronteiras.
Elia hakkında ne düşünüyorsun?
E então, o que achaste do Ilya?
Moskova'ya kaç gün de varırız, Elia?
- Quantos dias faltam para Moscovo, Ilya?
Panikledi, Elia. Ona kaçakçıların yaptıklarını anlatınca korktu ve... Herkesin başına gelebilir.
Ela, entrou em pânico, Ilya, tinha-nos contado como actuam as "mulas" e assustou-se, poderia acontecer com qualquer um.
Onları bulduğunda ne olacak, Elia?
O que fará se os encontrar, Ilya?
Elia.
Ilya?
Elia.. öbür vagonlara ne oldu?
Ilya... Onde está o resto dos vagões?
Ben Dedektif Elia Grinko, Narkotik Bürodan. - Ve bu da...
Sou o detective Ilya Grinko, do departamento de narcóticos, e este, é o meu parceiro.
Ama, Elia, üstümüzde mont yok.
Mas, Ilya, nós não temos casacos.
Dur bakalım Elia, soğuktan ölürüz...
Espera lá Ilya, nós estamos a morrer de frio.
Ne istiyorsun, Elia?
Ilya, o que queres mais?
Elia da iyi.
" Elia está bem.
Geçen sene, Elia'yı İsrail bayrağını yırtmakla suçlamışlardı.
" Na última vez, Elia foi acusado de rasgar a bandeira Israelita.
Bu genç, Elia'ya amma da benziyor.
Aquele rapaz parece-se com Elia.
O Elia zaten!
É ele!
Elia Süleyman?
Elia Suleiman?
[ELIA'NIN HAYVAN DİYARI] Mooch... Sen bir dahisin.
Mooch, és um génio!
O Vivien, Elia Kazan ile çalıştığından beri Method oyunculuğundan nefret etmiştir.
Ele odeia o Método desde que a Vivien trabalhou com o Elia Kazan.
"Samaria Tanrı'sına başkaldırdığı için suçlu bulunacak." İmzalayan Elijah.
"Samaria será encontrada culpada. Porque foi rebelde contra Deus. Elia."
Elijah, Samaria, İncil'e benziyor.
Elia, Samaria, parece-me bíblico.
Oldukça iyi aslında, Arthur Miller-Elia Kazan olaylarıyla ilgili.
Este é muito bom, sobre Arthur Miller e Elia Kazan.
Babam Casterly Kayası'nı ziyaret ederken ablam Elia ile beni de götürmüştü.
O nosso pai levou-me e à minha irmã Elia a uma visita ao Castelo do Rochedo.
2-Flanders'in müzikal rolü daha iyiydi. 3-Piliçler Brando'dan hoşlanıyordu.
1 ) O ELIA KAZAN É BOM COM ACTORES 2 ) O MUSICAL COM O FLANDERS FOI MELHOR 3 ) AS MIÚDAS GRAMAM O BRANDO
Ablam Elia ve Son Ejder, Rhaegar Targaryen evleniyordu.
Da minha irmã Elia com Rhaegar Targaryen, o Último Dragão.
Elia süt annelerin onlara dokunmasına izin vermezdi.
Elia nunca deixou que uma ama de leite lhes tocasse.
Sürekli söylenen ise, Dağ Gregor Clegane'in Elia'ya tecavüz edip, büyük kılıcıyla ikiye ayırdığıydı.
E o que eu estou sempre a ouvir é que Gregor Clegane, a Montanha, violou Elia e cortou-a ao meio com a sua enorme espada.
Yani Elia'nın cinayetinde parmağınız yok mu?
Então, negais envolvimento no homicídio da Elia?
Kralı öldürenleri cezalandırmama yardım edin ben de Elia'yı öldürenleri cezalandırmanıza yardım edeyim.
Ajudai-me a fazer justiça contra os assassinos do Rei e eu ajudo-vos a fazer justiça contra os da Elia.
Ben Elia Martell'in kardeşiyim.
Eu sou o irmão de Elia Martell.
Elia Martell.
Elia Martell.
Elia.
Elías.
Elia.
Elias.
Elia Kazan, 1950'li ve 1960'lı yıllarda başkaldıran yönetmenlerin yolunu açtı.
Homens como Robert Aldrich, Richard Brooks,
Benim, Elia.
É a Elia.