Emilio tradutor Português
520 parallel translation
Emilio DiGiorgio'yu hatırlıyor musun, şu Abruzzi'de tavernası olan?
Lembras-te de Emilio di Giorgio, dono de um bar em Abruzzi?
Emilio duvardan geçiyor.
Emilio ao subir o muro.
Ve İtalya'da Kont Emilio Ponticelli... çoğu kişinin iddasına göre, ilk uzun mesafe uçuşunu gerçekleştirdi.
Em Itália, o Conde Emilio Ponticelli fez aquele que muitos consideram ser o primeiro voo de longa distância.
Emilio Ponticelli...
"Emilio Ponticelli, Itália."
Emilio, haberleri okudun mu?
Já ouviste a boa notícia?
Emilio artık uçmayı bıraksan ha?
Emilio, agora vais desistir de voar?
Ohh! Emilio, iyi misin?
Emilio, estás bem?
Emilio, bunu gördün mü?
Já viste isto?
- Ve 350 gineye tam bir kelepir. - Emilio!
É uma pechincha por 350 guinéus.
Emilio, benim için giy, lütfen!
Põe-no por mim, por favor.
- Emilio, bana bir içki sözün var.
- Emilio, prometeste-me uma bebida.
Emilio'yu çekici buldum sonra da.
Achei o Emilio atraente... nessa altura.
Emilio gitmek istiyor.
O Emilio quer partir.
- Emilio, yemek hazır. - Teşekkür ederim, sevgilim.
- Emilio, o almoço está pronto.
General Emilio Molina Vargas.
General Emilio Molina Vargas.
Emilio?
Emilio?
Emilio'yu götürdüler!
Eles levaram o Emilio!
Emilio, evde kalacağını söylemişti.
Emilio disse que ficava em casa.
Emilio adlı bir adam atlarıma bakıyordu.
Um homem chamado Emilio vigiava os meus cavalos.
Öyle yaptım Don Emilio.
E treinei, Don Emilio.
Hem de çok Don Emilio.
Muito, Don Emilio.
Benim ailemin böyle hatıraları yok Don Emilio.
A minha familia não tem memória dessas coisas, Don Emilio.
Don Emilio, mağaraya gitti.
Don Emilio, ele foi à gruta.
Evet, Don Emilio.
Sim, Don Emilio.
Don Emilio kendisiyle görüşmenizi rica ediyor.
Don Emilio pede que o vá ver.
Don Emilio, şahini buldum.
Don Emilio, encontrei o gavião.
Emilio Falcon?
Emilio Falcón?
Emilio Rebenga.
Emilio Rebenga.
Ama geçmişine bakarsak, mesela Emilio Rebenga...
Que me dizes de histórias antigas, tal como o Emilio Rebenga?
Biliyor musun Emilio? Tam bir taş kafasın.
Sabe, Emilio, tem uma cabeça dura como pedra.
Emilio, belki de O, Tanrı'nın ellerindedir.
Bom, Emilio, talvez ele esteja mesmo nas mãos de Deus.
Emilio Zapa saygılarını gönderiyor.
Emílio Zapa... manda cumprimentos! Ah!
Salvador Tito, Miguel Mata... Emilio El Zapa, Arthur Clay, Lawrence Wong.
Salvador Tito, Miguel Mata, Emílio el Zapa Arthur Clay, Lawrence Wong.
Emilio, bana Podacter'ın otopsisini getir.
Emilio, traz-me o relatório da autópsia do Podacter.
Benim, Emilio.
Ace, é o E.
Millet, Emilio onu çiğ çiğ yedi.
O Emilio comeu-a.
Emilio Ramirez.
Emilio Ramirez.
Böyle düşünmene üzüldüm, Emilio.
Lamento que penses assim, Emilio.
Eğer sınıfın dinlemesini istiyorsan, Emilio'yu kazan.
Se quer que a turma tenha atenção, consiga a atenção do Emilio.
Emilio, sence Raul haklı mı?
Que dizes, Emilio? Achas que o Raul tem razão?
Emilio ile uğraşma.
Não devia ter-se metido com o Emilio.
Raul, Emilio ile anlaşıp, sonra bunu bozarsa kafasının kırılacağını biliyor.
O Raul sabe que se fizer um acordo com o Emilio e não cumprir, ele dá cabo dele. Todos sabem isso.
Emilio'nun daha güçlü olduğunu söyleyip, sizi aşağıladım.
Rebaixei-os aos dois ao dizer que o Emilio era mais forte.
Sana yardım etmek istiyorum, Emilio.
Gostaria de ajudar-te, Emilio.
Emilio'nun öğretmeni.
A professora do Emilio.
Raul, Gusmaro ve Emilio'yu ispiyonladın.
Entregou o Raul, o Gusmaro e o Emilio.
Emilio nezarete alındı.
Pôs o Emilio em detenção.
Emilio'nun beni ondan aldığını söylüyor ve onu öldürmek istiyor.
Ele diz que o Emilio roubou-me dele. Ele quer matar o Emilio.
Emilio.
Emilio.
Emilio!
Emilio.
- Emilio Ponticelli.
Ponticelli.