Exchange tradutor Português
66 parallel translation
Mücevher Borsası'nın önünden.
À porta da Joalharia Exchange.
Stephen House, "London Exchange Telegraph".
Stephen House, "London Exchange Telegraph".
Şimdi Takas Telgraf Borsa Raporu.
Agora, o Relatório da Bolsa, pela Exchange Telegraph.
Pete'le şimdi gazetecileri arayacağız,.. .. sonra Spinney'den ayrılıyoruz.
Eu e o Pete vamos ligar ao "Exchange Telegraph" e à "Press Association", e vamos já para Spinney.
Ray'in Müzik Takas Mağazasının bir görevlisinin... orada bulunması şarttır.
Um empregado da "Ray's Music Exchange"... tem de estar presente.
Şunun 1400 dolarını Calumet City'deki... Ray'in Müzik Takas Mağazasına ver, geri kalanını da topluluğa ver.
Pegue nestes 1.400 e dê-os ao Ray's Music Exchange... em Calumet City, e dê o resto à banda.
Evan Morrissey, Senet ve Kambiyo İcra ofisi.
O Evan Morrissey, da Securities Exchange Enforcement.
İş bulma kurumundan mı?
Em Labor Exchange?
Yakınlarda Pamuk Borsası binası var.
Há um edifício aqui perto chamado Cotton Exchange. Talvez me possa ajudar.
Julie Andrews antika tabak seti mi yoksa?
Um conjunto das peças de Julie Andrews na Bradford Exchange.
Syd Barrett, Cambridge'li birkaç müzisyenle birlikte, "Stars" adını verdiği bir grup kurdu. Cambridge Corn Exchange'deki son konserine de, onlarla birlikte çıktı.
Syd Barrett juntou-se a alguns músicos de Cambridge numa banda a que ele deu o nome de "The Stars", e deu um último concerto no "Corn Exchange" de Cambridge.
Exchange öğrencisi Alex Whitman'ın arkadaşıyım.
Sou amiga do Alex Whitman, o estudante que esteve aí.
Christophe'un taşları almak için anlaştığı kişiyim ülkeye getirdim Jewelry Exchange'e yatırdım.
O homem que o Sr. Christophe fez trazer as pedras .. para cá a fim de serem depositadas no cambista.
Şüpheli yoldan ayrıldı. Borsa Caddesi'ne yöneldi.
O suspeito dirige-se para a avenida Exchange.
Ve bir aile müessesesi olarak köklerinden kopmuş olan 79.Cadde ile Borsa Caddesindeki, Calvin'in Berber Dükkanı'ndan bugün aldığımız görüntüler bunlardı. Alderman Lalowe Brown fotoğraf ve saç traşı için oraya uğramıştı.
E longe das suas raízes como um estabelecimento de família esta foi a cena no 79 da rua Exchange na barbearia do Calvin, quando o vereador Lalowe Brown passou por lá para tirar uma foto e fazer um corte de cabelo.
Bu yüzden, 79.Cadde ile Borsa Caddesi için önerilen Yer Kalite Geliştirme projesine karşıyım.
Por isso sou contra o projecto no no 79 da rua Exchange.
I was gang raped in a repository bin at the needle exchange!
Não podia ser mais positiva se tivesse sido violada em grupo em cima do caixote para troca de seringas!
Manhattan Trust Bankası. Borsa Caddesi, 20 numara.
Manhattan Trust. 20 Exchange Place.
Manhattan Trust Bankası.
20 Exchange. Manhattan Trust.
Borsa Caddesi 20 numara.
20 Exchange Place.
- 32 numaralı. Borsa Caddesi 20 numara.
- A no 32. 20, Exchange Place.
- Borsa Caddesi 20 numara.
- A 20 Exchange Place!
"C" ticaret borsası kanunları.
Os estatutos da C Exchange.
Amsterdam Information Exchange, AM6 verilerine göre, geçen yıl The Pirate Bay'i kapattıklarında ve baskın sırasında, tüm Avrupa'nın internet trafiğinin % 35'i birkaç saat içinde durdu.
Então quando o Pirate Bay foi fechado ano passado, e durante o ataque Amsterdam Information Exchange, AM6 informou que 35 % do tráfico da Internet européia desapareceu por algumas horas.
London Exchange. Angleton'ın bulduğu diğer ikisi Suudi Arabistan ve johannesburg'daki tanınmış bankaların başındaki, kambiyoya etkileri olan isimlerdi.
Os dois seguintes que Angleton identificou são líderes de bancos proeminentes na Arábia Saudita e Joanesburgo, ambos com grande influência nas suas Bolsas.
Topeka Kumar ve İçki Salonu'na gittiler. Burada Jesse bir bardak birayı neredeyse 60 dakikada içiyor yine de çakırkeyif olmaktan şikâyet ediyordu.
Fizeram viagens ao Topeka Exchange Saloon, onde o Jesse conseguia passar quase 60 minutos a beber um copo de cerveja e, ainda assim, queixando-se de estar ébrio.
Harvard Üniversitesi?
Harvard? The Stock Exchange?
Norveçli bir değişim öğrencisi.
Um aluno da Origin Exchange.
Sanki Newyork borsasındaymış gibi artık kafamın içinde sesler yok.
Já não parece que tenho o chão do New York Stock Exchange na minha cabeça.
- Sezon 20 - Bölüm 06
Exchange Cross Words.
Exchange'in oraya geri dön ve kuzeye doğru ilerle.
Dá a volta por Exchange e vai para norte.
Armani Exchange.
Armani Exchange.
Ben exchange student olarak geldim.
Sou aluno de intercâmbio.
Büyük Buhran sırasında yatırım bankacılığını düzenlemek için oluşturulan Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonu hiçbir şey yapmadı.
A Securities and Exchange Commission, o órgão federal criado na Depressão para regular a banca de investimentos, não tomara quaisquer medidas.
Menkul Kıymetler ve Borsalar komisyonu balon sırasında yatırım bankalarını ciddi bir biçimde incelemedi.
A Securities and Exchange Commission não investigou a actuação dos bancos de investimento durante "a bolha".
Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonunun başına ise yatırım bankacılığı öz denetleme organı FINRA'nın CEO'su Mary Schapiro'yu getirdi.
À frente da Securities and Exchange Commission, Obama pôs Mary Shapiro, a anterior directora da FINRA, a entidade auto-reguladora da indústria bancária.
Borsanın oralardayız.
Onde estão? Estamos no "Exchange".
Takasbank Komisyonu oturumuna gelmediği için Wennerström Group CEO'su için tutuklama emri çıkartıldı.
Com a sua falta de comparência. - perante um painel Security Exchange Commission. - um mandado foi emitido para o CEO do Grupo Wennerstrom.
O lanet Meyve Yetiştirileri Borsası rızkımla oynuyor.
O raio da Fruit Growers Exchange está a tirar-me o pão da boca.
Bunlar hapishane olaylarının yaşandığı yerin görüntü kayıtları.
Aqui está o vídeo de segurança do edifício Exchange. O que quer que eu procure?
Svalbard Mücevher Mağazası dün gece soyuldu.
A Svalbard Diamond Exchange foi roubada, a noite passada.
Pietà'yı çaldı, iki gece önce Svalbard Elmas Mağazasını soydu.
Ele roubou a "Pietà". E há duas noites, roubou o Svalbard Diamond Exchange.
Svalbard Mağazasından çalınan taşların çoğu işlenmemiş elmaslardı.
Muitas das pedras roubadas do Svalbard Exchange, eram diamantes em bruto.
Justin Guthrie'nin, elmas mağazasını soyarken kimlerle ortalık etmiş olabileceğini merak ediyorum.
Estou curioso em saber com quem o Justin Guthrie pode ter colaborado no roubo da Diamond Exchange.
Kardeşi soyguna dahildi ya da kadın tarafından çalışma saatleri içerisinde erişim için kullanıldı. Bunlar iki gün önce Svalbard Elmas Mağazası'nı soyan 4 kişi.
Se estava feito ou se ela usou as ligações de família para ter acesso durante a hora de expediente estas foram as quatro pessoas que roubaram o "Svalbard Diamond Exchange" há dois dias.
Güneye, Exchange Place'e doğru gidiyor.
Está a ir para Sul em Exchange Place.
Paylaşagram anlar
momentos exchange-a-gram
- Evet.
No Cotton Exchange.
Pamuk borsasında.
- O Cotton Exchange.
79.Cadde ile Borsa Caddesi'nin kesiştiği yerdeki Calvin'in Berber Dükkanı'nı bilir misiniz?
Conhece a barbearia do Calvin na rua 79 com a Exchange?
Svalbard Elmas Mağazası'nın müdürü onun kardeşi.
O gerente do "Svalbard Diamond Exchange" é seu irmão.