Faiz tradutor Português
470 parallel translation
Ayrıca bana gümüş kolye ve tokadan 2 aylık faiz borcun var.
E deve-me dois meses de juros do seu colar e fivelas de prata.
Faiz tabii ki.
O juro extra, claro.
Faiz ne kadar?
Combinado. A que taxa de juro?
Faiz fazla yüksek olmaz.
O juro não será alto.
Yaşlı Bay'Sıkı-Yumruk % 30 faiz yada ipotek', Mr. Jesse Buford kendisi rolünde.
Velho Sr. forreta dos 30 % do meu dinheiro. O própio Sr. Jesse Buford em carne.
Bileşik faiz!
Com juros acumulados.
Hey C.P. kent bir ele ne kadar faiz veriyorsun?
Ei, C.P. Qual o juro que cobra por uma sequência?
Faiz ödemelerinizin zamanı oldukça yakında.
Com a sua hipoteca trimestral sobre pagamento futuro.
Tabi, bilmeniz gerekir ki herzamanki faiz oranı geçerli. Yüzde 7!
Claro que você sabe que há o juro habitual de 7 %.
Bakın ne diyeceğim. Faiz borcunuzu iptal ederim ipoteğinizi iptal ederim ve size 500 dolar veririm.
Vamos fazer assim, eu cancelo as suas prestaçöes, cancelo a sua hipoteca, e dou-lhe 500 dólares.
Kaç zamandır faiz ödüyorum, anapara ne kadar unuttum.
Pago juros há tanto tempo, que já me esqueci sobre o quê.
Parayı bankaya koyarsın, ve her ay banka sana faiz öder.
Tu pões o dinheiro no banco, e todos os meses, o banco paga-te um juro...
Faiz oranları...
As taxas de juros...
Faiz ve enflasyon yüzdesini ekleyin.
Incluam todos os juros e percentagens de inflação.
5 sene boyunca her ay, maaşlarımızın yüzde 25'ini, yüzde 6.25 faiz üzerinden her ay farklı ortak hesaplara yatıracaktık.
Guardávamos 25 % de cada salário na nossa conta conjunta com 6.25 % de juros durante cinco anos. Porque não lhe disseste isso?
Faiz oranları...
As taxas de juro...
Karısının bütün alacağı, faiz geliri oluyor.
E ela apenas recebe os lucros desse fundo.
Faiz oranları düşebilecekken neden inşa edelim?
Porque havemos de construír se os juros podem descer dentro de seis meses?
Yarım sent daha fazla faiz alabilirsin.
Pode ter benefício de meio por cento na de taxa de juro.
Zırva! Aramızdan birine 1.800 Dolar faiz mi uyguluyorsun?
Foda-se, cobras $ 1.800 de juros a um tipo do bairro?
Lord Faiz?
Lorde Lucro?
Para vermem gerek, fakat bu size % 18 faiz getirecek, artı gecikme masrafları.
Posso estar atrasada nos pagamentos, mas recebem 18º / º de juros e mais taxas.
Tamam. Ama günlük % 10 faiz işler, tamam mı?
Está bem, mas com mais 10 % de juros.
İki alternatifimiz var.Ya biz yatırım maliyetlerini çekeriz... normal faiz oranına uygun olarak lisans bedelini toplamakta... amortismanı hesaba alırken.
Há duas alternativas. Ou arcamos com os custos do investimento subindo a licença de aluguer de acordo com a procura, e tendo em conta a amortização.
- Aa, 4.000 dolar, faiz dâhil.
- 4.000 sem os juros.
Adama fahiş bir faiz ödüyorum ve eğer zamanında ödemezsem borç senedini anneme gösterecek.
Ele cobra juros ao dia e, se me atraso, conta à mãe.
Senden haftalık faiz alacağım. Faiz oranını da köfte fiyatlarına endeksleyeceğim.
Vou cobrar-te um juro semanal, equivalente à taxa actual de uma almôndega.
Çok düşük faiz verir.
Por isso ele intervém com uma oferta de aquisição muito baixa.
Faiz kardeşim, faiz.
- Juros, amigo, juros.
Geriye 1000 dolar % 9.9 faiz yani, artı 891 dolar ve 25 sent borcunuz kalıyor.
Faltam $ 1.000 que nos deve, mais os 9,9 % de juros de $ 891,25.
160.000 dolar, ayrıca kaza tarihlerinden bu yana işleyen faiz 33.000 dolar tutuyor, yani toplam 193.000 dolar.
São 160 mil mais juros, desde a data dos acidentes, ou seja, mais 33 mil, fazendo um total de 193 mil dólares.
- Yüksek faiz hadleri?
Altos interesses.
Faiz oranları değişebilir.
O equilíbrio de interesses flutua.
30 yıl vadeli yüzde on bir buçuk faiz teklif edebiliriz ama bu planın geçerli olması için sigortayı senin ödemen şart.
Podemos oferecer 11.5 % a 30 anos mas vai ter que contratar um seguro.
Söylemek gereksiz sana % 24 özel faiz öneriyoruz. .. büyük şirketler ve birkaç arap arkadaş için ayırırız
É desnecessário dizer que lhe oferecemos a taxa de juro especial de 24 % que reservamos para grandes empresas e para uns nossos amigos árabes.
Onu hiç faiz vermeyen normal bir hesapta istiyorum.
Quero uma conta normal que não dê juros. O cofre é seu.
İçki içmezler, faiz istemezler ve başkalarının karılarını ayartmazlar.
Não bebem, não recebem juros, nem andam atrás das mulheres dos outros.
Yüzde üç faiz alıyor.
Ele cobra três por cento.
Merkez bankasının faiz oranlarını düşüreceği söylentisiyle... yeniden güçlenmeye başlayan dolar... sterlin karşısında % 10 değer kazandı.
O dólar apresenta uma força renovada contra a divisa estrangeira, ganhando 10 % % contra a libra, por rumores de queda de juros do Banco Central.
Faiz oranlarındaki belirsizlik tahvil piyasasını etkiliyor.
A incerteza das taxas de juro afecta o mercado de acções.
Yüzde elli faiz veririm sana.
Eu dou-te 50 por cento de juros.
- Faiz oranları yükselirken... güya yıkacakları bir kahvede... oturup laflayan bir yıkım ekibine para ödüyorum.
E eu estou a pagar a uma aquipa de demolição para estar... a comer num restaurante que deviam estar a demolir.
Faiz.
São os dividendos.
Birbiri üzerine... eklenerek faiz ve depozitler, paranın gerçek değerini ortaya çıkartmaya... başlar ve böylece para çoğaltıcı mekanizma ortaya çıkar.
Adicionar aumentos conjuntos em dinheiro e depósitos somam a um CU positivo sobre CU mais RE. Isso, simplificando, é o multiplicador de dinheiro.
Neyin yanlış gittiğini farkettiklerinde ise, biz kumsalda yatarak % 20 faiz kazanıyor olacağız.
Quando se aperceberem do que correu mal... estaremos nós numa praia, a viver de juros a 20 %.
Hani şu, geri zekalıların bankada normal yüzde 5 faiz yerine yüzde 2 ile para yatırdıkları hesap mı?
Não aquilo em que os anormais põem dinheiro no banco para ter 2º % de lucro, em vez dos normais 5º %?
Hani şu, geri zekalıların bankada normal yüzde 5 faiz yerine yüzde 2 ile para yatırdıkları hesap mı?
Não é onde os idiotas põem dinheiro no banco para terem juros a dois por cento em vez dos normais cinco?
Faiz için fazladan bir gün olsun istedim.
Queria ter direito aos juros de mais um dia.
Merak etme, faiz beş yılda yüzde iki bile artmadı. Merak etme, faiz beş yılda yüzde iki bile artmadı.
Não se preocupe, a taxa de juros não subiu 2 % em cinco anos.
- 15 kutu artı faiz.
Quinze caixas! Mais juros.
Faiz istemiyorum!
Não quero juros.