Fana tradutor Português
29 parallel translation
Biri çalıyor.
Alguém a fana.
"Banana-fana, fo-ferpes Herpes, oh"
Banana-fana, fo-ferpes Herpes "
Rekabetde benim için fazlaydın, bu yüzden bende kariyerimi çiğnedim ve hayran fanatiklerinden oldum.grup fana
És um adversário muito forte. Vou tornar-me fanática de bandas.
O konudan önce, sahilde araba çalan bir sokak çetesi var.
Primeiro, há o bando que fana carros na marginal.
Evet, o adam canımızı fana yakmıştı.
Sim, esse tipo magoou-nos a sério.
İş arkadaşı fana değil.
Ela não é uma colega.
"Bananafanabofanarama" da olabilir.
Chamávamos-lhe Tangerinarama... ou Banana-fana-fo-fana-rama ou outra coisa.
- Banana-fana-fo-fanley.
- Banana-Fana-Fo-Fanley...
Sosisli ıslama suyu bizi fana doğru götürüyor!
A água da salsichas vai empurrar-nos contra o ventilador.
Bart, bir fikrim var. Sen fana çarpıp omurganla sıkıştırabilirsin.
Bart, tive uma ideia, quando estiveres a morrer, prende a lamina com a tua coluna.
Fana ortaokulunda yetişkinlere ders veriyor.
Ensina adultos em Fana na Escola Secundária.
Evet, fana sayılmaz,... sanırım.
Sim, ele é todo jeitoso, suponho.
Todo, fana doğru çekiliyoruz.
Todo, estamos a ser puxados para a ventoinha.
Kelimenin eski İngilizcedeki "fana" kelimesinden türetilmiş ve bayrak ya da rüzgargülü
Sabia que a palavra deriva do arcaico "fana" e significa
- O bana saldırdı fana doğru ittim ve kaçtım.
Ele atacou-me, e eu atirei-lhe a ventoinha e fugi.
Tavandaki fana asılmaya ne dersiniz?
Que tal nós apenas nos balançarmos de uma ventoinha?
Belinizden olmak istemiyorsanız işini çoğunu yapmayı fana bırakmak en iyisidir.
O que faço agora? E se não se quiser lançar nele é melhor deixar o ventilador fazer o trabalho por ti.
Eleman kendini tavandaki fana bağlamış, adi şey yerinden çıkmış.
Atou-se a uma ventoinha do tecto e... olha para isto... O filho da puta arrancou o tecto.
- Temizlikçileri Fana.
- É a empregada, Fana.
Gitmeliyim. Fana...
- Tenho de desligar.
Üstelik savrulanlar fana çarptığında ellerini senin üzerinde temizleyecektir.
E quando a felotas bater na ventoinha, ele esfregará as mãos dele, limpas de vós.
Bir süper fana göre o kadar da heyecanlı değilsin.
Sabes... para uma super-fã, não estás muito entusiasmada.
Çocuklar bunları hep aşırıyor. Bununla bezelye üflüyorlar.
Os miúdos passam a vida a faná-los para disparar feijões.
Onu anaforlamayı düşünürsen, peşini bırakmam!
Se estás a pensar em "faná-la" eu vou atrás de ti.
Onları benim için al bakalım.
Ouve. Vai faná-los por mim, meu.
Bir hafta boyunca burada sergilenecek ve sanırım onu çalmak istiyorsun.
E ele vai ficar aqui uma semana inteira, o último da colecção. E suspeito que planeias faná-lo.
Araklamamız lazım.
Deveríamos faná-la.
Lana, Lana, bo Bana â ™ ª â ™ ª Banana fanna fo Fana â ™ ª â ™ ª Fee fi mo Mana â ™ ª â ™ ª Lana â ™ ª
Lana
Ahktar'ı tuzağa düşürmemiz için çalmama yardım etmeniz lazım.
Só preciso de ajuda para faná-las, para armar-mos a cilada ao Ahktar.