English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ F ] / Farrel

Farrel tradutor Português

55 parallel translation
- Johnny Farrel.
- Johnny Farrel.
Bay Farrel, Bay Mundson dönmüş.
Mr. Farrel, Mr. Mundson já voltou.
Onun için bana bay Farrel diyor.
Ele trata-me por Mr. Farrel.
Gilda, bu bey Johnny Farrel.
Gilda, este é Johnny Farrel.
Hakkında çok şey duydum Johnny Farrel.
Ouvi falar muito em si, Johnny Farrel.
Hoşçakalın bay Farrel.
Adeus, Mr. Farrel.
Görüşmek üzere bay Farrel.
Até logo, Mr. Farrel.
- Talimat aldım bay Farrel.
- Ordens, Mr. Farrel.
- Johnny Farrel'ı mı?
- O Johnny Farrel?
Johnny Farrel'dan endişelenme. Ondan nefret ediyorum.
Se estás preocupado com o Johnny Farrel, não estejas.
Johnny Farrel, işletme müdürümüz.
Johnny Farrel, dirige o clube.
Ben Farrel.
Fala Mr. Farrel.
Bir şey mi kaybettiniz bay Farrel?
Perdeu alguma coisa, Mr. Farrel?
Bayan Farrel'i.
Mrs. Farrel.
- Sizi bekliyordum bay Farrel.
- Estava à sua espera, Mr. Farrel.
Bu yeni Colt hakkında çok şey duydum, bay Farrell.
Eu ouvi falar muito... desses revólveres Colts de repetição, Sr. Farrel.
Eğer anlattığın hikayeye başından sonuna kadar inanmış olsaydım, Farrell...
Sabe, se soubesse que contara a verdade desde o princípio, Farrel.
Demek Johnny Farrel bu.
Então você é Johnny Farrel.
Matthew Farrel.
Matthew Farrell.
Anlaşıldı. McClane, Farrell nerede?
McClane, onde está Farrel?
Merhaba Dr. Ferrell...
Olá, Dr Farrel.
Ajan Farrell, benimle gelin lütfen.
Agente Farrel, venha comigo, por favor.
Farrel tepesinin üstünde yapılacak en zevkli şey, bu.
É aquela casona no topo da colina.
Hampton Roads'ta donanma eğitim subayı olan Yarbay Farrel bu sabah Kuzey Virginia Plajı'nda ölü bulundu. Yanında, uyuşturucu satıcıları olduğu sanılan iki ceset daha vardı.
O Comandante Farrell, um instrutor da Marinha em Hampton Roads, foi encontrado hoje de manhã na praia de North Virginia junto aos cadáveres de dois alegados traficantes de droga.
Bu yüzden onu öldürdüler. Yarbay Farrel uyuşturucu satmıyordu.
O Comandante Farrell não era traficante de droga.
Farrel bizi sorduğunda içgüdülerim doğruyu söyle diyordu.
Quando o Farrell me perguntou sobre nós, o meu instinto foi dizer-lhe a verdade.
- Carter Farrell.
- É o Carter Farrel.
Büyükbabam Bill Farrel bizi içmeye götürdü. Britanya'yı nasıl Büyük Britanya'ya dönüştürmek için nasıl savaştığını anlattığı savaş hikayeleri ile.
O meu avô Bill Farrel, levou-nos a tomar um copo contou-nos as suas histórias da guerra e de como lutou para tornar a Inglaterra grande.
Bugün ekstradan dolu çünkü Ashton Kutcher... Colin Farrell ile bilek güreşi yapacak... ve kazanan, Paris Hilton'un göğsünden bir kadeh tekila içecek.
Mas desta vez esta super cheio porque o Ashton Kutcher está a desafiar o Collin Farrel para um braço de ferro... e o vencedor recebe um shot de tequilla do peito da Paris Hilton.
Colin Farrell çok fazla para istiyor. Şimdi beni anlıyor musun?
O Colin Farrel quer muito dinheiro.
Laura Farrell'ı arıyorum.
Procuro por Laura Farrel?
Danny Farrel ile ilgili en kayda değer şey sadece altı ay gazete dağıtıcılığı yapmış olmasıydı. Ve bu süre içinde Wisteria Lane'deki tüm kadınların düşmanı haline gelmişti.
Algo extraordinário sobre Danny Farrell era que ele esteve sendo jornaleiro por apenas seis meses e nesse tempo, ele se tornou inimigo de todas as mulheres em Wisteria Lane.
Evet, Wisteria Lane'deki kadınlar Danny Farrell'ın düşman olduğuna inanıyorlardı.
Sim, as mulheres em Wisteria Lane acreditavam que Danny Farrel era um inimigo...
Bay Farrel hayvan kontrolü için geldi.
Mr. Furella é do Controlo de Animais.
Tamam, yeni erkek arkadaşım, Jude Law ya da Collin Farrel tipinde mi olsun?
O meu próximo namorado será do tipo Jude Law ou Colin Farrel?
- Oradaki Colin Farrell değil mi?
- Olha o Colin Farrel?
Üstelik Parker Farrell'larda oyun gününde.
Além disso, o Parker está com os Farrel.
Ateşkes yapmak ve Shawn Farrell hakkında konuşmak için aradım.
Eu liguei para negociar uma trégua, falar sobre Shaw Farrel.
Ateşkes yapmak ve Shawn Farrel hakkında konuşmak için aradım.
Eu chamei-o para fazermos tréguas e para falar do Shawn Farrell.
Hayır, Belediye Başkanlığına aday olacağımı açıklamam Shawn Farrell'ın adaylığını izlemeye daha az zaman harcayacağım anlamına gelmiyor.
Não, eu não acho que o meu anúncio que intendo concorrer para presidente que não queira dizer que eu vou passar menos tempo a ver a candidatura do Shawn Farrel.
Matthew Farrel. Bul onu bana.
Encontra-me o Matthew Farrell.
- Hadi Collin Farrel'a gidelim. - Hadi gitmeyelim.
- Vamos ver o filme do Colin Farrell.
Bence Huey Farrell mahallede ki etkinliğini kaybediyor.
Eu acho que o Huey Farrel esta a perder o seu poder no bairro.
Soyadım Farrel.
O meu último nome é Farrel.
- Farrel ve ben yeni ekibiz.
- O Farrell e eu somos a nova equipa.
Will Farrell'in oynadığı bir şey varmı?
Tens algum com o Will Farrel?
Maalesef burada Will Farrell yok. Will Farrell yok mu?
Infelizmente, não temos nada com o Will Farrel.
Farrel, sana payımdan 50 dolar veririm.
Ferrel, ter pago cinquenta dólares da minha parte.
Laura Farrell.
Laura Farrel.
Trey...
- Matthew Farrel. Encontra-o.
Bugün olmaz, ukala.
Este é o Mathew Farrel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]