Fax tradutor Português
1,011 parallel translation
Şakadan bir faks.
É um fax a gozar.
Faksımın üzerinde oturuyorsun.
Pôs-se em cima do meu fax.
- Evet, tabii. Hemen bize fakslayacaktır bunları.
- Sim, ele vai a correr enviá-las por fax.
Ne oldu, faksla mı göndereyim?
Então, querem um fax?
Bir faks geldi. - Neredeydin?
Um fax chegou.
Tüm detayları fakslayacağız.
Enviaremos um fax com todos os detalhes.
Tokyo'dan gelen bir faksım var.
Tenho um fax de Tóquio à espera na recepção.
Coop, Albert sana Laura Palmer'ın midesinde bulunan plastik maddenin rekonstrüksiyonunu fakslıyor.
Coop, o Albert vai mandar por fax a reconstrução do objecto plástico encontrado no estômago da Laura Palmer.
Taahhüt mektubu Tokyo'dan faksla geldi.
Trago cartas de compromisso enviadas por fax de Tóquio.
Mikroçipler, mikrodalgalar, fakslar, telsiz telefonlar.
Fax, microondas, telefones aéreos.
Dinle Al, karakoldaki faks makinesinin telefon numarası kaç?
Al, qual é... o número do fax da estação?
Sen ve faks?
Vaimandar um fax?
Sadece faks, madam.
Só o fax, madame.
Sadece faks.
Só o fax.
Yeni faxlandı, komisyon üyesi.
Acabou de chegar este fax, Comissária.
patronuna gönderdiği faksın kopyası.
Uma cópia do fax que enviou para o seu chefe.
"Merrick / Scott No.04." tarafından gönderilmiş bu senin kişisel faks makinan... numara 4.
Enviadas de "Merik-Skot", máquina 4. Seu fax pessoal.
- L.A den gönderdiğim faksı aldın mı?
- Tenho um fax a partir de Los Angeles?
Jack Stanton hayattaydı ve evet ve benim ofisimde... kazadan beş saat sonra faks gönderiyordu!
Stanton estava vivo e enviou um fax do meu escritório uma hora e meia hora depois do acidente!
Porsche'i garaja sakladım ve senin ölümü sağ mı olduğunu bilmiyordum... fakat dua ediyordum ve, tanrım, eger hayattaysan... seni korumaya çalışıyordum.
enviei um fax, escondi o "Porsche" na garagem... Eu não sabia se você estava vivo ou morto, mas eu implorei a Deus para proteger a sua vida!
Kayıp Kişiler'e fakslayacağız.
Seguem por fax para os Desaparecidos.
* İstemem faks aleti falan *
Não quero um fax
"Bana biraz halibut ( kalkana benzer bir balık ) faxla."
"Envia-me um linguado por fax."
Colonel Farouk'a denizaltı füzelerini... 2 gün içinde gemilerle göndereceğimizi faksla haber ver.
Manda um fax ao Coronel Farouk e diz-lhe... que podemos mandar os mísseis em dois dias.
Son anda eklenen bütün isimleri güvenliğe fakslayın.
Mandem à Segurança, por fax, os nomes acrescentados.
Gabriel Caine'le ilişkisi olan herkesin resmini faksla.
A seguir, manda-me um fax das fotos de quem quer que já estivesse ligado ao Gabriel Caine.
Bir faks ve bilgisayarla, dünyanın heryerinden alıp satabilirim.
Com um fax e um computador, posso negociar de qualquer parte do mundo.
New York Eyalti, Adli Kayıtlar Bürosu'ndan biraz önce bir faks aldım.
Acabei de receber um fax dos Registos Judiciais do Estado de Nova Iorque.
New York katibine faks çekip Jerry Gallo hakkında ne bildiğini sordum.
Mandei um fax para Nova Iorque a perguntar se conheciam o Jerry Gallo.
Elimde New York katibinden gelen faks var.
Tenho aqui um fax de Nova Iorque.
Bir arkadaşım, yargıca, Jerry Callo'nun etkileyici adli kişiliğini onaylayan bir faks gönderdi.
Pedi a um amigo que enviasse um fax ao juiz, a confirmar o enorme valor de Jerry Callo.
Faks.
O fax.
8x1 0luk fotoğrafını bütün adamlarımıza faksla.
Mandem um fax da foto dela para todos nossos contactos.
Geçen hafta bir faks ele geçirdik. İşte.
A semana passada, captámos um fax.
Kahretsin, fax!
Merda, um fax.
Bana faksla. Sabah konuşuruz.
Manda-me o fax, amanhã falamos.
Evet, sekreteriniz bana bir kopyasını fakslamıştı.
Sim, a sua secretária enviou-me a cópia por fax.
Bekle, faks geliyor.
Um momento. Está a chegar um fax. Luta no ginásio.
Wayne, senin mahkum hakkında Memphis'te hukuk şirketine faks yollayan bir gardiyanı sorguluyordum.
Wayne, temos aqui um problema. Estou a interrogar um guarda que enviou um fax para uma firma de advogados em Memphis, e acho que foi em relação ao vosso prisioneiro.
Aslında gelmeyecektim ancak üç telefon mesajını, faksı, telgrafı ve posta güvercinini görmezlikten gelmek zor oldu.
Não era para vir, mas foi difícil ignorar três mensagens de voz, o fax, o telegrama, o pombo-correio.
Bunu Chow'a faksla.
Envie isso por fax para o Chow.
- Bana bir faks geldi mi?
- Tens um fax para mim?
Burada bir faks var.
Está aqui um fax.
- Fax.
- Um fax.
Az önce gelen faksı görseydin.
Já viram o que acabo de receber por fax?
Bu haritayı Dr. Goodman'a faksla.
Manda este fax à Dra. Goodman.
Yeraltı yatağının jeolojik yapısı aynen... bana faksladığın ısı dağılımı haritasındaki gibi.
Bom, o padrão geológico do aquífero é idêntico ao mapa de distribuição de calor que me enviou por fax.
Faks cihazım var.
Tenho o meu fax.
Sadece bir telefon ve faks gerekiyor.
Só preciso de um telefone e de um fax.
Dinle.
- O número do fax é...
o bendim!
Fui eu, eu enviei o fax!