Fevkalâde tradutor Português
52 parallel translation
Fevkalâde gülünç şeyler.
São ridículas.
Sizden fevkalâde etkilendim.
Admirei-o imensamente.
Nedir onu bu kadar kahrolası fevkalâde yapan?
O que o faz tão especial?
Fevkalâde bir gemi.
Que excelente nave.
Fevkalâde!
Excelente!
Marcie? Fevkalâde bir bowling oyuncusudur.
Joga lindamente, Al.
- Kesinlikle fevkalâde.
- Verdadeiramente notável.
Fevkalâde.
Esplêndido.
İlk incelemelerde üçünüz de fevkalâde sağlıklısınız...
No exame preliminar, estão todos de óptima saúde.
Eğer sizi rencide ettiysem fevkalâde özür dilerim.
Lamento sinceramente se a ofendi de alguma forma.
- Fevkalâde.
- Esplêndido.
Fevkalâde!
Esplêndido!
Biliyor musun,? fevkalâde bir adamsın.
Você é extraordinário.
Bu fevkalâde bir at.
É um magnífico cavalo.
Fevkalâde!
Maravilha!
Bu da, bir dostum olan Tom Van Sant'ın hazırlamış olduğu fevkalâde bir görüntüdür.
Esta imagem é de certa maneira mágica. Foi feita por um amigo meu, Tom Van Sant.
Fevkalâde.
- Pulso carotídeo forte.
Fevkalâde, Rankol.
É glorioso Rankol.
1859'daki fırtına fevkalâde güçlü bir hadiseydi. Bazıları ona "Eksiksiz Güneş Fırtınası" dedi.
A tempestade de 1859 foi um evento poderoso e raro a que alguns chamaram "A perfeita tempestade solar".
Fevkalâde... 44'üme dönmüş gibiyim,
Podia ter 44 outra vez. - Não acha? - 45, no máximo.
Fevkalâde miktarda suyu durduruyordu.
E o que detinha era uma quantidade fenomenal de água.
- Fevkalâde Mae Lee.
- Excelente.
Bir gece, istemeden bir oral seks kazasına bulaştım. Gayet çıplak ve fevkalâde genç bir hatunla.
Uma noite, fui oralista acidental de uma rapariga muito nova e nua.
Sana söylemek istediklerim az evvel fevkalâde aklımdaydı.
Há momentos, eu sabia exactamente o que dizer-te
Fevkalâde.
Fenomenal.
Fevkalâde misafirperverliğimi mi?
A minha hospitalidade extraordinária?
- Fevkalâde safsın be.
És muito ingénuo.
Bu sene yılbaşı ikramiyelerini tevzî etmeyi tasarlıyorduk ancak,... ortaklar fevkalâde fedâkârca bir davranış nevi arz ederek yıl boyunca oldukça muvaffakiyetli iş çıkaran çalışanlarını mükâfatlandırmak gayesiyle şahsî paylarından ferâgat ettiler.
O nosso plano era distribuir bônus de Natal este ano, mas, altruisticamente, os sócios prescindiram da sua parte para podermos remunerar o pessoal por um trabalho bem feito.
- Fevkalâde!
- É notável.
Fevkalâde!
Isso é maravilhoso!
Durumu fevkalâde iyiydi!
Ela estava absolutamente bem!
- Gerçekten fevkalâde.
- É maravilhosa.
CNI, Madrid'de Stavros'un dairesini bastığı zaman sahip olduğu her şeyi haczettiler. Fevkalâde bir sanat koleksiyonu da olmak üzere.
Quando invadiram o apartamento do Stavros em Madrid, confiscaram-lhe tudo, inclusive a colecção de arte.
Yaz için uygun fevkalâde teras, Capri'nin muhteşem manzarasına sahip.
"O maravilhoso terraço de Verão tem uma sublime vista sobre Capri."
- Fevkalâde olmalı.
Isso deve ser encantador.
Acı sonu kapıya dayanmak üzere olan fevkalâde döneme.
Brindámos à gloriosa era... Que chega amargamente ao seu fim.
Üst düzey güvenilirlik. Fevkalâde uçuş puanlarınız var. Bunun yanı sıra tek koltuklu uçak ile zorunlu uçuş saatini fazlasıyla geçmişsiniz.
credenciação de segurança de nível elevado, classificação excepcional como pilotos, além das horas de voo exigidas numa aeronave monolugar.
Fevkalâde bir adamdı.
Um homem extraordinário.
İhanet fevkalâde sübjektif bir terim.
Traição é um termo tão subjectivo.
Henry askere yazılacağı için ikimiz de fevkalâde üzgündük ve biz...
Estavamos, ambos terrívelmente transtornados sobre o Henry ir alistar-se, e nós...
Fevkalâde bir iletkendir.
É um excelente condutor.
Hey yukarıdaki, her şey fevkalâde gidiyor gördüğüm kadarıyla.
Olá, aí em cima, estou a ver que está tudo fantástico.
Fevkalâde bir avukatım var ancak onun öncelikler listesinde benim boşanma davam oldukça aşağılarda olacak kadar fevkalâde dolu.
Eu tenho um excepcional advogado, que é muito solicitado, e por isso o meu divórcio não é uma prioridadade.
Fevkalâde.
- Que adorável.
Fevkalâde!
Maravilhoso.
Fevkalâde.
Excelente.
Fevkalâde.
Muito directa.
Fevkalâde.
Extraordinário!
Fevkalâde.
Maravilhoso.