English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ F ] / Ficha

Ficha tradutor Português

2,546 parallel translation
Kocasının dosyasında dil eğitimiyle ilgili bir şey yazmıyordu.
Na ficha do marido não há nada sobre treino em idiomas.
Tamam, bu tıbbi bir dosya ama 2 yıl önceki traktör kazası- -
Ok, eu percebi que isso é uma ficha médica, mas como é que um acidente de tractor...?
Kalça kısmında, tıbbi kayıtlarındaki traktör kazasıyla uyuşan büyük bir yara var.
Cicatriz hipertrófica na coxa consistente com o acidente de tractor regitado na ficha médica.
Söyleyecek hiçbir şeyim yok.
Não tenho nada a dizer sobre o gajo, ou o que fiz. Vimos a sua ficha.
Hasta kartını okumayı denedin mi?
- Porque não lês a ficha dele?
Her birinin geçmiş kontrolünden hiçbir şey çıkmadı.
Chequei a ficha deles, mas não deu em nada.
Sahtekarlık ve internette sahte John Wayne Gacy mektupları satmaktan kaydı var.
Ele tem ficha por falsificação e por vender cartas falsas... do John Wayne Gacy online.
Senin dosyan.
É a sua ficha.
Bu sadece dosyanda yazan bir şey, yani...
Mas está na sua ficha, por isso...
Kaydı yok ama seçkin bir eskort servisinde çalışıyor.
Sem ficha, trabalha num serviço de acompanhantes.
Gerçekten sicilini bozarak hayatını mı mahvedeceğiz?
Vamos arruinar a sua vida com uma ficha criminal?
Grafiğin berbat.
A sua ficha está uma confusão.
Kono bu bilgiyi triatlon başvurusunda bulmuş.
A Kono obteve a informação na ficha do triatlo.
- Dosyanıza bakabilir miyim?
- Posso ver a sua ficha? - À vontade.
Senin dosyandaydı.
Estava na tua ficha.
Şirket dosyası boş.
A ficha dela da CIA está vazia.
Stresten burada olduğumu biliyor ama başvuru konusunu açıp duruyor.
Ele sabe que estou aqui porque estou stressado. Mas, mesmo assim, traz a ficha de admissão da Gates.
Hayır, şunun için soruyordum çünkü biz şeyi ararken, yani spermi ben dosyanı okurken hatırladım da.
Perguntei porque me lembrei que, quando li a tua ficha, na época em que procurávamos por... tu sabes, esperma...
Uygunsuz sigorta, yetersiz para, yanlis yas, sabika kaydi.
Seguro impróprio, sem dinheiro suficiente, idade errada e ficha criminal.
- Yani siciline baksam...
- Então se eu verificar a sua ficha...
Dişlerimi onun diş kayıtlarıyla karşılaştırın.
Compare os meus dentes com a ficha dentária dela.
- Fişe ayağım takılıp bütün cin barakaları eriyince beni tayin etmiştin.
- O Pai mudou-me quando eu tropecei naquela ficha e derreti as instalações dos elfos.
İşin doğrusu Colin, özgeçmişten çok sabıka kaydına benziyor.
Colin, parece mais uma ficha de polícia do que currículo.
Kayıtlı bir cinsel tacizci.
Um criminoso sexual com ficha.
Mmm-hmm. Bahçede bir yerlerde prizin var mı?
Tens em algum sítio, com ficha no jardim?
Ama dosyama işlenecek.
Mas não vai pra minha ficha?
Boyları, kiloları, yaşları, sevdikleri yiyecekler, tıbbi kayıtları var.
Informação do peso, altura, idade. Comidas favoritas. Ficha médica, vê isto.
Şu dosyaya bir daha bakayım.
Deixa-me ver a ficha dele de novo.
Evet, dosyada yazıyor.
Sim, está na ficha.
Bay Tolson'un arkadaşıysanız bir isim seçin ve yeniden başvurun.
Mas se o senhor é amigo de Mr. Tolson, escolha um nome e fazemos uma nova ficha.
Tamam şef, Sarge'ın dosyasını aldım, Trey Gavin'in, kendini soymakla suçladığı adam.
Certo, Chefe. Tenho a ficha do Sarge, o tipo que Trey Gavin alega tê-lo roubado.
Sabıka kayıtlarınıza göre, hepsi de keş mahallesinde yapılmış hırsızlıklardan 9 kez tutuklanmışsınız.
Sua ficha criminal mostra nove prisões por roubo. Todos elas em Skid Row.
Mahkumiyet alınmamış tutuklamalar, yani, bir sabıka kaydım yok.
Prisões não são condenações, então não tenho ficha criminal.
Evet, sabıka kaydında insanları takip etmekten tutuklandığını gördüm.
Vi a prisão por perseguição na tua ficha.
Vincent'ın dosyası.
A ficha do Vincent.
Adamın ufak düzenbazlıklar konusunda sıkı bir sabıka kaydı var.
O homem tem uma ficha que parece ser um vigarista de primeira.
- Sicili de öyle söylüyor.
- E ficha também.
Buradaki 500 $'a bakarsak dün gece kumar oynamışız.
Esta ficha quer dizer que provavelmente estivemos a jogar na noite passada.
Smallville Lisesi'ne başvuru formu aldım.
Fui buscar uma ficha de inscrição para ti, para o liceu de Smallville.
- Zahmet olmazsa şuradaki bilgileri doldurur musunuz?
- Se não se importa, por favor tenha a gentileza de preencher esta ficha.
Çizelgesini görebilir miyim acaba?
- Posso ver a ficha médica dele?
Her eyaletten madalya niyetine sabıka toplayıp gelmiş resmen.
Nem digas nada sobre a ficha criminal. Ele colecciona mandados como medalhas de honra.
Herhangi bir sabıka kaydı da yok.
Não tem ficha criminal.
- Henüz tıbbi geçmişini inceleyemedim.
Não tive tempo de ver a sua ficha médica.
Bir hasta kartı buldum.
Achei uma ficha.
Calvin Frost'un dosyasını buldum.
Achei a ficha do Calvin Frost.
Ofisin zemininde bulduğumuz dosyayı sedyedeki adama ait sandık peki şu an elimdeki Frost'un dosyasıysa, o boş dosya kime aitti?
Pensamos que a ficha no chão era do tipo que estava na mesa, então se estou com a ficha do Frost, de quem é a outra?
Ben Frost'un dosyasından parmak izi arayacağım bakalım dolaba kim geri koymuş, bulabilecek miyiz?
As impressões na ficha do Frost, dirão quem a pôs no armário.
Frost'un hasta kartına baktım. Her yanında Tina Vincent'ın parmak izi var. ... ancak şu ana kadar, o ofiste Haskell'in parmak izi çıkmadı.
Tirei as impressões digitais da ficha do Frost e a Tina Vincent estava em tudo, e não encontramos uma impressão do Haskell no consultório.
Hasta kaydını almışlar yataktaki hastayı alıkoymuşlar arabasını, elbiselerini ve iki cesedi de alarak adamı öldürdükleri eve getirmişler.
Elas tiraram a sua ficha, mas não sem antes... sequestraram o doente que estava na mesa. Levaram o seu carro, as roupas e os dois corpos... Trouxeram-nos de volta para casa e mataram-no.
Siciline bakarsanız, şiddete uzak olmadığını görürsünüz.
Pode ver na sua ficha que ele é violento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]