Flats tradutor Português
78 parallel translation
Paradise Flat'e gittim oradan geliyorum.
Fui até Paradise Flats.
Herşeyden önce demiryolu yeni insanların ve okulun gelmesini sağlayacak. Paradise Flat gerçek bir şehir olacak, küçük bir...
Para começar... o caminho-de-ferro trará mais gente para a escola... e Paradise Flats será uma verdadeira cidade, em vez de...
Dinle, birkaç gün iş nedeniyle burada Paradise Flats'de olacağım.
Escuta. Tenho de ir a Paradise Flats... por uns dias em negócios.
Eğer sebebi buysa, o kızla neden evlenmedin,... şu ormandaki eve kapattığın?
Por isso você não se casou com aquela garota de Brush Flats, não é?
Atinin nalindaki kil sadece Coral Flats'te var.
O barro na ferradura do seu cavalo so vem de um sítio, Coral Flats.
Salt Flats'den geçerken kasabaya getiriyorlardı.
Levavam-nos presos, quando passei por Salt Flats.
Damat Baker Flats'ta sel yüzünden mahsur kaldı o yüzden de düğün geç başladı.
O noivo foi atrasado pela inundação em Baker Flats... assim o casamento atrasou-se duas horas.
- Dur! Pedro Flats!
Chegámos a Pedro Flats.
- Jackass Flats'te, yaklaşık 1 mil...
- Em Jackass Flats, a 1,6 km...
- Evet, iki dönüm Jackass Flats.
- Sim, vale 2 acres em Jackass Flats.
bürosundaki yılını dışarı çıkardığım kadın... bana bu elbiseyi verdi.
Da mulher da agência Snake Flats. Despiu-me logo, meteu-me dentro da banheira e arranjou-me este vestido.
Sulphur Flats'de buluşacağım araba katarını yaktılar.
Depois incendiaram os carros que iam para Sulphur Flats.
Adobe Plats'tan geliyor.
Está de visita de Adobe Flats.
Aslında, birçok takma adı vardı, bunlardan birini de silahlarda kullanılan zenginleştirilmiş plütonyum ve uranyum-235 bulundurulan Colorado'daki "Rocky Flats Enviromental Energy Site" a bir iş için başvurduğunda kullanmıştı.
Usou outro pseudónimo para conseguir um trabalho em energia ambiental na Rocky que armazena plutónio para armas.
Gila Flats'e nasıl gidebilirim söyler misiniz bayan?
Será que me sabe dizer como chegar a Gila Flats.
- Bence Cactus Flats'i kastediyor.
- Acho que ele se refere a Cactus Flats.
Şehrin hemen dışında dünyanın en büyük Plutonyum Bomba Üreticisi Roky Flats bulunmaktadır.
Perto de Denver encontramos Roky Flats, a maior fábrica de armas de plutônio do mundo
- Sydney Sokağı.
- Sydney Street, em Buckingham Flats.
Flats'de. Pen Park'ın orada.
Junto ao Pen Park.
Buckingham Flats'de kayıp bir kadın için yoğun bir arama devam ediyor.
Decorrem as buscas por uma mulher desaparecida em Buckingham Flats.
- Flats'de mi?
- No bairro?
Flats'de. Pen Park'ın orada.
Em Sydney Street, em Buckingham Flats.
Runs-flats'leri vardı.
- Tinha pneus à prova de furo.
Frogtown Flats yakınındaki üst geçidin oraya gömmüş.
Enterrou-a junto à passagem subterrânea, no bairro da pesada à beira-rio.
Jack Twist, Lightnin'Flats, Wyoming'den geliyor.
Jack Twist, lá de cima, de Lightning Flat, Wyoming.
- Özür dilerim, Yüzbaşı.
- O que aconteceu hoje em Flats é entre mim e ti. - As minhas desculpas, Capitão.
Ve 2015 yılında ilk filmim "Tuzlu Arazi" de oynadım.
E em 2015 entrei no meu primeiro filme, The Salt Flats.
İki kasa Mavi Tepe bir kasa da Avrupa istiridyesi istiyorum.
Frescos. Traz-me duas caixas de "Blue Hill Maine" e uma caixa de "European Flats" ( ostras ).
Tanrı aşkına, Lemon! Hepimiz Cleve'e kaçıp Flats'te kulüplere gitmek ve Little Richard'la yemek yemek isteriz. Ama sorumluluklarımız olduğu için bu istekleri bastırırız.
Lemon, todos gostávamos de ir a Cleveland, dar um salto aos Flats e almoçar com o Little Richard, mas temos responsabilidades.
- Hendersonville şehri ile Akçaağaç Düzlüklerinin arasında. Booth!
Entre as cidades de Hendersonville e Maple Flats.
A.B.D. Ordu Eğitim ve Test Alanı Yuma Flats, New Mexico
Instalações de treinos e testes do exército dos EUA
Ulusal Muhafız Yankee Beş Dokuzdan Yuma Flats Üssüne, tamam.
Guarda Nacional, Yankee 59 chamando a Base Union Flag, escuto.
- Çoğunlukla Grizzly Flats'e bakacağız.
- Está principalmente em Grizzly Flats.
Yukarıda Grizzly Flats'te idik.
Nós estávamos no Grizzly Flats.
Onu, Gila Test Üssündeki terk edilmiş bir barda buldum, yirmi yedi saat önce.
Encontrei-a num bar abandonado na base de testes de Gila Flats, Há 27 horas.
Gila Flats projesindeki ilk günüm Profesör Glass elimi sıkıyor ve Wally Weaver'dan bana etrafı göstermesini istiyor.
Os meus primeiros dias em Gila Flats. O Professor Glass está me cumprimentando, Pedindo a Wally Weaver que me mostre o local.
Gila Flats, 1970'de kapanıyor Laurie'nin 20. yaş gününde, Washington'daki yeni dairemize taşınıyoruz.
Gila Flats encerra em 1970. No vigésimo aniversário da Laurie, Mudamo-nos para o nosso novo apartamento em Washington.
Copper Flats nasıl?
Que tal Copper Flats?
İkimiz de Gila Flats Araştırma Merkezi'nde çalışan birer fizikçiydik.
Trabalhamos no Centro de Pesquisas Fletcher.
Diablo Salt Hücreleri Maksimum Güvenlikli Cezaevi
PRISÃO DE MÁXIMA SEGURANÇA DIABLO SALT FLATS
Bu Tortilla Flats'den Payaso.
Esse é o Payaso, dos Tortilla Flats.
- Ah, Lobo Flats!
Lobo Flats.
Lobo Flats civarında ok başları arıyordum.
Estava perto de Lobo Flats à procura de cabeças de setas.
Oh, ve o sürekli flats * giyiyor. sanki, uh... Sözde beni etkilemek için.
E ela está a usar elogios agora, como se fosse impressionar-me.
Kayınbiraderimi hatırladın mı, Flats?
Lembras-te do meu cunhado, o Flats?
Hayır. Garry, Domuzkafa, Flats, hepsi bu gece bizimle geliyor.
O Gary, o Hog-Head e o Flats vão sair connosco esta noite.
Yapma, Flats, mankenleri evime götüremem herhalde.
Flats, eu não posso levar um monte de modelos lá a casa.
- Flats'e cevap ver.
- Responde ao Flats.
Hayır, Flats haklı.
Ele tem razão.
Cellat Düzlükleri, Hassayampa.
'Hangman Flats','Hassayampa'.
Flats?
Elogios?