Fudge tradutor Português
115 parallel translation
- Agnes, bu kadar çikolata yeter.
- Agnes, chega de fudge.
Üstünde ceviz ve kiraz olsun mu?
Hot Fudge Nut e cereja em cima?
Fudge.
Fudge.
Fudge. Lady Brackenstall'in köpeği, farz edelim ki öldü.
O Fudge era o cão da Lady Brackenstall.
çikolata, çikolatalı browni
Meio litro de chocolate. Meio litro de chocolate com bolachas fudge.
Çoğu zaman, iki şeyi birbirine karıştırıyorum. Vanilyalı şeker elde ediyorum.
Muitas das vezes, misturo os dois e faço um fudge de baunilha.
Demek Fudge sensin ha?
Então, és o Fudge?
- Fudge, yazıcının kağıdı bitmiş.
- Fudge, a impressora está sem papel.
Fudge, sana bir e-mail geliyor. Öyle mi?
Fudge, está a chegar um e-mail.
Haleh'in fondanından?
Um fudge da Haleh?
ve mottomun "semper fudge" olmasını önerdi.
Troçou do meu problema de peso, depois, sugeriu que o meu lema deveria ser "semper caramelo".
Neden bana biraz şekerleme getirmiyorsun?
Ouve, porque não me trazes algum fudge quente?
- Bak bakalım şekerleme var mı?
- Vê se tens aí algum fudge quente.
Krema ve sıcak şekerleme ile karıştırırsın.
As amêndoas, as natas, a cereja e o fudge quente.
Şekerli tatlı yaparız.
Podemos fazer fudge.
- Ah, hayır.hayvanat bahçesi. Afedersiniz? Hot Fudge Blastoff için bekliyorum...
Desculpe, estou à espera do molho de chocolate há 20 minutos.
Bir keresinde Aşırı Yiyenler Programı'na katılan biriyle çıkmıştım, her kavgamızda kaseler dolusu dondurma yerdi.
Andei com um dos Alarves Anónimos. Sempre que discutíamos, enfartava-se com gelados de fudge.
Oh fudge ( fuck!
Oh, bolas!
Şeker!
Fudge!
Dondurmanın arkasında.
Atrás do sorvete de baunilha com fudge.
Jimmy Hendrix, Vanila Fudge'dan önce burada çalardı.
Jimmi Hendrix abriu o show do Vanilla Fudge.
Cornelius Fudge, Sihir Bakanı.
Cornelius Fudge, Ministro da Magia.
Demek buradasın, Fudge.
Já aqui está, Fudge?
Tatlı Mahal'ı nereye koyayım.
Pessoal, onde querem o Fudge Mahal?
New York Super Fudge.
New York Super Fudge Chunk.
Seçim senin, parçalı ya da fındıklı.
Fudge ou com nozes.
- Charlie amca, Fudge Nuggets'ı çal.
- Tio Charlie, toca a do Fudge Nuggets. - Sim!
Şahgaga'yı kaçırmadan önce, Fudge onu görmeli.
O Fudge tem de ver o Buckbeak antes de o resgatarmos.
Fudge geliyor.
O Fudge vem aí.
Ayakkabı almaya giderdim. Ve on taze meyvalı dondurma yerdim.
Comprar sapatos e comer 10 sundaes'hot fudge'.
Yok anneannenizin kremalı çörekleri, yok Maple Loops.
Fudge Nuggets da avozinha? Maple Loops?
Babam ve ben, Cornelius Fudge'ın kendisinden özel davet aldığımız için bakanın locasındayız.
O papá e eu estamos no camarote do ministro. Convidados pelo o próprio Cornelius Fudge.
Burada bir adam öldü, Fudge, ve o ölen son kişi olmayacak.
Um homem morreu aqui. E não será o último. Temos de fazer algo.
- Superfudge okuyorum.
- Estou lendo o "Super Fudge".
- Sandy'nin ev yapımı çikolatalı kekinden ister misin?
Queres um pouco de fudge feito pela Sandy?
Burada kek falan mı var?
- Tens fudge cá em cima?
- Çikolatalı kek.
Fudge.
Balla pişmiş çikolatalı kek.
Fudge assado com mel.
ya da çikolatalı kekle kaplanmış jambon.
Ou... presunto coberto de fudge.
Pastalı, krem kramelli, çikolata, beyaz çikolata, meyvalı, bonibonlu, .. karamelli, nane aromalı, çikolata soslu, jelibonlus, cevizli, hindistancevizli, kakaolu,... yerfıstığı soslu, Oreolu, çeşnili, şeker aromalı ve pudra şekerli.
Temos cobertura doce, canela, chocolate, chocolate branco, fudge, MMs, caramelo, pepitas de menta e chocolate, marshmellows, nozes, nozes caramelizadas, coco, manteiga de amendoim,
- Ama Balina Fudge'nin şarkısını severim.
- Mas adoro o Fudgie the Whale.
"Kahretsin."
Fudge.
Evet! Semper Fudge!
Sim, doce de leite!
Az önce Semper Fudge mı dedin?
Uh, acabaste de dizer "doce de leite"?
Cornelius Fudge önce politikacı, sonra büyücüdür.
O Cornelius Fudge põe a política acima da feitiçaria.
FUDGE : "HER ŞEY YOLUNDA"
FUDGE : "ESTÁ TUDO BEM"
Fudge bütün gücünü kullanıyor. Gelecek Postası'ndaki etkisi dahil. Karanlık Lord'un döndüğünü iddia eden herkesi karalıyor.
O Fudge tem usado toda a sua influência, inclusivamente no "Profeta Diário", para desacreditar quem afirmar que o Senhor das Trevas regressou.
Fudge'ın aklı başında değil.
O Fudge não está no seu perfeito juízo.
Super Fudge.
- New York...
Çikolatalı.
- Super Fudge Chunk.
F neyin kısaltması biliyor musun? Fudge'ın mı *?
Sabes o que significa o "M"?