Gin tradutor Português
1,027 parallel translation
O cini döktüğüm için üzgünüm Charlie.
Sinto muito por jogar aquele gin fora, Charlie. Esqueça isto, Rosie.
Bir fincan çay için, cine duyduğum heyecandan daha fazlasını duyuyorsun.
Você bebe chá mais depressa do que... eu bebo um copo de gin.
- Viski mi, cin mi?
- Uísque, gin?
- Cin var mı?
- Tem gin?
Sek cin mi?
Quer gin puro?
Hayır, cin ve soda sanırım.
Não, gin com tónica, acho.
- Cin ve soda mı?
- Gin com tónica?
Cin nasıl içilir?
Como acompanha o gin?
Cin ve tonik var, ve cin ve vermut, o martini oluyor.
Há gin tónico, gin com vermute, que faz um Martini.
Oturur, pis yedili oynar televizyon izleriz diye düşündüm. Birbirimiz tanırız.
Pensei que poderíamos jogar gin, ver televisão... conhecermo-nos melhor.
Limonataya biraz daha cin koysam iyi olacak.
Põe um pouco de gin na limonada.
Sert bir içki isteyen?
Tomam um gin?
Cin.
Gin.
Cin içenlere hayatta güvenmeyeceksin.
Não há ninguém que beba gin e seja de confiança.
Yutmak için, su cini öneririm efendim.
Para engolir, sugiro gin, senhor. Gin?
Skoç, cin, votka...
Scotch, gin, vodka....
- Neden? Gece vardiyasındayım ve sakladığım bir şişe cin var.
Estou no turno da noite e tenho uma garrafa de gin escondida.
Cin-fiz ister misin?
Um Gin Fizz?
Cin-friz mi?
O quê? Um Gin Fizz, o que é isso?
- Cin istemiyorum yağda kızarmış patates ile az pişmiş biftek istiyorum.
- Näo preciso de gin, preciso de um bife suculento com batatas fritas.
Affedersin. Cin Fizz olur mu?
Estão de acordo com um Gin Fizz?
- Viski ve su.
- Gin tónico.
- Buzlu Scotch, viski ve su.
- Whisky com gelo, gin tónico.
- Gerçek cin içiyor sanirim.
Acho que está a beber gin verdadeiro. O quê?
Cinimi suyla mi degistin sen?
Trocaste o meu gin por água?
Cin içmek istiyorsam, sen ne hakla cinime dokunuyorsun lan?
Se preciso de beber gin, quem és tu para tocares no meu gin?
24!
Gin!
Bu dünyadaki tüm otellerden çıkış saatim... Çıkmak istediğim andır.
Não sabe que só os quadradões bebem gin Martinis com azeitonas?
Yatak odama girebileceğini kim söyledi sana?
Dá-nos dois gin Martinis, por favor? Não o ouviste?
- Chance nerede? Bay Wayne? - Anlamadım?
Só os quadradões bebem gin.
- Öğrenmek isteyen kim?
Pode ser antes dois gin Martinis
Cin tadını ne veriyor?
O que a faz saber a gin? - Gin.
Altı şişe Skoç siparişi vermek istiyorum ve üç şişe cin.
Certo, e então? Óptimo. Eu quero 6 garrafas de whisky e 3 de gin.
Dünyanın açık farkla en kötü kart oyuncusu. Atla haydi.
Acontece que é, sem a menor sombra de dúvida, o pior jogador de gin-rummy do mundo.
Ben oynamam.
- Olá. Jogas gin?
Oyun vakti Danny. Thelma terziye gitti.
Está na hora do gin, Dannyzinho.
- Bir ölçü cin. - Biraz cin.
Uma dose de gin.
Cinimden uzak dursun da, buna razıyım.
Desde que se mantenha afastada do meu gin.
Cin!
Gin!
Ama babam sürekli ağzına kaşıkla cin verdi.
Mas o meu pai, deitou-lhe "gin" pela garganta abaixo.
Onu öldürmezdi. Cin onun için ana sütü gibiydi.
Näo a ela. "Gin" era como leite para ela.
" Anlatınca babasıyla cin hakkında o hikayeyi
"Quando contou do seu pai e do" gin "
Çok cin içtiğimde buğday tanesi kadar sert, çok votka içtiğimde de un gibi yumuşak olurum.
Bebo gin com gérmen de trigo. Muita vodka e glúten.
Cin şişelerini gece yarısından sonra dışarı çıkarırım kimse görmesin diye.
Levo-te garrafas de gin depois da meia-noite, quando ninguém vir.
İçimizden birinin gangster babası tarafından işletilen bara gidecektik akşam yetişkinlerle içki içip, caz dinleyecektik.
E, à noite, íamos para uma destilaria de gin, cujo dono era um pai mafioso de um de nós e bebíamos com os adultos e ouvíamos jazz.
Üç tane Cin Fizz, lütfen.
Três Gin Fizzes, por favor.
Üç muhteşem el ve iki maçayla!
Gin.
Cin ve portakal suyu.
- Gin e laranja.
- Judith?
Gin e laranja.
Cin ve tonik.
- Gin tónico, por favor.
Birader buraya servis aç Lütfen.
Gin tónico. Aqui, por favor. E agora, senhoras e senhores... temos alguns voluntários? Keith!