English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ G ] / Glades

Glades tradutor Português

225 parallel translation
Buraya vardığınızda sizi Happy Glades'ten adamlar zannettim.
Quando chegaram aqui pensei que fossem os homens da Clareira Feliz.
Hala anlayabilmiş değiliz. Happy Glades nedir?
Nós ainda não te entendemos, o que é a Clareira Feliz?
Happy Glades, sonsuz huzur vaat ediyor. Ebedi huzur.
A Clareira Feliz promete uma paz eterna, uma paz perpétua.
GLADES BATAĞI
CLAREIRAS
Glades'e geri mi döndü?
Ele voltou para as Glades?
Glades'deki Okeechobee Termali'ni bir deneyin.
Tentem em Okachobee Springs, nas Glades.
Glades Oteli, 419 no'lu oda.
Onde é a sala? No Hotel Glades, meu. Quarto 419.
4 Mart 1986'da Ochopee ilkokulundan kaçırıldı. Glades'de bulundu.
Raptada da Escola Preparatória de Ochopee em 4 de Março de 1986.
Oracıkta, Glades'te.
No pantanal.
- Hiç zamanım yok. Glades'e gitmem gerek. 10'da da Ray Nicolet'le buluşacağım.
Tenho que ir a Glades, depois vou ter com o Ray Nicolet.
- Cezaevi yemekleri ile ilgili celp ve şikayet.
- O que estás a fazer em Glades?
Cezaevinde sana ulaştırırlar.
Mando-ta para Glades.
Glades'de arabanın bagajında kaldılar.
Estão em Glades, no Cadillac.
Glades'den bahsediyorsan, bu imkansız. Ben orada hiç bulunmadım.
Nunca estive em Glades, se é isso que estás a pensar.
Federaller Miami Havaalanı'nın kuzeyindeki bir gecekondu mahallesine bu sabah bir baskın düzenledi. Baskının amacı Glades Cezaevi'nden firar eden kaçakları yakalamaktı.
Agentes federais fizeram uma rusga esta manhã... a norte do Aeroporto de Miami... em busca dos fugitivos da prisão de Glades na passada terça-feira.
Glades'te onu kazıkladığımı öğrenmiştir.
Não quer saber de ti. Ele sabe que eu o entreguei.
Adı da Glades İslahhanesi.
Chama-se Instituto Prisional de Glades.
- Her şeyden önce beni Glades'den çıkardığın için.
- Metade por fazer o quê? - Por me teres tirado de Glades.
Bataklıkta yaşıyorsanız.
Nos Glades, talvez.
Bataklıktaki o çocuğu da.
E também năo devias ter morto o rapaz em Glades.
Glades'e geldiğiniz için teşekkürler.
Muito obrigado por virem a Glades.
Kızlardan biriyle ilgileniyordu. "Kızlar"... Glades'dekilerden biri.
Tinha uma relaçăo com uma das raparigas "Raparigas", nas Everglades.
Bataklıkta bu senin için hiç önemli değildi.
Isso năo parecia preocupar-te em Glades
- Sanırım The Glades demişti. - Tamam. Neredeydi?
Acho que foi ao The Glades.
Everglades'e hoş geldiniz.
Bem-vindos aos Glades.
Everglades yakınlarında terk edilmiş bir tesis var.
Mina abandonada perto das Glades.
Evet, Everglades'i zehirliyor.
Contamina as Glades quando se quebram.
Evet özellikle de Everglades'de.
Pois, principalmente nas Glades.
Ormandaki bir araştırma tesisinden babunlar kaçmış.
Alguns babuínos escaparam do centro de pesquisas em Glades.
— Ormandayız.
Estamos em Glades.
— Oh, peki bu şeyin ormanda kalacağını nereden çıkarıyorsun?
Porque há-de isso ficar só em Glades?
Glades'te ölenlerden biri miydi?
- Foi da zona morta de Glades?
Sen hastanedeyken, Everglades yakınlarında bulduğun bir iskeletten bahseden bir blog atmıştın.
Quando estiveste no hospital, vocês tinham acabado de descobrir um esqueleto nas águas de Glades.
Glades'de küçük bir çalışma kampı var.
Há um pequeno trabalho para fazer em Glades.
Ya da Tom'dan geriye kalanlar... ve bu da... çevresine tutunmuş bir "Carcass", sanırım işgalci bir türün kalıntıları Glades'e gelen bir türün.
Este é o Tom, ou ao menos o que costumava ser o Tom... e isto... esta carcaça larga que está em volta, eu acho que são os restos de uma espécie invasora que se mudou aqui para os Glades.
Biz sadece Glades'te olduğunu sanıyorduk, ama eğer bu yaratıklar okyanustalarsa, yani, her yerde olabilirler.
Se essas criaturas atravessarem e caírem no oceano elas podem estar em qualquer sítio.
Glades'teki Melaleuca ağaçları gibi mi?
- As árvores melaleuca nas Everglades.
Evet, dördüncü de kan revan içinde Glades'te bir bekçi istasyonuna ulaşabilmiş, sudaki bir şeylerin saldırısına uğradıktan sonra.
E um quarto conseguiu chegar a um posto da guarda-florestal, quase a esvair-se em sangue, porque foi atacado na água. Chamava-se Paxton.
Gizlice girdim, ve yüzlerce titanyum kutu gördüm- - Daha önce Glades'te helikopter düşen bir yerde gördüğüm kutulardan.
Fui espreitar e vi uma centena de caixas de titânio, caixas que tinha visto antes, no local de despenhamento de um helicóptero.
MGS, Golden Glades gişelerinden geçmiş.
Passaram a portagem em Golden Glades.
Glades'te bir çalışma kampı var.
Existe um trabalho a ser feito nos Glades.
Glades'e istilacı bir türün dadandığını biliyorum.
Eu sei que há uma espécie invasora que entrou nos Glades.
Glades'ten çıkabiliriz, en azından Timsah Vadisi'ne kadar.
- Devemos conseguir. - Nós seguimos-te.
Glades'te küçük bir çalışma kampı var eski arkadaşım Szura'nın yürüttüğü.
Há um pequeno acampamento de trabalho nos Glades. Está a cargo de um velho amigo meu, o sr. Szura.
Bay Greene, Everglades'teki birinden ev yapımı vanilyalı ayı tuzağı almışsınız doğru mu bu?
Sr. Greene, comprou engodo de baunilha caseira, de um indivíduo dos Glades, correcto?
Şimdi Glades'e gidiyoruz.
Agora vamos para Glades.
Everglades'de adamın birinin ucuza sattığını duymuştum.
Ouvi falar de um tipo em Glades, que estava a vender barato, entende?
Kan da vardı elbette.
As Glades estão cheias disso.
Bu şeyler hala Glades'te yüzüyor.
Eles ainda estão a nadar por aí nos Glades.
- Hayır, Everglades civarı.
Não, esta fica perto dos Glades.
Eğer yollar kapatılmamışsa
Se as estradas de acesso não estiverem bloqueadas podemos ir pelos Glades.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]