English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ G ] / Graceland

Graceland tradutor Português

159 parallel translation
GRACELAND Memphis, Tennessee
GRACELAND Memphis, Tennessee
Graceland'daydım.
Já fui a Graceland.
Burada Graceland ile yarışıyoruz.
Estamos a competir com Graceland.
Burası Graceland.
Isto é Graceland.
# Graceland'de ve Vegas'ta devleşti
Todo o tempo em Graceland e em Vegas, onde ele ficou famoso
Sen gerçekten de Graceland'deydin.
Esteve mesmo em Graceland.
Söylesene, Joey. Graceland'de olduğun tüm o süre içerisinde, hiç... hiç Elvis'in uyuşturucuyla kafayı bulduğunu gördün mü?
Em todo esse tempo que estiveste em Graceland, viste alguma vez... o Elvis de volta de drogas?
Graceland'e yakın olmak için buraya taşınmış.
Mudou-se para cá para estar perto de Graceland.
Gronke gezmeye gelmedi.
Gronke não veio visitar Graceland.
En uzun saç benimki sanıyordum, ama Graceland gezim aksini kanıtladı.
Eu sempre pensei que tinha o cabelo mais alto... mas aquela viagem a Graceland fez-me abrir os olhos.
Memphis, Graceland, Tennessee.
Memphis, Graceland, Tennessee...
- Graceland Memphis'tedir.
Graceland é em Memphis e Memphis é no Tennessee.
Sen de huysuz olmalısın, "Bay Memphis-Graceland-Tennessee gideceğim" eğer yarasa avlamak ve kamyon kayağı yapmaktan başka bir şey olmayan bir kasabada sıkışıp kalsaydın... tüm lanet kötü hayatının her lanet gecesi boyunca...
Tu também estarias, Sr. Vou-para Memphis-Graceland-Tennessee, se estivesses preso num sítio onde só há ski em pára-choques e caça ao morcego.
Graceland ziyaretini unutun... şu anda sadece görevimizi düşünmeliyiz.
Nem pensem em visitar Graceland, porque agora nos vamos concentrar na nossa missão.
Fakat sonra fark ettim ki, Elvis'in de favorileri vardı ve o Graceland'da yaşadı.
Mas então... mas então apercebi-me que o Elvis também tinha patilhas e que viveu em Graceland.
İlk tutuklama 1975'te Graceland kapılarına saldırıp yakalandığında.
- Primeira detenção em 1 975 por atacar os portões de Graceland.
Düşünüyorum da Graceland'a en az 3000 mil var, öyleyse bu aşağılık herifi Kanada sınırını geçmeden önce yakalamak istiyorum.
Que faltam 5000 km para Graceland. Temos de apanhar o tipo antes de entrar no Canadá.
Graceland'e hoşgeldin.
Bem-vinda à Graceland.
Graceland ya da Tahoe ya da New Orleans.
Como Graceland ou Tahoe. Ou Nova Orleães.
Bu araba tam Elvis'in kullanacağı türden bir şey.
Este carro parece a Graceland andante.
Lark için bir'Graceland'.
Uma Graceland para Lark.
Hey, Graceland.
Olá, Graceland.
Graceland'a gittiniz mi, hiç?
- Já foram a Graceland?
Şimdi güneye, Graceland'e gidiyoruz.
Rumamos a sul para Graceland.
- Fiona. Graceland'e mutlaka gideceğiz.
É Graceland ou nada.
Burası benim Graceland'im
Isto é a minha Meca.
Baba, Graceland'a gidebilirmiyiz?
Pai, podemos ir a Graceland?
Elvis seyahat kolleksiyonu Graceland'den buraya geldi.
A colecção itinerante do Elvis veio de Graceland para aqui.
- Graceland!
- Graceland.
Tahmin edin kim Graceland'e gidiyor?
Adivinhem quem vai ao Graceland.
Leroy Graceland'e gidiyor!
Leroy vai ao Graceland.
Hayır, Graceland için bilet almadım.
Não, eu não comprei bilhetes para a Graceland.
Peki, malikâneyi nasıl buldun Joe?
Então o que achas da "Graceland", Joe?
Ama 100 yıl geçse bile insanlar Graceland'e gidiyor.
Mas daqui a 100 anos, ainda vai haver pessoas a visitar Graceland.
Graceland'de mi?
Em "Graceland"?
Graceland'deki Elvis'in altın plakları odası gibi.
A sala dos discos de ouro do Elvis.
Gideceğin yer benim gittiğim cehennemin yanında Graceland gibi kalır.
- O teu inferno vai fazer com que a minha estadia lá pareçam umas férias.
Graceland'e gitmeyi çok istemişimdir.
Sempre quis ir de carro até Graceland.
Beraber Graceland'e gitmekten bahsediyorlardı.
Eles estavam a falar sobre uma viagem juntos a Graceland.
- Evet, Graceland'e bayılırım.
- Sim, adoro "Graceland".
Neredeyse iki aydan sonra, bu bize Stefan'ın iyi olduğunu ve Graceland'de yaşadığını söyleyen ipucu olabilir.
Depois de quase dois meses, esta pode ser a pista que nos diz que o Stefan está vivo, de boa saúde e a viver em casa do Elvis.
Kusura bakmayın. Bu yer benim rüya yerim gibidir.
É que este lugar parece Graceland.
Graceland'a gittin mi?
Já esteve em Graceland? Não?
" Lisa Graceland'den, sen Neverland'densin.
" Ela é de Graceland, tu és de Neverland.
Graceland'in batı kanadı gibi bir şey mi?
Por oposição a quê? À Ala Oeste de Graceland?
Seni, Graceland'e tatile göndermek istiyoruz.
Queremos oferecer-te uma viagem a Graceland.
Seni Graceland'e göndermek istiyoruz.
Queremos oferecer-te uma viagem a Graceland.
Gidip bana Graceland bileti mi aldın?
Tu foste e compraste-me uma viagem a Graceland?
Hayır ama Graceland'den 10 dakika ötede büyüdüm.
Não, mas eu cresci perto de Graceland.
Graceland'de bir gezide, Elvis'in yatak odasında bayıldım.
Em Graceland, desmaiei no quarto do Elvis.
BÖLÜM 2 "Graceland'den ayrılan yolun üzerinde."
PARTE II "Perto de Graceland."
grace 477

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]