Gunter tradutor Português
69 parallel translation
Dr. Gunter Janek adında bir matematikçi.
É um matemático : Dr. Gunter Janek.
Gunter Janek adında bir matematikçi var. Onu tanıyor musun?
Há um matemático chamado Gunter Janek.
Oh, Gunter.
Oh, Gunter.
- Bakayım.
- Deixa-me ver. - Oh, Gunter.
Gunter'e destek oluyor ama kendisini aldattığını da biliyor. Bu yüzden de beni kiraladı.
Ela apoia o Gunter, mas pensa que anda a ser traída por ele.
Yıllarca Gunter'den faydalandı, ama şimdi onu mahfetmeye çalışıyor.
Recusou-se durante anos ao Gunter e agora quer arruiná-lo.
Gunter için bunu yapabilir misin?
Pode fazer isso pelo Gunter?
Teşekkürler, Gunnar, Gunter, Hans, Jan ve Phil.
Obrigado, Gunnar, Gunter, Hans, Jan e Phil.
Gunter Rushien doğuya giden trende yerini aldığında kaderini öğrenmişti.
Enquanto o comboio que transportava Günther Ruschin viajava para Leste, ele soube do seu destino a partir de uma fonte inesperada.
Gitar çantamda bir kedi var.
Gunter, Gunter... Está um gatinho na minha mala.
Gunter, Kyoto ve Cecil Hampstead-on-Cecil-Cecil.
Gunter, Kyoto e Cecil Hampstead-on-Cecil-Cecil.
Hadi Gunter, Kyoto.
Venham, Gunter e Kyoto.
Gunter'ın zekasının sırrı elektronik şapkasında yatıyor. Şapka güneş lekesi enerjisini toplayarak kavramayı sağlayan radyasyon yaratıyor.
A inteligência do Guenter deve-se ao chapéu eletronium, que aproveita a energia das manchas solares para produzir radiação cognitiva.
Ama Gunter zeki haliyle daha iyi durumdaydı.
Mas o Guenter estaria melhor se fosse inteligente.
" Bana her zaman güvenebilirsin.
"Podes sempre contar comigo. Até mais, Gunter."
Gunter ve ben, aramızdaki ilk yemeğiniz için balık yakaladık.
O Gunter e eu apanhámos peixe, para a sua primeira refeição aqui connosco.
İşte Gunter Butan ile böyle arkadaş olduk.
Foi assim que o Gunther Butan e eu nos tornámos amigos.
Christian Gunter, Jebel Ali serbest limanında doğdu.
Christian Gunter, nascido no porto livre de Jebel Ali.
Gunter! Perde kapandıktan sonra beni buradan alacaksın.
Gunter, vens buscar-me aqui depois do espectáculo.
Rufus, Gunter, Angus ve Shylock gurur duyuyorlar.
Rufus, Gunter, Angus e Shylock estão muito orgulhosos.
Alice Gunter ve ruhlarını birlikte davet ediyoruz, lütfen.
A Alice e o Gunter convidam-no para a união das suas almas, por favor.
- Evet. Gunter de yoktu.
- Sim, o Gunter também desapareceu.
Gunter?
Gunter?
The Gunter Hotel'de Alamo'ya üç blok uzaklıkta. Sen de blues'cusun!
No Hotel Gunter, a três quarteirões do Álamo.
Gunter, Texas'ı hiç duydun mu?
Já ouviste falar de Gunter, no Texas?
En yakın arkadaşlarım Rudy Gunter ve Clara Scheitz.
E os meus melhores amigos são : Rudy Gunter e Clara Scheitz.
Rudy ve Gunter diye arkadaşları varmış.
E que era amiga do Rudi e do Gunther.
Topla onları Günter!
Apanha isso, Gunter!
Günter, acele et!
Gunter, depressa!
Küçük pis hırsız.
O Gunter é um ladrãozinho sujo.
Hepsi Günter'in yüzünden.
Tudo por causa do Gunter!
Günter nerede?
Onde está o Gunter?
- Kes sesini Günter.
- Cala-te, Gunter.
Günter. Gel buraya. Battaniyenin altına gir.
Gunter, anda cá, senta-te no cobertor.
Günter!
Gunter!
Günter?
Gunter?
Ve Günter.
E este é o Gunter.
Kanal 13 haber ekibi olarak size son durumu bildirmek üzere şu anda Gunter Eyalet Hapishanesinin önündeyiz.
A equipa de reportagem do Canal 13 está fora dos muros da prisão estadual de Gunter a fazer reportagem em directo.
Artık Susan Gunter oldum gerçi.
Agora sou a Susan Gunter.
Dışarıda Gunter Schmidt beni zorla alıp Stavros'un dairesine götürdü.
Do lado de fora, fui dominada pelo Gunter Schmid.
Gunter'ın silahını alana kadar ikisiyle de boğuştum ve silahı onlara karşı kullandım.
Lutei contra os dois até apanhar na arma do Gunter e usá-la contra eles.
Gunter'ın silahını alana kadar ikisiyle de boğuştum. Ve silahı onlara karşı kullandım.
Lutei contra os dois até apanhar a arma do Gunter e usá-la contra eles.
İtiraf etmeliyim ki Gunter beni aradığı zaman çok şaşırdım.
Tenho que admitir, fiquei surpreso quando o Gunter me ligou.
Gunter, sepetle şunları!
Gunter, dá-lhes com a pá.
Biliyorum Gunter.
- Eu sei, Gunter.
Elimizden geleni yapıyoruz. Bu Gunter.
Estamos todos a esforçar-nos!
Öğleden sonra banyoyu kullanmasına izin veriyoruz.
Este é o Gunter. Deixamo-lo utilizar a pia à tarde.
- Bugün nasılsın Gunter?
Como é que estás hoje, Gunter?
Seni Gunter ile eş yapabiliriz.
Posso juntar-te com o... Gunter.
- Gunter?
- Gunter?
Gunter.
Gunter.