Hadley tradutor Português
322 parallel translation
Beni de Hadley gibi bırakmana izin vereceğimi mi sanıyorsun?
Você acha que eu vou deixar, você me largar como a Hadley?
Bu da ne demek, Hardley, şirketin şefi ben değil miyim?
Espere aí, Hadley, eu sou o chefe desta firma.
Suçu ona yükleyelim.
- Sim, Hadley!
Onu suçlarız.
- Vai resultar, fazemos o Hadley suicidar-se e pomos a culpa para cima dele.
Bu fikri pek beğenmeyecek.
Vai ser difícil convencer o Hadley.
Hadley, atla aşağı.
É o fim. Hadley, venha cá.
Hadley de imzalasın.
D Hadley também o quer fazer.
Binbaşι Çavuş Chillum'ι, Hadley kardeşleri, Jimmy Lee'yi... ve yüzbaşιlarιnι orada idam edecekti.
A forca, na qual o Major enforcará o Sargento Chillum, os irmãos Hadley, o Jimmy Lee e o capitão deles.
Er Hadley, benim ekibimde değilsin.
Soldado Hadley, não faz parte da minha artilharia.
- Hadley, götür onlarι!
- Hadley, corre com eles!
Hadley!
Hadley!
O.W. Hadley kaçmιş komutanιm.
O.W. Hadley desertou. A noite passada.
Affedersiniz komutanιm... ama yakalandιğιnda Er Hadley'e ne yapacaklar?
Perdão, senhor, mas que vão fazer ao soldado raso Hadley quando o apanharem?
İki gün sonra Çavuş Gomez, O. W. Hadley'le birlikte döndü.
Em dois dias, o Sgt. Gomez regressou com O. W. Hadley.
Binbaşι hiç vakit kaybetmeden O. W. Hadley'i sorguladι.
O Major não perdeu tempo a julgar O. W. Hadley por deserção.
Teğmen Hadley sözcük bankasını kontrol et ve ısıtıcı ne demekmiş bul.
E descubra o que é... um canhão.
- Bay Hadley hiçbir yeri kaçırmadı. - Muhteşem.
- O sr. Hadley foi impecável.
Alpha Kilo, İki Dört Dokuzuncu, Hadley Kontrol'ü arıyor!
Aqui é AK-249 chamando Controle de Hadley!
Ona ne söyledin, Hadley?
O que lhe contaste, Hadley?
Bu, Dana Hadley ve Carlissa Stamford.
Estas são a Dana Hadley e a Carrine Stanford.
"Josie Packard sigorta dolandırıcılığı yüzünden iflasın eşiğine gelen fabrikayı kundakladı." "Ormanda büyük mangal partisi" yazmayacak.
Com Martin Hadley no papel de Chet Selena Swift como Esmeralda e Jade Evan St.
Başrolde Martin Hadley, Chet rolünde... Selena Swift, Emerald ve Jade rolünde...
Com Martin Hadley no papel de Chet Selena Swift como Esmeralda e Jade Evan St.
Doktor Hailey ona baktığı zaman, kanserin çok ilerlediğini ve ancak bir kaç haftasının kaldığını söyledi.
Quando o Dr. Hadley a examinou o cancro estava tão espalhado que ela só tinha algumas semanas.
Bu, Bay Hadley.
Este é Sr. Hadley.
Hadley kafasını iyi dağıtmış.
Hadley bateu muito na cabeça dele.
Bay Hadley karınıza güvenir misiniz?
Mr. Hadley você confia em sua esposa?
Kaptan Hadley'in kalbi onu vururken sızlamış.
O Capitão Hadley teve que atirar.
Byron Hadley?
Byron Hadley?
Görmek için orada değildim, fakat Byron Hadley'i aldıklarında bir kız gibi hıçkırarak ağladığını duydum.
Eu não estava lá para ver, mas ouvi dizer que Byron Hadley chorou como uma menina quando eles o prenderam.
Hadley onu boğazından yakalamıştı, değil mi?
Hadley o pegou pelo pescoço.
Üç gün önce Askeri Araştırma Merkezinde bir iş bitirdiniz. X-5 ünitesini çaldınız.
Há três dias assaltaram os armazéns do Exército, em Hadley, onde roubaram o dispositivo X-5.
- İyiyim.
Muito bem, Hadley.
Bunda komik olan ne Hadley?
Isso que graça tem, Hadley?
Hadley Yarığı - 1,5 kilometre genişliğinde devasa bir kanyon.
A Rille de HadleY - uma enorme ravina com 1,6 Km de largura.
Peki ya Hemingway'in bütün hikayelerinin kaybolmasına ne demeli?
E quando o Hadley perdeu aquelas histórias do Hemingway?
Kayınpederi Dr. Benjamin Hadley ve eşi Hıristiyan Meslektaşlar Ulusal Konferansı'ndaymış.
Ela e o sogro, o Dr. Benjamin Hadley, juntamente com a esposa assistiam à Conferência Nacional de Colégios Cristãos.
Şu ünlü Benjamin Hadley mi?
É "o" Benjamin Hadley?
Gene mi sen? Sylvia Hadley'e bakma fırsatı bulabildin mi?
Deu uma vista de olhos na Sylvia Hadley?
Sylvia Hadley'nin dün geceki kayıtlarını gösterir misiniz?
Tem os registos de ontem à noite da Sylvia Hadley?
Evet, Bayan Hadley'in odasındaki temizlik dahil bütün aktiviteyi çıkardım
Imprimi a actividade no quarto dela, incluindo o serviço de quartos.
Sylvia Hadley'yle pazar günü görüştünüz değil mi?
- Viu a Sylvia Hadley no domingo.
Bay Hadley, çocuğunuz var mı? Yok.
- Sr. Hadley, tem filhos?
- Merhaba Bay Hadley.
Olá, Sr. Hadley.
Evet, Hardley, gelin buraya.
Sim, Hadley, entre.
Hadley'i gönderin.
Não se sente aí, temos que fazer alguma coisa. Chame o Hadley.
Buyurun gelin.
Hadley... venha cá.
Hadley, Tyler'i buldu mu? - Yok.
Encontrou o Hadley Tyler?
Hadley, bunlara ambalaj gerekiyor.
Hadley, precisamos de uma embalagem.
Hadley, asansörü tut.
Hadley, segure o elevador.
Tamam.
- Sylvia Hadley.
Sylvia Hadley.
Casada.