English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ H ] / Hampton

Hampton tradutor Português

368 parallel translation
Hampton'un benden fazla kazanma şansı yok.
O Hampton tem tantas hipóteses de ser eleito como eu.
Hampton bunlardan binlercesini dağıttı.
O Hampton enviou isto aos milhares.
Diğer yarısı da Hampton'un kazanacağını söylüyordu.
À outra metade foi dito que Hampton seria o vencedor.
Hampton Court'a otobüsle gidebilirsiniz.
Pode apanhar um autocarro para Hampton Court.
General Hampton emrindeki süvariler dönüşte bizi yandan koruyacak.
A Cavalaria sob o General Hampton protegerá o nosso flanco á volta.
Sürü ile Rossiter'i yemleriz, onunla da Hampton'u.
A manada é importante para o Rossiter, e ele é importante para o Hampton.
- Hampton?
- Hampton?
Mükemmel. Jacobs, Kudüs Plank Yolu'na ilerlesin. Hızlıysa Hampton'ı gırtlağından yakalar.
O Jacobs deve seguir pela estrada de Jerusalém e, se for rápido, apanha o Hampton.
General Hampton selam yolladı.
Os cumprimentos do General Hampton.
Hampton Sarayına mı?
Em Hampton Court?
Akıntı istikametinde Chelsea'ye gidiş 1,5 peni.
Hampton-Chelsea, com a corrente, dinheiro e meio.
Akıntıya karşı Hampton'a gidiş yine aynı.
Chelsea-Hampton, contra a corrente, o mesmo.
Hampton Sarayı'nda da leylak var.
Temos muitos em Hampton.
Hampton Sarayı'ndan.
Do Tribunal de Hampton.
# Louis Armstrong'u mu? Ellington'u mu? #
Louis Armstrong, Ellington, Count Basie ou Hampton?
Hampton Bankasının tüm altını.
Todo o ouro do Banco de Hampton.
Güney Hampton Kasabası'nda.
No condado de South Hampton.
South Hampton'daki partiye gidelim mi?
Então, o que é que achas?
Son gidişimde Hampton Hawes ve Chet Baker çalıyordu.
Na última vez que lá fui, o Hampton Hawes e o Chet Baker estavam lá a tocar.
Avusturya Kralının ziyaretinde yaşadığımız sıkıntıyı hiç birimiz unutmadık hani, Blackadder Hampton Sarayında çırılçıplak şarkı söylerken bulunmuştu : "Ben Mutlu Domuz Merlin'im!"
Todos nos lembramos da vergonha e do embaraço, durante a visita do rei da Àustria, quando deram com o Black Adder nu nos corredores de Hampton Court, a cantar " "Sou Merlim, o Reco Feliz" ".
Kral Charles'ın, yarın sabah Hampton Meydanında, boynu balığın solungacı gibi çırpınarak sendelemesi çok utanç verici olurdu.
Seria embaraçoso ver o Rei Charles cambaleando pela Corte de Hampton amanhã de manhã com seu pescoço balançando como a guelra de um peixe.
Hampton Adası.
Na ilha Hampton.
Hampton Adası.
Para a Ilha Hampton.
Araba yolculuğuna bayılırız. Hampton'daki evine mi gidiyorsun?
Vais para a tua casa do campo, Chris?
[ Lionel Hampton : "Flying Home" ]
* LioneI Hampton : "flying Casa"
[ Lionel Hampton :
* LioneI Hampton :
"Birileri Hampton'a falan gidene kadar aylarca daireler çizeceğim."
Vou ter de andar meses ás voltas, até alguém sair para Hamptons.
Doğru, siz, Hampton Adası'nda öldürüldüğünde Bernie Lomax ile beraberdiniz.
É verdade, estavas com o Bernie Lomax em Hampton Island quando ele foi assassinado.
Sonra Hampton'daki evinin dekorasyonunu yaptım. Oradan da Palm Beach'teki evine geçtim.
Depois disso decorei-lhe a casa de Hampton e a casa em Palm Beach.
Kramer, East Hampton'a çok kez gittim.
Kramer, já conduzi muitas vezes para East Hampton.
En azından böylece Hampton'da bir hafta sonu geçirmiş oluruz.
E assim passamos um fim-de-semana em casa dos Hampton.
- Annem Hampton domateslerine bayılır.
- Para quê? A minha mãe adora tomates de Hampton.
- Çocuk istemiyorsun, değil mi? - Öyle mi, şey... İlk tanıştığımızda plaja gitmeyi sevmezdi, Hampton'lardan nefret ederdi çocuk sahibi olmayı istemez, yaşadığı eve bayılır ve taşınmayı hiç istemezdi.
Quando nos conhecemos, detestava a praia, odiava The Hamptons, não queria ter filhos.
Eylülde Hampton Turnuvasını kazanmıştı.
Ganhou a corrida "Classic".
M. Wysnecki, Hampton Roads, Virginia'dan geliyormuş.
M. Wysnecki, viagem a Hampton Roads, Virgínia.
Hampton'lardayken sanırım.
Na casa de Hamptons.
Bir hafta sonu bana gelsenize, East Hampton'a.
Devíamos sair. Porque não vêm passar um fim de semana à minha casa em East Hampton?
Newberry, Hampton, McCool Wickwire, Slovnik ve England.
Newberry, Hampton, McCool, Wickwire, Slovnik e England.
Hampton, 13 : 15.
Hampton, 13 : 15.
Adı Lise Hampton.
O nome dela é Lise Hampton.
- Günaydın, Bay Hampton.
Bom dia, Sr. Hampton.
Hampton'a gelen misafirlerin, yemek karşılığında her zaman şakıması beklenir.
Aos convidados dos Hamptons pede-se sempre que cantem pelo seu jantar.
O gece, Charlotte yaşamında olmasını umduğu şeyleri ona hatırlatmaya yarayan dilek kutusundan Shayla için bir hediyeyi şehirde bir evi Doğu Hampton'da bir yazlık evi hayallerinin erkeğini ve hayallerinin erkeğinin yedeğini çıkardı.
Naquela noite, a Charlotte agarrou na caixa dos desejos... onde guardava lembranças do que queria ter na vida... um presente para a Shayla... uma casa na cidade... uma casa de praia em East Hampton... o homem dos seus sonhos. o homem de reserva.
Wall Street kodamanı, yazlık evimde yapılacak Doğu Hampton usulü düzüşme-festivali için iki azgın kız arkadaş arıyor....
Figurão de Wall Street procura duas amigas fogosas para uma festa de sexo em East Hampton, na minha casa de férias.
- Çok. "Daha iyi birini bulana kadar çıkıyoruz" çok mu yoksa... "Evlenip, Doğu Hampton'a taşınıyoruz" çok mu?
Muito para namorar alguns meses até aparecer alguém melhor, ou muito para casar e mudar para East Hampton?
Court beni haftasonunda Hampton'ların evine davet etti.
O Court convidou-me para passar o Labor Day nos Hamptons.
Hampton kazandı.
O Hampton ganhou.
# Count Basie ya da Hampton'u mu?
.
Hampton Bay Polisi.
Departamento de Polícia de Hampton Bay.
Hampton domateslerine hasta.
É doida por eles!
Hampton domateslerini çok seviyoruım.
Adoro estes tomates de Hampton.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]