Higgs tradutor Português
110 parallel translation
- Andrew. - Hmm? Dedektif, komiser yardımcısı Tarrant ve Polis görevlisi Higgs'i tanıştırabilir miyim?
Andrew, posso apresentar o detective Towne e o agente Hicks?
Bayan Higgs, mahkemeye tam adınızı ve adresinizi verin.
Meritíssimo... por favor.
Pamela Higgs, 35 Margaret Court.
35.
Bayan Higgs, yazılı ifadenizde size göre Bayan Conlan ve Bay Arellano'nun ilişkisinde şiddet olduğunu söylemişsiniz.
diz no seu depoimento a relação entre a Srta.
Belki bir Hig alanıdır.
Talvez um campo de Higgs.
O zaman eğer negatif bir Hig alanı yaratır ve Hig antibosonlarıyla doldurursak, parçalara ayrılabilirler?
Se criarmos um campo negativo de Higgs e o bombardearmos com antibosons Higgs, talvez eles se desintegrem? Talvez.
Frekansı ayarlayarak 90 GHz'lik Hig antibosonları alabiliyorum ve neredeyse saf bir 160GHz'lik bir ışın.
Ajustando a frequência, há um aumento de antibosons de Higgs a 90GHz e um feixe quase puro a 160GHz.
Hig cihazını onun üzerinde kullanalım derim.
Eu sugiro utilizar nele o dispositivo Higgs.
Meşhur Hig cihazını kullanmaya başladığımızdan beri Solaris büyük üs oldu.
Desde que usámos o célebre dispositivo Higgs, a Solaris começou a aumentar de massa exponencialmente.
Bu arada, Hig cihazı yakıt hücre reaktörlerini eritti.
O dispositivo Higgs também esgotou os reactores celulares de combustível.
Higgs Scalars'ın sınıfını hatırlıyor musun?
Ainda recordas o trabalho Escalar de Higgs?
Treni kullanan baş makinist Tom Stark ortağı Otis Higgs ile birlikte geçici olarak işten alındığını söyledi.
Soube que o maquinista-chefe que conduzia o comboio, Tom Stark, e o seu colega, Otis Higgs, foram suspensos até...
Evet, Bay Higgs.
- Sim, Sr. Higgs.
Evet, Bay Higgs.
- Sim, Sr. Higgs!
Higgs-Boson'u bulma çabası, bizi aylarca geciktirecek. - Tanrı Parçacığını mı?
A busca do Bosão de Higgs irá atrasar-se meses.
Karanlık enerjiyi bulursak higgs bozonunun varlığını ortaya koyabiliriz.
Se encontrarmos a energia negra, podemos comprovar a existência de "Higgs Boson", descobrir a natureza da interação de "Quark-Gluon"
Kuarklar ve glüonlar, Higgs Boson parçacığını, yani tanrının parçacığını yaratmak için yeterli enerjiyi açığa çıkaracaklar.
Os quarks e os gluões libertando a energia que cria a partícula de Higgs, a Partícula Divina.
Hidrojen atomu, H artı "pigs", eksi "pi". Higgs.
Um átomo de hidrogénio, H, mais porcos, menos P. Higgs.
Higgs Boson Parçacığı.
Partícula Higgs Boson.
Higgs bozonlarının kütlesini bilmiyorum.
Não sei a massa do Bóson de Higgs.
Higgs bozonu etkisi hakkında kitap yazdı.
- Com certeza. - Escreveu um artigo sobre a atracção dos bosões de Higgs.
Higgs bozonu etkisi hakkında ki kitabı karanlığın sebebini antatıyor...
O artigo dele sobre a atracção dos bosões de Higgs no que toca à matéria negra...
Son birkaç haftada, önemsiz kararlardan arındığım için meslektaş incelemeli saygın dergilere iki makalenin yardımcı yazarlığını yaptım ve Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nda neden hala Tanrı parçacığının bulunamadığını da çözmek üzereyim.
Claro, funciona às mil maravilhas Nas últimas semanas, não tive de tomar uma decisão trivial, fui co-autor de duas publicações em revistas especializadas, e estou perto de entender por que o Grande Colisor de Hádrons ainda não isolou o Bóson de Higgs.
Ben Gordon Higgs, Maliye Bakanlığı tarafından 670-3 nolu dava için atanan denetçiyim.
" Eu sou Gordon Higgs, monitor da Secretaria de Fazenda designado para o caso no 670-3.
Bay Higgs, ben Maliye Bakanlığı için çalışan bir araştırmacı değilim.
Mr. Higgs, eu não sou uma investigadora da Secretaria de Fazenda.
Billmeniz gereken şu Bay Higgs, denetlemeye daha fazla gerek yok.
Sr Higgs, não será mais necessário monitoramento.
Bay Higgs, denetçin, sana bu dosyaları devrettiğimde ne söylediğimi soracak.
Sr. Higgs, seu monitor, vai perguntar o que eu disse ao entregar estes documentos.
- Evet. Bay Higgs ve ben dün tanıştık.
Sr. Higgs e eu nos conhecemos ontem.
Wailers'ın müziği harmonisi ve tarzı hepsini Joe Higgs'e borçluyuz.
Na harmonia dos Wailers e composição musical, Joe Higgs é o principal responsável.
Higgs'e göre yıIdızlar bazen mahvolabilirdi özellikle sahnede korkarlarsa.
A sua política foi que... grandes estrelas às vezes se perdem quando eles se assustam, sabes? quando eles ficam nervosos no palco.
Turneye çıktılar ve öğretmenimiz Joe Higgs benim yerimi aldı.
Bem, eles foram em turnê com Joe Higgs, nosso tutor a substituir-me.
Kötü ruhların varlığına inanmak tanrı partikülüne inanmaktan çok mu farklı?
A ideia de demónios é muito diferente do bóson de Higgs?
Leonard, sana insanların Higgs bozonu parçacığına dair tüm fikirlerinde köklü bir değişiklik yapacağımı söylediğimi hatırlıyor musun? Sen de...
Leonard, lembras-te de quando eu disse que ia revolucionar o conhecimento humano da partícula bosão de Higgs e tu disseste :
Higgs bozonuyla ilgili yazdığım makaleyi ona ver.
Dá-lhe só o meu artigo sobre o bosão de Higgs.
Higgs bozonunun, zamanda ters yönde ivmelenen bir kara delik olduğu tezin muhteşem.
A sua tese sobre o bosão de Higgs ser um buraco negro a acelerar para trás através do tempo é fascinante.
Higgs bozonunu biliyor musun?
Estás familiarizada com o bosão de Higgs?
1964 yılında, kendi yolunu açan başarılı fizikçi Dr. Peter Higgs Higgs bozonu adını verdiği atomaltı bir parçacığın varlığını kabul eden bir makale yazdı.
Em 1964, o Dr. Peter Higgs, um físico de sucesso e auto promotor, escreveu um artigo a postular a existência de uma partícula subatómica chamada "bosão de Higgs".
- Oldu. Yani, Dr. Higgs, 50 yıl önce yaptığı çalışmaların karşılığını şimdi alıyor bu yüzden ben de, bana Nobel ödülü kazandıracak çalışmayı çoktan yapmış olabileceğimi düşündüm.
O que quero dizer é que o Higgs está a ser notabilizado pelo trabalho que fez desde há 50 anos, o que me pôs a pensar que talvez eu já tenha tido a ideia que me fará ganhar o meu Prémio Nobel.
Bölüm "Higgs Bozonu Gözlemi"
A Observação do Bosão de Higgs
Hepsinin de üstünde, bu teorinin içsel teorik anlam ifade etmesi için bile önemli olan bir tahmini var. Bu da ünlü Higgs parçacığı.
E para além de tudo isto, há uma previsão nesta teoria, absolutamente crucial para que faça qualquer sentido teórico interno, que é o famoso bosão de Higgs.
Higgs ya da bunun gibi bir şey, ortaya çıkmak zorunda.
O bosão de Higgs, ou algo do género, tem de aparecer.
Umudumuz, ünlü Higgs parçacığını görebilmek.
E estamos todos à espera de ver o famoso bosão de Higgs.
Yani, asıl umut Higgs'i görebilmek ancak şaşırtıcı bir şekilde yeni bir şey de var.
Apesar de a nossa expetativa real ser ver o Higgs, esperamos também descobrir algo novo e maravilhoso.
Nihayetinde, teorideki tüm parçacıklar keşfedildi. Biri hariç, Higgs.
Todas as partículas da teoria acabaram por ser descobertas, exceto uma, o bosão de Higgs.
GUAGE, HIGGS BOZONU Higgs, diğerlerinden farklı olarak
E o bosão de Higgs não é igual a nenhuma outra partícula.
Teorisi, 1960'larda Peter Higgs ve bir grup teorisyen tarafından yazılmıştır.
A sua teoria foi escrita nos anos Sessenta por Peter Higgs e outros teóricos.
Higgs olmadan, bildiğimiz hayat var olamazdı.
Sem o bosão de Higgs, a vida como a conhecemos não existiria.
- PROTON ÇARPIŞMALARI? Ancak doğruluğunu kanıtlamak, alanı alt üst edip Higgs parçacığı oluşturmak için parçacıkları yeterince yüksek enerjide çarpıştırmaktan geçer.
Mas para provar que isto é verdade, temos de fazer colidir partículas a uma energia suficientemente alta que perturbe o campo e crie um bosão de Higgs.
Higgs varsa, BHÇ, onu keşfeden makine olacak.
Se o Higgs existir, o LHC vai ser a máquina que o vai descobrir.
Higgs, ekstra boyutlar, süpersimetri, mikroskobik kara delik, makroskobik kara delik,
Higgs, dimensões extras, supersimetria, buracos negros microscópicos e macroscópicos, partículas elementares Z, isto e aquilo...
- Maggie, lütfen... Bayan Higgs'i öldüreceğim!
vou dar cabo dela!