Homes tradutor Português
101 parallel translation
İçeriye on adamla girebilirim ve havaya uçurabilirim!
Se eu poder entrar na fabrica com dez homes, posso mandar-la pelo ar.
Siz de evinize onlardan alın... istilacı İspanyol mobilyalarının keyfini çıkarın.
"Better Homes and Gardens"... mostra a invasão do estilo de móveis espanhóis.
Sunshine Homes beni onu soruşturmam için kiraladı onlara gece gözcülüğü yaparken izlemem için.
A Sunshine Homes contratou-me para investigá-lo, quando ele trabalhava lá como vigilante nocturno.
Kahraman olmak yok Bishop, sadece emirleri uygulayanlar gerekli.
Já não há heóis Bishop, apenas homes que cumprem ordens
- Ama bu adamların yarısı hapiste.
- Mas metade destes homes estão na prisão.
Daha sonra öğrendim ki, Holmes, o gün üç defa ölümden dönmüştü. Homes'ün tekrar ortaya çıkmasını beklerken,
Mais tarde soube que o Holmes tinha sobrevivido a 3 atentados nesse mesmo dia, mas enquanto esperava que ele voltasse,
- ne oluyor, homes?
- Que se passa, colega?
Elimizde, B B Homes'da, ölü şahıs Mark Bodine adına ruhsat çıkartılmış kayıtlı, 2 inçlik bir, Smith Wesson tabanca var.
Temos um revólver de duas polegadas Smith Wesson, registado em nome do falecido, Mark Bodine, da parte das casas B B.
B B Homes ne?
O que são os Lares B B?
B B Homes. Bodine Berman.
Lares B B. Bodine Berman.
B B Homes'u daha önce öğrenmeliydik.
DevÍamos ter revistado a Lares B B.
- Sadece B B Homes'dan söz etti.
- Ele só nos deu os Lares B B.
Bay Sherlock Holmes ve meslektaşı Dr. Watson.
O Sr. Sherlock Homes e colega, o Dr. Watson.
Huacha, homes, huacha.
Olha, mano, Olha!
Sen hiçbir şeyi tekmeleyemezsin, Homes.
- Não dás cabo de nada, "bacano".
New York'ta Dr Holmes yok.
Não há nenhum Dr. Ben Homes em Nova Iorque.
Adamda bit kaynıyor.
Os homes gostam de "papel mata moscas".
Poe Homes'ta bakım işleriyle uğraşıyormuş.
Trabalha na manutenção nos Apartamentos Poe.
Tam burada tuzağa düşecekler.
A armadilha fica aqui, homes.
Ben vikingim, oğlum.
Sou um Viking, homes.
"Ben vikingim, oğlum"
"Sou um Viking, homes."
Biliyormusun, kardeşin oradayken çocuklarla çalışıyordum.
Sabes, eu patrulhei as homes, quando o teu irmão estava lá.
- Poe Homes'da, hiç sanmam.
- Nos Apartamentos Poe, nem pensar.
Hayrola, homes?
Então, compadre?
Ben de Larry Holmes'a benzememek için dişlerimi yaptıracağım.
Vou arranjar o dente para não me parecer com o Larry Homes.
Poe Homes'dan Burner.
O sacana dos Poe Homes?
Bluth Homes : Kaya gibi sağlam!
Casas Bluth : sólidas como uma rocha!
Homes and Gardens lütfen.
House Garden, por favor.
Lower Avenue ve Poe evleri?
E as esquinas da Lower Avenue e as Poe Homes?
Eğer Bell ve Barksdale bir yeri tutacak olsalardı Homes ve Avenue köşelerini tutarlardı.
Se Bell e o Barksdale quisessem algo, ficariam com as Homes e as esquinas da Avenue.
Bütün köşelere adamlar yerleştireceğim Perkins Homes tarafında sivil ekipler çok fazla mesai yapacaklar.
Não sei... Equipas flexíveis nas esquinas, patrulhas a pé em Perkins Homes, a fazer horas extraordinárias...
Birim iki üçüncü bölgeye, Winchester evlerine gidin.
Unidade dois chama sector três, avançar sobre Winchester Homes.
Winchester evleri ve Koppers yerleşkeleri.
Em Winchester Homes e Koppers Plant também.
Buradaki eski Winchester evleri ve Vincent Sokağındaki boş bloklar.
Então, são esses armazéns, os antigos Winchester Homes, e os quarteirões abandonados da Vincent Street?
Terrace, Murphy evleri.
As Terrace, as Murphy Homes...
Şuna bak, Homes.
Olhem para isto, malta.
Bir şeyler yanlış, Homes.
Passa-se algo de errado.
Peder Homes, lütfen bunu da düşünün Sadece suç işleyip, kaçmakla olacak şeyler değil bunlar Kimden bahsediyorsunuz?
E se esses hereges vão à igreja pagam os seus impostos, contribuem para a nossa comunidade?
- McCulloh Homes'ta büyüdüm.
- Eu cresci em McCulloh Homes.
Haydi, Homes. Vur kıçına tekmeyi.
Vá, dá-lhe um pontapé no cu.
Bakın, homes.
Atenção, pessoal!
- Geri çekil. - Hey, iki taneler.
- Para trás, "homes".
Kuralları biliyorsun.
Hei, conheces as regras, homes.
Bunu yaparsan mahvolursun.
Hei, isso é merda da grossa, homes.
"Kime bulaştığını bilmiyorsun ahbap" der gibi.
" Não sabem com quem se metem, homes.
Böylesi senin yararına.
É bom que esteja tudo bem, Homes.
- Sen ne kadar güçlüymüşsün.
- És muito forte, Homes.
Merkez, hasta 36 yaşında bir erkek, atardamar kanaması var.
Ok, cidade, tenho um homes de 36 anos com sangramento arterial.
Bilemediğimiz bir çok şeyden biri de bu Bay Holmes.
Isto está entre as muitas coisas que queremos saber, "Sr. Homes".
İlk başarılı işi "daha iyi evler ve bahçeler" için vişneli turta satmaktı.
- O seu primeiro sucesso... foi a receita da tarte para a "Better Homes and Gardens".
- Şuraya bakın beyler.
O que é, homes? Vê? Ali.