Homie tradutor Português
645 parallel translation
- Yatağa gel artık Homie. - Özür dilerim tatlım.
- Vem para a cama, Homie.
- Homie.
- Oh, Homie.
Alo.
Estou. Olá, Homie.
Merhaba, Homie. Akşam eve gelirken... yolunun üzerinden yarım galon birinci sınıf dondurma almanı umuyordum.
Será que podias ir buscar... um balde de gelado do bom quando vieres do trabalho.
Homie, kız kardeşlerim burada.
Homie, as minhas irmãs estão cá.
- Selam Homie, benim büyük ve önemli yöneticim nasılmış?
Como está o meu grande e importante executivo?
Oh, Homie. Çok çok üzgünüm.
Oh, Homie, tenho tanta pena.
- Hey, Homie, içkiyi denedin mi?
Homie, já experimentaste o ponche?
Oh, Homie, sanırım hasta olacağım.
Homie. Acho que vou vomitar.
Homie, sessiz ol.
Homie, pára quieto.
Lütfen, Homie.
Por favor, Homie.
Homie, lütfen, iyi ol.
Homie, por favor, tem cuidado.
Homie, bunu daha ne kadar yapmayı planlıyorsun?
Homie, por quanto tempo pensas fazer isto?
- her şeyi düzeltebildin mi?
- Homie! Resolveste tudo?
- Nasıl gidiyor, Hommie?
- Tiveste sorte, Homie? - Não.
Oh, Homie!
Oh, Homie!
- Homie, çok saçın var.
Homie, tu tens muito cabelo.
- Homie ne yapmıştı?
- Mas afinal que fez o Homie?
Homie, biz geldik.
Homie, voltámos.
Homie, yatağa gel.
- Homie, vem deitar-te.
Homie, rolü alamadım.
Homie, nao consegui o papel.
Bizim ihtiyar Homie`ye biraz sert davranmıyor musun?
Não estás nem um pouco farta do velho Homie?
Homie, içeri gelmiyor musun?
Homie, não vens para dentro?
Homie, hadi yatağa gel.
Homie, vem para a cama.
Homie, iyi olduğun birçok şey var.
Homie, tu és bom em muitas de coisas.
- Birazdan duşu sana bırakacağım, Homie.
Podes usar o poliban Homie, eu já acabei.
Bundan böyle, bu evde ki aşkımız ikiye katlanacak.
Sabes uma coisa, Homie? Vai haver... duas vezes mais amor nesta casa do que há agora.
Homie, sanırım bebek geliyor.
Homie, acho que o bebé vai nascer.
- Homie, neyin var?
Homie, que se passa?
- Hadi, Homie. Seni de kovmadan gidelim.
Vamos, Homie, antes que ele também te despeça.
- Oh, Homie. Acıdı mı?
- Homie, doeu?
Homie, lütfen gitme.
Homie, por favor, não vás.
- Oh, Homie, sağlığını kazandın en iyi arkadaşınla barıştın ve kesinlikle çok özel bir şeye sahipsin.
Ó, Homie, tens saúde, o teu melhor amigo de volta... e tens aquela coisa especial.
Oh, selam, Homie.
Oh, olá, Homie!
Üzülme, Homie.
Não te preocupes, Homie.
Homie, köpek çıkışını kapattın mı?
Homie, fechaste o portão?
Hayır, Homie, hayır.
Não, Homie, não.
Hoşçakal, Homie.
Adeus, Homie.
Naber, Homie.
Olá, Homie.
İyi şanslar ekselansları. Daha fazla paramı alamayacaksın.
Desculpa Homie, não podes levar mais do meu dinheiro.
Kalbim gayet iy-- -
- O meu coração está óptimo... Homie, o que é?
- Homie, ne oldu? - Sadece hindi takıldı.
Só estou a ajudar o peru a descer...
Oh, Homie, Çok korktum!
Homie, tive tanto medo!
- Doktor, Homer`ın iyi olması için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız.
Mas devo avisá-los que esta operação custa mais de 30.000 dólares. Doutor, faremos tudo para o Homie ficar bom.
Oh, Homie, bilemiyorum.
Homie, não sei.
- Oh, Homie, asla yeniden evlenmem.
Homie, nunca voltaria a casar.
- Homie!
- Homie!
- Alo.
Olá, Homie.
Homie, arabaya bin.
Homie, entra no carro.
Aaaaaaaaaaaahhh! Kabus mu gördün?
Tiveste um pesadelo, Homie?
Selam, Homie.
Olá, Homie.