Ilsa tradutor Português
252 parallel translation
Sizi Bayan Ilsa Lund'la tanıştırayım.
Permita-me apresentar-lhe a menina lisa Lund.
- Merhaba, Bayan Ilsa.
- Olá, menina lisa.
Onu rahat bırakın, Bayan Ilsa.
Deixe-o em paz, menina lisa.
Ne demek istediğinizi anlamadım, Bayan Ilsa.
Não sei a que se refere, menina lisa.
- Merhaba, Ilsa.
- Olá, lisa.
Ilsa, bunu ben söylemek istemezdim ama geç oldu.
lisa, não gostaria de ser eu a dizer isto, mas faz-se tarde.
- Lütfen, Ilsa, telaşlanma. - Hayır, Victor.
Por favor, lisa, não te precipites.
Ben toplama kampındayken, sen Paris'te yalnız mıydın?
Ilsa, enquanto eu estive no campo de concentração estavas sozinha em Paris?
Bu kahvehaneye ilk geldiğim akşam, Ilsa'yla aranızda birşey olduğunu anlamıştım.
Na primeira noite em que vim a este bar sabia que havia algo entre si e a lisa.
- Ilsa Lund.
- llsa Lund.
Ilsa'yla bana ne olacağıyla ilgileniyorum.
Mas interessa-me o que acontecerá com a lisa e comigo.
Ilsa, Laszlo'nun karısıdır.
A lisa é mulher do Laszlo.
Ilsa'la, benim hakkımdakileri bildiğini söylemiştin.
Disse que sabia sobre a lisa e eu.
Ya Ilsa'yi onunla göndermek için anlattığın masal.
E aquele conto de fadas que inventou para mandar a lisa com ele.
Adım Ilsa Wolfe.
Sou Ilsa Wolfe.
Ilsa ve beni biliyordun ancak sen geldiğinde benim evimde olduğunu bilmiyordun.
Você sabia acerca de Ilsa e eu, mas não sabia que ela estava em minha casa quando você lá estava.
Değil mi llsa?
Não é verdade, Ilsa?
Hazır mısın llsa?
Estás pronta, Ilsa?
- Ilsa, söz vermiştin...
- Ilsa, prometeu-me que...
Ilsa...
Ilsa...
Sana söylediğimi yap şimdi Ilsa.
Faça o que eu disse, Ilsa.
Zevkin doruğunu istiyor musun llsa?
Quer sentir o êxtase, Ilsa?
Benim adım Ilsa.
Meu nome é lisa.
Adı Ilsa.
Se chama Ilsa.
Arapları bir düşün, Ilsa.
Tens o instinto de um árabe, Ilsa.
Bu da Ilsa, kahyamız olur.
Esta é Isla, minha guardiã.
Neden yapmıyorsun, o zaman?
E por que não faz, Ilsa? Vamos.
İstediğini yapabilirsin.
Não interfira Ilsa.
Bedenin sana ihanet etti.
Teu corpo te traiu, Ilsa.
Bu ihtiyacını ortadan kaldırmak için daha fazla çaba harcamalısın.
Devemos satisfazê-lo, Ilsa. Satisfazê-lo para acabar com essa necessidade.
Peki ya Katsina?
E ela, Ilsa? Que há com ela?
- Hoşça kal, Ilsa!
- Adeus, Ilsa.
Teşekkür ederim, Ilsa.
Obrigado, Ilsa.
İyi geceler, Ilsa.
Boa noite, Ilsa.
Evet, Ilsa, ne vardı?
- Sim, Ilsa, o que é?
Hayır, olmaz, Ilsa, teşekkür ederim.
Não, Ilsa, obrigado.
Ilsa!
Ilsa?
Ilsa... Ilsa...
Ilsa!
Babam nasıl biriydi, Ilsa?
Como era o meu pai, Ilsa?
Greta ve Lisa ile birlikte bahçeden çiçek topladım.
Estava a podar as ervas no jardim, com a Ilsa.
- Sen annemi hatırlıyor musun, Ilsa?
Lembras-te da minha mãe, Ilsa?
Dışarıda ne olduğunu merak etmiyor musun? Yani duvarların ve çayırların ardında.
Nunca te interrogas sobre como é, Ilsa, para além dos campos e das muralhas?
- Ilsa, Lilli'ye yardımcı olur musun?
Ilsa, ajuda a Lilli.
- Ilsa!
Ilsa!
Ne oldu, Ilsa?
Que há, Isla?
Bacaklarını aç.
Abra as pernas, Ilsa.
Bu bir emirdir, Ilsa.
É uma ordem, Ilsa.
Söyle bana Ilsa.
Diga, Ilsa.
İsmim İlsa Himmelman.
Ja, meu nome é lisa Himmelman.
- İlsa sana yardım edecek.
A Ilsa ajuda-te.
Ilsa?
Ilsa.