Inin tradutor Português
1,767 parallel translation
Ne yapıp edip Stewie'inin sana olan düşkünlüğünü kırmalısın.
De algum modo, tens que parar esta nova dependência do Stewie por ti.
Lütfen attan inin Lordum, patlama şiddetli olabilir.
Por favor, desça do cavalo. A explosão pode ser estrondosa.
Elleriniz yukarıda olacak şekilde, araban inin.
Saia do veículo com as mãos para cima!
Burada sunu belirtmeliyim : çoğu psikolog, ailelerin yaklaşık % 85'inin işlevsiz olduğuna inanıyor.
E gostaria de abrir parêntesis e dizer que a maior parte dos psicólogos julga que 85 % das famílias são disfuncionais.
Beynini temizce kesin, derine inin..
Vai clarear o cérebro dele apenas para o essencial.
Ortaklarınızdan birinin Mercedes'inin altına C-4 yerleştirilmesini söylemiş.
Ele colocou C4 debaixo de um mercedes de um sócio teu.
Duquette M M'inin ardından hala tartışmalar devam ediyor.
Ainda há muitos problemas devido à M M do Duquette.
Eğer yakından incelediysen, 11 kurbandan 8'inin cuma sabahı kaybolduğunu görmüşsündür.
Se vir de perto, verá que 8 das 11 vitimas desapareceram na sexta de manhã.
Hepiniz.... Hepiniz onlar geçene kadar bodruma inin.
Vamos, quero toda a gente na cave, até eles acabarem de passar.
Sideshow. Pilotun uçuş planı Fenceboro, New Jersey'inin dışında bir yerden New Orleans'a doğru gittiğini gösteriyor.
O plano de voo mostra que o piloto e um passageiro saíram de Fenceboro, Nova Jérsia, a caminho de Nova Orleães.
Arabadan inin.
Saiam do carro.
Bu tarafa gelin! Merdivenlerden aşağı inin!
Todos desçam as escadas, agora!
Aşağı inin.
Cuidado com o degrau.
O zaman Nottingham Şerif'inin ve Kara Şövalyelerin size karşı planlar yaptığını biliyorsunuz.
Então sabe que o xerife de Nottingham e os Cavaleiros Negros estão a conspirar contra si.
Araçtan inin lütfen.
Saia do veículo, por favor.
Corrine, inin.
Corrine, saiam do carro.
Senin Allah'inin sana merhamet edeceğini mi saniyorsun?
Sente que seu Alah o abençoará.
Otel müdürü Mercedes'inin plakasını verdi.
Deu-nos a matrícula do Mercedes que conduzia.
Kazaların % 55'inin mutfakta olduğunu biliyor muydun?
Sabia que 55 % dos acidentes ocorrem na cozinha?
İntersect, Mason Whitney'inin kimliğini doğru saptamış.
O Intersect esteve certo em identificar o Mason Whitney.
Arabadan inin, lütfen.
Saia do carro, por favor.
Tek bildiğimiz, 8 kurbandan 5'inin sizin şubenizin ATM'sinden makbuzları var.
Olhe, tudo o que sabemos é que cinco das oito vítimas... tinham comprovativos da sua caixa de Multibanco.
Lütfen, aşağıya inin.
Por favor, vá à oficina.
Örtbas etme işlemi tamamlanmış, tek düşüncesi Kara Hindi SX'inin zamanında çiçek açması ve kimsenin bunu durduramayacağı idi.
Concluída a fachada, só pensava no desabrochar a tempo do Dandy Lion SX e ninguém o impediria.
Ama bana öyle geliyor ki, eğer etraflarına bakıp ve gerçek hayattaki insanlarla konuşursak, keşfedeceklerimizden biri bu meseleyi çok iyi anlamadığımızdır. ve bu rakamları gördüğümüzde, bütün yerleşimlerin % 1'inin potansiyel olarak esrar grow-oplarıyla ilişkili olduğu gibi, bu kesinlikle politikacılarımıza ne yapmaya çalıştıkları hakkında bir bakış açısı kazandırmalı.
Parece que se falarmos com pessoas do mundo real, algo que descobriremos é que não entendemos muito bem e vemos estas cifras que parecem indicar que 1 % de todas as unidades habitacionais está potencialmente envolvido no cultivo de maconha.
Bu, uyuşturucuya ayrılan bütçenin 5'te 4'ünün esrar kullanıcılarını yakalamak ve yargılamak için harcandığı, geri kalan 5'te 1'inin ise taş, eroin, kokain, crystal meth, tecavüz ilaçları ve geri kalanlarına gittiği anlamına geliyor.
Isso quer dizer que 4 / 5 do orçamento são dirigidos à prisão de usuários de maconha, sobrando 1 / 5 para o crack, a heroína, cocaína, metanfetamina, drogas de estupro, o que seja.
Yavaşça 7600 metreye inin.
ok, Capitão, Vamos lentamente subir para 20.000 pés
Hey, beyler, inin üstümden, çok ağırsınız.
Pheeeyu, ei, garotos saiam de cima de mim, estão pesados.
Bu bebek adları sitesine göre, senin büyük annenin zamanlarında doğan kızların % 48 " inin isimler M ile başlıyormuş.
Segundo este website de nomes de bebés, 48 % das mulheres da era da tua avó tinham nomes começados por "M".
Benim indiğim taraftan aşağıya inin.
Saiam todos. Pelo meu lado.
Umuyorum ki bir sonraki iki buçuk * * * * inin yılı ortasında tekrar yasaklanmayız!
E esperemos que não o cancelem de novo a meio, durante dois anos e meio.
Şehre inin, felekten bir gece çalın.
Façam disso uma grande noite, vão até à cidade.
İki dakika! Gemiden inin yoksa çıkartılacaksınız.
Saiam do barco já ou serão retirados pela força.
- Gemiden inin!
- Saiam do navio!
- Arabadan inin.
Sai do carro.
Haydi, inin kamyondan.
Saiam! Vamos, saiam!
New York Times'ın dikkate değer Silent Day'inin tek bir kopyası bile yok.
Vencedor no New York Times'Silent Day', editado pela sua querida
19 hava korsanından 15'inin Suudi olduğunun kesinleşmesi tam bir faciaydı.
A descoberta de que 15 dos 19 terroristas suicidas, eram sauditas, 15 DOS 19 TERRORISTAS isso foi um desastre. Um desastre total.
Tabii, s.ktiğimin arabasından hemen inin!
Sim, saiam já da merda do carro!
Riley'inin düşüşünü izliyoruz. ve onun tutuklama kararını çıkartıyoruz.
Nós estamos no encalço do Riley e emitimos um pedido para a sua captura.
Merdivenlerden yavaşça inin.
Muito devagarinho pelas escadas, sim?
Siz ne yapıyorsunuz? Aşağı inin.
O que estão a fazer?
Siz beğenmiyorsanız, inin arabamdan.
Se não gostas, sai do meu carro.
İnin.
Saiam. - O quê?
Aşağıya inin.
Vá lá abaixo.
İnin gemiden!
Saiam do navio!
İnin dedim. Kendi çocuklarım bile beni delirtiyor.
Eles me deixam louca.
İnin. Tamam, iniyorum.
Está bem, vou sair.
İnin!
Saiam.
İnin!
Aterrem!
İnin tırabzanlardan.
Saia do corrimão.