Italia tradutor Português
2,616 parallel translation
Siz ilham perileri bugünkü İtalya'yı yaratan inanılmaz kadınlarsınız.
Você será as musas. Mulheres incríveis que fizeram da Itália o que ela é hoje :
Anguillara, İtalya 2 yıl sonra
ANGUILLARA, ITÁLIA 2 ANOS DEPOIS
Muhtemelen de İtalya'nın bir sonraki başbakanı.
E provavelmente o próximo primeiro-ministro da Itália.
DUCA D'AOSTA MEYDANI MİLANO, İTALYA
PRAÇA DUCA D'AOSTA MILÃO, ITÁLIA
Pablo Neruda'yla beraber İtalya, Viareggio'da kazandığı ödülü almaya gittiğimiz, bir tren yolculuğunu hatırlıyorum.
Recordo-me de uma viagem... de combóio que fiz com Pablo Neruda, quando ele ia receber o prémio em Viareggio, Itália.
Tanrı'nın lanetlediği bu ada için asla İtalya'yı terk etmemeliydim!
Nunca devia ter trocado a Itália por esta ilha esquecida!
Beş yıldır İtalya'da yaşıyorum.
Vivo em Itália há cinco anos.
İtalya büyük bir açık hava müzesi.
Porque, todos sabemos, a Itália é um grande museu a céu aberto.
Biliyorsunuz dünya kültür mirasının dörtte biri İtalya'da.
Sabem que um quarto do patri... mónio digo, património mundial de arte, pertence à Itália?
- İtalyanlar bunu öğlen..
- Foi inventada na Itália...
Buna, İtalyan İşi diyelim.
Porque não fazemos como em Um Golpe em Itália?
Sana gerçeği söyleyeceğim. Duruşman sırasında İtalya'daydım bu yüzden kaçırmıştım.
Vou dizer-lhe a verdade, estava em Itália aquando do seu julgamento, por isso, perdi-o.
- İtalya.
- A Itália.
- İtalya mı?
- A Itália?
İki hafta önce İtalya'ya giden uçakta tanıştık ve şimdi de evleniyoruz.
Conhecemo-nos há duas semanas, num voo para Itália, e agora vamos casar-nos.
Roma'da. İtalya'da.
Em Roma, Itália.
İtalya'da, bir kadın kaçıyorsa, sana âşıktır demektir!
Em Itália, quando uma mulher foge, significa que nos ama.
İtalya'daki Nunzio'nun bir köyündenim.
Sou da vila de Nunzio, em Itália.
İtalya'dan ayaklarımı çizmek için mi geldin?
Vieste de Itália para pintar os meus pés?
Birkaç büyülü bozuk parayı çeşmeye koymak için ta İtalya'ya uçamam.
Não posso voltar para Itália para repor umas moedas mágicas numa fonte.
Tam da onu İtalya'ya götürüyordum.
Acabou de chegar de Itália.
İtalya'da bu orta boy bir arabadır.
Em Itália é um carro médio.
İtalya'ya gitmekle, bir sanatçı olacağım fikrine kapılmıştım.
Quanto a ser artista, acho que pensei que ir para Itália faria de mim um.
Biz ise bir bardak Barbaresco'yla ısınacağız Kuzeybatı İtalya'nın Piedmont bölgesinden gelen Nebbiolo üzümünden yapılan harika bir şarap.
Nós vamos aquecer com um copo de Barbaresco, um belo vinho de Piedmont, no Noroeste da Itália, feito de uvas Nebbiolo.
İtalya'daydım ve kafam iyi olmaya başlamıştı.
Sabes, estive em Itália. E... Entrei em parafuso.
İtalya'da tecavüze uğramış.
Foi violada em Itália.
- İtalya'ya taşındığını biliyorsun, değil mi?
Sabes que se mudou para a Itália, não sabes?
Seni İtalya'ya getiren nedir, Darrin?
Darrin, o que te trás a Itália?
İspanya İtalya'yı hakkıyla yendi.
Esta noite a Espanha ganhou à Itália, merecidamente.
İtalya'da bir hafta.
Uma semana em Itália.
Aslında kızımı da kaybettim sayılır. İtalya'da o kadar uzakta ki, onu bir daha göremeyeceğim.
Como também a ela, pois tão longe da Itália está que não mais a verei.
- Anlatmak istediği şey tatili çok sevdiğim. - Ben de.
Não, o facto é que eu amo a Itália.
- Bahsettiğin insanlar bunlar.
- Foste com ele a Itália? - Quando?
İtalya'da, Aro'nun zihnini okudum.
Em Itália, eu li a mente do Aro.
Sana İtalya'dan burs ayarladım.
Tenho uma bolsa de estudo para ti, em Itália.
İtalya'ya gitmem gerek.
Tenho que ir para Itália.
- İtalya'ya hoş geldin.
- Bem-vindo a Itália.
Bu ana kadar İtalya'da gördüğün en taze ve en güzel şey nedir?
Qual foi a melhor coisa, que já fez na Itália até agora?
Ve geçen yaz çocukları İtalya'ya götürdüm. Kızları İtalya'ya götürdüm niyeyse. Niye olduğunu hatırlamıyorum.
E o verão passado eu levei as miúdas a Itália, levei as minhas filhas a Itália por qualquer razão, não sei porquê.
İtalya'ya seyahate gideriz.
Vamos viajar para Itália.
Ben de çok isterdim ama İtalya'ya dönmem gerekiyor.
Não há nada que eu mais gostasse, mas tenho de voltar a Itália.
Bologna, ltaly
Bolonha, Itália
Hatta İtalya'ya yola çıkmalarından önce, Arabistan'da da kullanıIdılar.
Eles fizeram alguma coisa na Arábia, antes de chegarem à Itália.
İtalya bizi de şu son iki yüzyıIda bayağı telaşlandırdı.
A Itália tem nos preocupado demais nos últimos dois mil anos.
Fransızlar'a göre, resim İtalya'yla eş anlamlıdır.
Para os Franceses, a pintura é a Itália.
Bütün yolculuklarımızın varış noktası İtalya, İtalya'daki müzeler.
Todas as nossas viagens são à Itália, aos seus museus.
İtalya'ya bir rehber kitabı hazırlamaya geldiniz ama tarihimizi hiç merâk etmediniz mi?
Vem a Itália para fazer um guia e não se importa com história?
Neden İtalya'da kalıyor?
Porque havia ele de ficar em Itália?
Ne zaman isterse İtalya'dan geri dönebilir.
Ele pode voltar a Itália a qualquer altura.
Evlenip İtalya'ya döneceğini mi söylüyorsun?
Então. Diz-me que estás casanda e vais voltar para a Itália.
İtalya'dan buraya gelirken her şeyi geride bırakmıştım, anladın mı?
Quando deixei a Itália para vir para aqui,... eu deixei tudo. Entendes?