Jakes tradutor Português
129 parallel translation
İki Jake.
Dois Jakes.
İstediğini yapabilir miyiz?
Podemos terminar com isto? Sargento Jakes, prenda-o.
Komiser Jakes. Kelepçeleri çıkarın.
Sargento Jakes... tire as algemas.
Ben Dr. Smith. Bu da Dr. Jakes.
Sou a Dra. Smith, esta é a Dra. Jakes.
Eğer Jakes soyadımla kayda değer işler yapsaydım insanlar atalarımın sayesinde olduğunu düşünürlerdi.
Se meu sobrenome Jakes ficasse famoso... todos dariam crédito a meu avô.
Jakes!
Jakes!
Bir de Jakes var. O da Sınır Koruma'dan.
O Jakes é da alfândega.
- Hey, Jakes.
Então, Jakes.
- Dale Jakes.
- Não, não é... - Dale Jakes.
Tebrikler Jakes.
Parabéns, Jakes.
- Ona Deli Jakes derlerdi.
- Chamavam-no'Jakes Maluco'.
Jakes de Sınır Koruma'dan.
E o Jakes é da alfândega.
Jakes üstünde ismin yazan tava keklerinden birkaç tane aldım.
Jakes, tenho panquecas com o teu nome.
- Ha s... - Görüşürüz Jakes.
Até logo, Jakes.
Jakes bin tane zırh delici mermi yakaladı. Sence Bello bu işe girer mi?
O Jakes facturou, mil balas perfurantes.
Sonra da Bello'nun adamına satarız. - Eddie'ye.
Pedimos emprestadas as balas do Jakes e vendemos a um dos homens do Bello.
Jakes ile konuş.
Pensei melhor. Diz ao Jakes.
Jakes sana bir şey sorabilir miyim?
Jakes, posso perguntar uma coisa?
- Mesela deli Jakes burada.
- Aqui como o'Jakes Maluco'. - Está bem.
Jakes zulayı tazelemeye ihtiyacı olan var mı?
Jakes, mais alguém precisa de recargas?
Jakes kurşunlarını geri aldı.
O Jakes tem as suas balas de volta, e estás a dever-lhe.
Jakes 1000 tane zırh delen mermi yakaladı.
O Jakes facturou mil balas perfurantes.
- Jakes. Gel buraya güzelim.
- Jakes, vem cá'soldamanhã'.
Jakes onu bugün depoda gördüğünü söyledi. Nasıl yani?
O Jakes disse que o viu no armazém hoje.
Jakes 1000 tane zırh delen mermi ele geçirdi.
O Jakes acabou de apanhar mil balas perfurantes.
- Bitir şunun işini ve aşağıya inin.
- Tatua e desce. - Jakes?
- Jakes, seni seviyorum.
Jakes, amo-te, meu.
Yeni şeyler denemek üzereyim.
Estou a tentar coisas novas, Jakes.
- Öyle mi? Jakes de ortalarda yok, yani deterjanını çalabilirim.
Já que o Jakes não está, posso roubar detergente.
Jakes ve Johnny hala spor salonundalar mı?
O Jakes e o Johhny ainda estão no ginásio?
Ne kaçırdım? Jakes eliptikte.
Jakes no elíptico.
Jakes, hadi ama.
Jakes, vá lá, meu.
Ben de bunu Jakes'e söyleyip duruyordum.
Estava a dizer isso ao Jakes.
Seni niye seviyorum Jakes, biliyor musun?
Sabes porque gosto de ti, Jakes?
Cumartesi Jakes'in doğum günü.
É aniversário do Jakes no sábado.
- Günaydın.
- Bom-dia, Jakes.
Dale Jakes, senin doğum günün için herhangi bir şey yapmıyorum.
Dale Jakes, não estou a planear nada para o teu aniversário.
Jakes, gelsene buraya bir sen.
Jakes. Está bem, vem cá.
- Hey Jakes, bak...
Olá, Jakes, olha...
Ama onlar yapana kadar, ben Jakes'in doğum gününün tadını çıkaracağım.
Até dizerem, vou aproveitar o aniversário do Jake.
- Gitmem lazım. - Hayır, hayır, hayır, hayır. Jakes geldiğinde burada olman lazım.
Precisas ter alguém quando o Jakes chegar.
Bu sadece senin için değildi Jakes!
Isto não foi para ti, Jakes!
Hayır, ya Briggs ve Jakes park alanında piknik yapıyorlar...
Não, e é por isso o Briggs e o Jakes estão a fazer um piquenique no parque de estacionamento...
... ya da Jakes'in aracını aldılar.
Ou levaram o carro do Jakes.
Jakes bana karşı kaçığın tekiydi ama sen, sen canımı acıttın bebeğim.
Sabes, o Jakes para mim está morto. mas tu, magoaste-me. - Está bem.
Her zaman güzel bir hediyeyle git Jakes.
O Jakes traz sempre presentes.
Bir saniye!
Pseudónimo'Jakes Maluco'.
Takma adı Deli Jakes.
Vá lá!
Jakes'ten kurşunları alırız.
- Pareces.
Jakes hadi adamım.
Jakes, vá lá.
- Hadi ama Jakes!
- Vá lá, Jakes!