Javert tradutor Português
89 parallel translation
Müfettiş Javert karakterine dikkat edin. Bir somun ekmek çalan bir adamı takip etmek için 20 yılını harcıyor.
Preste atenção à personagem do Inspetor Javert, o polícia francês que passa vinte anos a perseguir um homem por ter roubado um pedaço de pão.
Peki Javert, bana olan takıntınızın ne kadar derin olduğunu görelim.
Bem, Javert, vamos ver quão grande é a sua obsessão por mim.
Eddington beni karakterlerden birine, Valjean adındaki bir adamı bıkmadan kovalayan bir polis olan
O Eddington compara-me a uma das personagens, o Inspetor Javert.
Müfettiş Javert'e benzetiyor.
Um polícia que persegue um homem chamado Valjean sem parar.
Ve sonunda Javert'in katılığı kendisini yok eder.
E no fim, a inflexibilidade do Javert, destrói-o.
Ne amaçlıyorsunuz Javert?
O que está a tramar, Javert?
Peki Javert.
Muito bem, Javert.
Adım Javert, yeni polis müfettişiyim.
Sou Javert, o novo inspector da polícia.
Evet. Merhaba, Müfettiş Javert.
Olá, inspector Javert.
Sayın Belediye Başkanı, ben Müfettiş Javert.
Monsieur le maire, eu sou o inspector Javert.
Adınız neydi? - Müfettiş Javert.
- Inspector Javert.
Affedersiniz, Müfettiş Javert sizinle görüşmek istiyor.
Com licença. O inspector Javert quer falar-lhe.
Müfettiş Javert. Yolu açın.
- Inspector Javert, deixe-me passar.
Pekâlâ, Müfettiş Javert, vali teklifinizden etkilendi.
O chefe da polícia ficou impressionado com a sua proposta.
Artık Paris'te tanınıyorsun, Javert.
Já é conhecido em Paris, Javert.
Sanayimizin başında yozlaşmış ve ahlaksız bir adamın olması kurumlarımızı gülünç duruma düşürüyor. - Javert. - Ve hükümetimizi.
Será o escárnio das nossas instituições ter um homem corrupto e depravado... à frente da nossa indústria e governo.
Javert. - Derhâl görüşmemiz gerekiyor.
- Preciso de falar-lhe imediatamente.
Benimle yürü, Javert.
Faça-me companhia, Javert.
- Bunun için beni suçla, Javert.
Pois então culpe-me, Javert.
- Müfettiş Javert'e acil bir mesaj var.
- Tenho uma mensagem urgente para o Javert.
- Javert, size yalvarıyorum.
- Javert, imploro-lhe...
Pekâlâ, Javert, onun Valjean olduğunu söylemiştin ama sana inanmadık.
Bom, Javert... disse que ele era o Valjean e não fizemos caso.
- Affedersin, Javert, neyi yapamaz?
- Perdão, Javert. Não faz o quê?
Javert, bu katı bir tarikat.
Esta é uma ordem severa.
Müfettiş Javert.
Inspector Javert. Da polícia.
Verdiğin bilgi altın kadar değerliydi ama Şehir Muhafızları'ndaki aptallar cephanelikle ilgili önerine kulak asmadı.
Javert, a vossa informação vale ouro. Mas os idiotas da Guarda Municipal ignoraram o seu aviso sobre o arsenal.
Javert, niye böyle giyindin?
Javert, por que está vestido assim?
- Başmüfettiş Javert.
- Inspector-chefe Javert.
Sen öldün, Javert.
Já está morto, Javert.
Haydi ama, Javert, birkaç gün içinde genel af çıkacağını biliyorsun.
Vá lá, Javert, sabe que haverá uma amnistia dentro de alguns dias.
Bay Javert, Merhametin için yalvariyorum.
"Monsieur Javert, suplico-lhe misericórdia."
Halk karar verecek Müfettiş Javert'in kaderine! İster şimdi ister sonra vurun beni Siz veletlerin gücü ancak buna yeter! Hainlere ölüm!
Era tudo que eu conhecia!
Gücüm yeterse tabii Casus Javert'i bana ver! Çaresine ben bakayım!
Que as suas vozes eram macias e as suas palavras convidativas.
Hala Javert'e verilecek bir hesabın var! Yanılıyorsun ve her zaman da yanıldın
Eu sonhei que o amor nunca morreria.
Bırakın diğerleri ayaklansın dünya özgür kalana dek yerimizi alsınlar!
Um minuto do teu tempo, Javert. Eu acredito nessa mulher. Mas, senhor prefeito...
Yine mi sen Javert? Vakit kaybetmeyeceğini biliyordum Demek sadık hizmetkar yine görevinin başında!
Dever o meu nome até morrer, não ser mais que um álibi?
Savaş bittiğine göre hani nerede bu yeni dünya?
Antes que diga outra palavra, Javert, antes que me acorrente como um escravo, Ouça-me! Preciso fazer algo.
Elveda demek için çok erken!
Corram! É Javert!
İtaat ederim
Deixa-o falar com Javert!
Öte yandan da bizim neden burada olduğumuzu merak ediyorum çünkü normalde böyle bir gösteri için anma konseri verildiğinde yazarları uzun süredir ölü demektir.
É um aviso para nós todos! São as sombras do passado! Deve ser Javert.
Evet, 24601 Benim adım Jean Valjean! Ben de Javert!
E tudo que eu vejo é ele e eu para todo o sempre!
- Tanrı aşkına, Javert, niçin?
- Pelo amor de Deus, porquê?
- Javert.
É um criminoso.
Neden, Javert?
Porquê, Javert?
- Seni serbest bırakıyorum, Javert.
- Estou a deixá-lo fugir, Javert.
Bu adamı tanıyorum dostlar Adı Müfettiş Javert!
Pode ser assim?
Adı Javert olan bir casus!
Devia saber que o gato tem garras!
Görmüyor musun Javert?
Quem sou eu?
Seni bekliyor olacağım 24601!
Então, Javert, é verdade.
Değişen bir şey yok, olamaz da
- Estou a avisar, Javert. - Ousas falar para mim de crime. - Eu sou o mais forte de longe!
Dönüp dolaşıp başladığımız yere geliyoruz!
- Estou a avisar, Javert. - Não sabes nada de Javert! - Não há nada que eu não ousaria!