Jericho tradutor Português
424 parallel translation
Jericho'da önceki bölümlerde...
Anteriormente em Jericho :
Jericho'nun stok envanteri.
É um inventário completo de Jericho.
Jericho istila edilmek üzere.
Jericho está prestes a ser invadida.
Bu sabah itibarıyla Jericho'daki ikinci büyük çiftliğin sahibi oldum.
A partir de hoje, sou proprietário da segunda maior herdade de Jericho.
Jericho benim evim.
Jericho é a minha terra.
New Bern, Jericho'yu ele geçiremezse bir başkası yapacaktır.
E se New Bern não anexar Jericho, alguém o fará.
Çünkü O, Joshua'ya Jericho Savaşını kazanması için yardım etti.
Por que el ajudou o Joshua com Jérico.
Evet, Jericho'nun Pizza Evi.
Pizzas Jehrico?
Şimdi Jericho turnikesindeki 111. Sürat Yolu'nda bulunan Jericho Pizza Evi'nden bahsedelim.
"Pizzas Jehrico", Estrada 111, no pedágio.
Geçen gün tabakta kalanlara saçını sokan bir adam gördüm. Jericho'nun Pizza Evi.
Vi um tipo a passar no cabelo a gordura que sobra.
Copiague, Jericho, Bayville, Valley Stream dostum.
Copiague, Jericho, BayviIIe, valley Stream.
... kimsenin "ibadet budur", "Jericho şudur" dediği yok.
mas ninguem fala "adoracao isto" e "sao pedro aquilo."
- Böyle kaliteli malı beklemeyi sorun edeceğinizi zannetmiyorum, bay Jericho.
Decerto que não se importa de esperar por mercadoria desta qualidade.
Jericho sınırdan 80 km. Uzakta küçük bir kasabaydı.
Jericho... era uma cidadezeca inútil a uns 80 km's da fronteira.
İtalyanlar, New York ve Chicago'da kazanıyorlardı... ama Jericho'da işleri iyi değildi.
Os Italianos estavam a ganhar em Nova Iorque e Chicago, mas não estavam lá muito bem em Jericho.
Ama her şeyin bir sınırı var... oysa bu Jericho'da her şey kontrolden çıkmış. Ve Şerif Galt da pek bir şey yapamıyor değil mi?
E o que temos aqui em Jericho está fora do controlo e aqui o xerife Galt não pode fazer muito acerca disso, pois não?
Jericho'ya artık dayanamıyordu... ama bilet alacak parası yoktu.
Ela tinha-se fartado de Jericho, mas não tinha dinheiro para comprar o bilhete de autocarro.
Jericho devletten kaçanlar için Meksika yolu üzerinde... çok uygun bir durak.
Jericho é um óptimo local para parar a caminho do México para quem foge dos Federais.
Çünkü Barbara'nınkiler Jericho duvarından daha büyük... Hepimizin tırmanı düştüğü yer değil mi?
Porque as da Barbara são maiores que as Muralhas de Jericó... que, tal como todos sabem, foram destruídas, certo?
Kötülük zamanı! Jericho'nun duvarları gibi, biz de düşeceğiz.
Os antros de perdição ruirão como as muralhas de Jericó!
Jericho?
Jericho...
Hani Jericho senin omzuna vurmuştu... ... sen de iki saniye yerde kalmıştın ya?
Lembras-te daquela vez em que o Jericho te acertou no ombro e quase desmaiaste?
RFD 431... Jericho Mills.
Sim, RFD 431, Jericho MiIIs... para casa.
Şu an Jericho Bölgesi'nde Burkittville | Kasabası'na 5 mil mesafedeki terk edilmiş bir süpürge | fabrikasının önünde duruyorum. Bir kaç saat önce burada polis geçen yıl hasılat rekorları kıran | "Blair Cadısı" filmini izledikten sonra, | ayinsel seri cinayetler gerçekleştiren üç film fanatiğini tutukladı.
Estounuma fábrica abandonada nopequeno lugardeJericho Mills, situada apenas a alguns Kms da cidade de Burkittsville, onde apenasháhoras atrás, forampresos três fãs de cinema, que cometeram alegadamente uma série dehomicídiosrituais, depois de terem visto o filme de grande êxito do Verãopassado,
Jericho Mills.
RFD, 431. Jericho Mills.
Şu an Jericho Bölgesi'nde Burkittville Kasabası'na 5 mil mesafedeki terk edilmiş bir süpürge fabrikasının önünde duruyorum. Bir kaç saat önce burada polis geçen yıl hasılat rekorları kıran "Blair Cadısı" filmini izledikten sonra, ayinsel seri cinayetler gerçekleştiren üç film fanatiğini tutukladı.
Estou numa fábrica de vassouras abandonada... na pequena cidade de Jericho Mills... a alguns quilómetros da cidade de Burkittsville... onde a polícia prendeu três obcecados fãs de cinema... que cometeram uma série de homicídios rituais... depois de terem assistido ao "Projecto Blair Witch".
Jerico Buz Fabrikası.
Fábrica de gelo Jericho.
" Ben Jericho, SOS'in hücre lideri.
" Fala Jericho, líder do SOS.
Tom Jericho.
Tom Jericho.
Bay Jericho.
Sr. Jericho.
- ve Jericho. Ünlü bay Jericho.
- Jericho... o famoso Sr. Jericho.
- Bay Jericho?
- Sr. Jericho.
Duymadım- - Oh, bay Jericho!
Não soube...
Ziyaretçiniz var.
Sr. Jericho, tem uma visita.
Tam değil, bay Jericho.
Não está certo...
Fakat tüm bu isimler arasında, bay Jericho, sen bir tanesin.. kayıp bir sarışın nedeniyle sinir bozukluğu yaşayan şüpheli.
Mas de todos estes nomes, Sr. Jericho você é o único que foi lixado com um esgotamento devido a uma loura desaparecida.
Bay Jericho, Bitip tükenmek bilmeyen... bir yokuşta sanki beni korumalarına... ihityacım varmış gibi erkeklerin himayesindeyim.
Sr. Jericho, parece que ando a saltar, num círculo interminável, de um homem paternalista para outro sempre a dizerem-me o que posso e não posso saber.
Bay Jericho, uyanın.
Sr. Jericho, acorde.
- Jericho.
- Jericho.
- Jericho.
- Jericho...
bay Jericho, durun! durun!
Sr. Jericho, pare!
Bravo, bay Jericho.
Bravo, Sr. Jericho.
- 17 bağlantınız var, bay Jericho. - bu yeterli değil.
Temos 17 contactos, Sr. Jericho.
Jericho, daha önce defedilen, uslanmaz aşık.
Jericho, o amante persistente... que já tinha cedido uma vez.
Oh, bu bay Jericho.
É o Sr. Jericho.
Burada sen, ben, yeni gelen Jericho ve birkaç acemi varız.
E somos, tu, eu, o novato, o Jericho, e alguns recrutas?
Çavuş Jericho için ne düşünüyorsun?
Que achas do Sargento Jericho?
Sen Jericho'yla cezaevine bak.
Tu e o Jericho apresentem-se, na cadeia.
Ben Jericho'nun pizzasını severim. - Evet. Tek söylemek istediğim, bu gece, Bay Champlain...
Quero-lhe dizer, Sr. Champlain que... tenho interesse por este lugar, ao menos alguns amigos...
Jericho!
Jericho!
Biz... Bay Jericho?
Mas nós não usamos seres humanos para isso pois não Sr. Jericho?