Kalktim tradutor Português
7 parallel translation
Kalktim ve konusmaya basladim. Taylor'in o uzun ve güçlü kollari... bu kutsal salona girdi ve beni boynumdan yakaladi.
Eu comecei a falar e o longo braço do Taylor entrou nesta câmara sagrada e estrangulou-me.
Gecikmenin ona parmagina mal olacagini biliyordum kalktim ve adamin üzerine yürümeye basladim.
Eu sabia que qualquer atraso lhe custaria a perda do dedo. Saí do meu lugar e dirigi-me a ele.
Gece saat 1 : 00 civari, uyku tutmadigi için kalktim. Koridor boyunca yürüdüm.
De madrugada, levantei-me, porque não conseguia dormir, e fui pelo corredor da casa.
kalktim, yorgun oldugumu söyledim. gülümsedim ve çiktim.
Eu me levantei, disse-lhe que estava cansada... sorri e fui embora.
- Parkta ayaga kalktim. - Kacirmadim.
Não viu o sinal?
Bayan Jenkins'in dersi, kickball sahasinin güney kösesinde seni öpmeye kalktim ve sen yanagima parmak taktin. Tadin tarçin gibi.
Na aula de Ms. Jenkins, no canto sul do campo de kickball, foi aí que tentei beijar-te e tu e tu "abriste a garrafa"...
Ve bir gun, yine, 6 : 30'da kalktim... her zamanki gibi, kendi kahvemi yaptim.
Um dia, eu acordei às 6h30 e, tal como de costume, fiz um café para mim.