Kartlar tradutor Português
4,143 parallel translation
İşte kartlar :
E lá estão eles.
Nick az önce Dr. Jimmy'nin kredi kartlarına bakmış.
O Nick apenas verificou os cartões de crédito do Dr. Jimmy.
Kartları kesmek için kullanıyor.
Usa estas ferramentas para fatiar cartas.
Kartlarımı göstermemi mi istiyorsun?
Quer que eu lhe mostre a minha mão?
Hotel'in anahtar kartları müşteri odaya girdiği zaman kayda geçiriyor bütün bildiğimiz onun bir anahtarı olduğu ve o dün gece 19 : 00'da... hayır, 20 : 06'da içeri girmiş...
Então, os cartões de acesso do hotel apenas registam quando o hóspede entra no quarto, então, tudo aquilo que sabemos é que ele tinha um cartão, e entrou ontem à noite às 19h... Não, às 20h.
Evet, evet.Biz o sabah kullanılan tüm kredi kartlarını kontrol ettik.
Percebi. Vamos verificar todos os cartões usados naquela manhã.
Delirdim mi yoksa bu kartlar hafiften sidik gibi mi kokuyor?
Estou maluca ou estás cartas cheiram ligeiramente a urina?
- Niye kartlarıma bakmaya çalışıyorsun? - Kes ama.
Estás a tentar ver as minhas cartas?
Ben sadece onlara sözleri, kartları, e-postaları için teşekkür etmek istiyorum.
Apenas quero agradecer a todos pelas suas palavras gentis, as suas cartas, e e-mails.
Cüzdanı, parası, kredi kartları cesedinin yanındaydı.
A carteira, o dinheiro e os cartões estavam próximos do corpo.
- Kartlarını çıkar.
- Deita as tuas cartas.
Kartların dağılımından henüz seni öldürebilecek şeylere sahip olmadıkları anlaşılıyor.
Segundo as cartas, parece que ainda não tem tudo para te matar.
Kartlar yalan söylemez.
- As cartas não mentem.
Bu Sevgililer Günü kartlarını okumalısın.
Tens de ler alguns destes postais.
Mesele kaç kart aldığın değil, kartların kimden geldiği.
Não tem a ver com a quantidade de postais mas sim com quem os oferece.
Becca kartları dağıtmaya başladı.
A Becca entregou os cartucho.
Prag'daki falcısı... iskambil kartları ile kehanette bulunuyormuş.
Devo regressar a casa e avisar o resto da família. Remy, se vires o Julião...
O anda kullanılan tüm metro kartlarına baktım.
Cruzei os dados com os cartões passados naquela hora.
- Kartlarına bakma.
Não olhes para o papel.
Callie'nin yerini tespit etmeye çalıştılar. Cep telefonununa kredi kartlarına ve e-posta kayıtlarına baktılar. Ama hiçbir şey çıkmadı.
Tentaram localizar a Callie através do telemóvel, cartão de crédito, e-mail, mas não encontraram nada.
Kelime oyununu mazur gör ama "Hapishaneden bedavaya çık." kartları verildi mi?
Desculpe o trocadilho. Houve algum cartão "está livre da cadeia"?
Doğum günü kartları gönderiyor sana.
Manda-te postais de aniversário.
- Kartlarımı aldın. Neden bahsettiğini bilmiyorum.
Não sei do que está a falar.
Kartlarımı çaldı.
Roubou as minhas cartas.
Kimlik kartlarındaki çipler sağ olsun binadaki her çalışanın yerini görebiliyorum.
- Sim. Graças ao chip, sei onde estão todos os empregados.
Ben de kartları sayabilirim.
Sei contar cartas!
Hayatım, yer kartlarını da koyar mısın?
Querido, pões os cartões dos lugares?
Noel kartları için farklı hayvanlara boynuz takıp çekerdi. - Çok yaratıcıydı.
Os animais em que punha cornos para os postais de Natal...
Bunu da özür kartları çekmecene sıkıştırayım.
Vou colocar isto na tua gaveta de cartões de desculpa.
Adam kartlarını doğru oynuyor.. .. savcılık ilk suçu olduğundan üstüne gitmez.. .. 3-3.5 yıla serbest kalır.
Se souber jogar, o Ministério Público não pedirá mais do que homicídio involuntário e sairá dentro de três anos e meio.
Eğer kredi kartlarını araştırırsanız, .. eminim bir kaç hafta önce büyük miktarlarda.. .. kedi kumu aldığını göreceksiniz.
Pensamos que, se analisar os cartões de crédito, descobrirá que comprou uma quantidade pouco usual de areia, há umas semanas.
- Kredi kartlarını kontrol ettik.
- Verificamos os seus cartões de crédito.
O yüzden tüm kartlarımı masaya yatıracağım.
Por isso vou colocar as cartas na mesa.
Bütün fotoğraflarımızı, doğum günü kartlarımızı yakmıştır herhalde.
Provavelmente queimou todas as nossas fotografias,
Hayır, sadece bana dağıtılan kartları oynuyorum.
Não, só estou a contar pelo que passei.
Satmak istediği 1930lardan kalma beyzbol kartları olduğunu söyledi.
Ele disse que queria vender cartões de basebol dos anos 30.
- Hayır. Beni birkaç hafta önce Facebook'da ekledi, Değiş-tokuş kartları hakkında bir şeyler eklediğimi görmüş,..
Ele adicionou-me no Facebook e viu-me a postar sobre cartões, queria que eu visse uns antigos dele.
Ada, kartlar.,... bilgisayar.
Balcão, cartões, computador.
Ben eve gideceğim ve hafıza kartlarımı çalışma rehberlerimi ve birkaç da çikolatayı kapıp getireceğim.
Vou a casa buscar os cartões de memória, fichas de estudo e barras de cereais. Vai correr tudo bem.
Tamam sanırım 6 ay önce bahsetmiştim ama spordan alıntılarla beni motive etmek yerine Magic kartları, Skyrim, Aziz Ansari'yi dene.
Queres motivar-me? Magic, Skyrim, Aziz Ansari. O quê?
Kartları alacaksınız ve bunlar sayesinde nöbetçileri geçeceksiniz.
Vão ter cartões de identificação, para passar pelos guardas.
Aynı gün bu şirket tarafından verilen diğer tüm kartları da kontrol ettim.
Verifiquei todos os outros cartões emitidos naquele dia.
Kartlar sizde demek!
- Está em vantagem.
Yaptığın her hamleyle kartlarından birini gösteriyorsun.
Cada movimento que você faz é outra carta virada na mesa.
Eğer kartlarını doğru oynarsan öyle değilsin.
Não se souberes jogar as cartas certas.
Kartlarımızı masaya koyalım, Jack.
Vamos por as nossas cartas na mesa, Jack.
Efendim, bağışçılar hakkında kartlar hazırladım.
Sra. Vice, tenho notas sobre os financiadores.
- Kartlarıma bakma!
- Não olhes para as minhas cartas!
Kredi kartları yalan söylüyor.
Os cartões de crédito mentem.
- Kartlarımı geri ver.
Devolva-me as minhas cartas!
Kartları.
Cartas.