Kawasaki tradutor Português
56 parallel translation
BMW, Kawasaki, Peugeot.
BMW, Kawasaki, Peugeot.
Yokohama, Kawasaki ve Yokosuka da saldırıya uğradı.
Yokohama, Kawasaki e Yokosuka também foram atacadas.
Toyota Kawasaki Meksika-ABD sınırından bildiriyor, narkotik şube ekipleri tamamen yüksek kalite marijuanadan yapıldığını söyledikleri bir araç için sürpriz bir hoşgeldine hazırlanıyorlar.
Estou aqui na fronteira México-Estados Unidos, onde está em curso uma grande operação dos Narcóticos, para apanhar de surpresa um veículo que dizem ser construído inteiramente de marijuana de alto nível.
Evet, diskotekler ve Macy'nin bir şubesi ve kavasakileriyle turlayan 2 yada 3 çocuk öylemi?
Claro! Com uma discoteca, grandes lojas e dois ou três gajos a exibirem-se na sua Kawasaki, não?
Suzuki, Kawasaki.
Suzuki, Kawasaki.
Daha yeni bir Kawasaki 750 aldı.
E tinha acabado de comprar uma Kawasaki 750.
Stallone yeni kawasaki 750'siyle çevredeki en mutlu kişiydi.
Só o Stallone é que se sentia feliz, com a sua Kawasaki 750.
- Eğer Kawasaki teşhisi koyulmadıysa.
- A menos que tenha Kawasaki.
Kawasaki...
Kawasaki...
Kawasaki, koroner anevrizmaya sebep olabilecek belirsiz semptomlar topluluğudur.
Kawasaki é um conjunto de sintomas silenciosos que pode levar a um aneurisma coronário.
Sonra Kawasaki'de part-time hurdacı olarak çalışmış.
Depois trabalhou em part-time numa sucata em Kawasaki.
Kawasaki İstasyonunda olduğuna dair önceki raporlar asılsızmış.
Relatos sobre ele estar na Estação Kawasaki revelaram-se falsos.
Kawasaki'ler!
Kawasakis.
- Adım Kawasaki.
O meu nome é Kawasaki.
Hey, Bayan Kawasaki. Ben, Bob Harris.
Sra. Kawasaki, sou Bob Harris.
Seni Kawasaky diye çağırdı.
Ela pensou que eras a Sophie Kawasaki.
Kanagawa Karagahı, Kawasaki Şehri, Nakahara Ku...
Prefeitura de Kanagawa, cidade de Kawasaki, Nakahara Ku...
Kawasaki sendromu. Çok ciddi bir konu.
É Síndroma Kawasaki e é uma questão muito real.
Sonra bu adam Kawasaki ile çıkageldi.
Aparece um tipo numa Kawasaki.
Ama üzerinizden Kawasaki gibi geçeriz.
Mas vamos dar-vos uma corrida Tipo Kawasaki!
Kawasaki. Anlıyor musun?
Kawasaki! " Entendes-me?
Ya da Kawasaki hastalığı.
Ou doença de Kawasaki.
Kawasaki olamaz.
Não pode ser Kawasaki.
Kawasaki yaşlıları etkilemez.
Não afecta os idosos.
Kawasaki olabilir de olmayabilir de.
Que pode ou não ter Kawasaki.
Kawasaki'nin yaşlıları etkilemediğini değil de neden etkilemediğini bilen var mı?
Alguém porque é que a doença de Kawasaki não afecta os mais idosos? Outra sem ser porque não pode?
Kawasaki teşhisi için başka bir hastanın sonuçlarını kullanamayız.
Não podes usar análises de outros pacientes para diagnosticar a doença de Kawasaki.
Kawasaki'nin yuvasına yani Ian'ın kalp arterlerinde bakarız.
Vamos procurar a Kawasaki onde vive. Nas artérias coronárias do Ian.
Kawasaki değil.
Não é Kawasaki.
Kahretsin ya.
Produtores Inoue Shinichiro Egawa Shinya Kawashima Haruo Kawasaki Shiroharu Morimoto Yoshihisa Sakaki Shunto
- Ve kemik iliğini. Kawasaki hastalığı böbrek yetmezliğini açıklar.
Pode ser doença de Kawasaki.
Kawasaki hastalığı, lenf kanseri ve sarkoidoz. Hepsi tedavi edilebilir.
Doença de Kawasaki, linfoma e sarcoidose são tratáveis.
Kawasaki de değil.
Não é doença de Kawasaki.
Lupus ve Kawasaki 6 yaşında çok yaygın görülür.
Lúpus e doença de Kawasaki são as mais comuns em crianças de 6 anos.
- Kawasaki sendromu.
- É síndrome de Kawasaki.
Müvekkilim, iki adet Kawasaki Jet Ski karşılığında yüzük üzerindeki tüm ilgisinden vazgeçmeye hazırdır.
O meu cliente está disposto a abdicar de todos os direitos sobre o anel em troca de dois jet skis Kawasaki.
Bir Kawasaki Jet Ski. Oldu da bitti.
Um jet ski Kawasaki e fica o assunto arrumado.
Aynı ateş edeninki gibi.
Kawasaki 750 preta, como a do atirador.
Gümüş Kawasaki'lerin kayıtlarını inceliyoruz.
A verificar registos da Kawasaki prata.
Kawasaki Hastalığı.
É a doença de Kawasaki.
Müthiş bir kitap. Ben de bundan bahsedecektim. - Robert-Kiya...
É fantástico, até fui à convenção para conhecer o Robert Kawasaki.
Tanrı'ları memnum etmeye son verdiğinde tekrar konuşuruz.
Assim que ela acabar de agradar os deuses, vamos falar. E Kawasaki?
Peki ya Kawasaki? Düzensiz kalp atımını, solunum sıkıntısı ve nöbetleri açıklar.
Explica a arritmia, o problema respiratório e as convulsões.
Kawasaki diye bir hastalıkla ilgili bir makale okumuştum.
Li um artigo sobre Síndrome de Kawasaki.
Casey, eğer haklıysak bu Kawasaki hastalığı olabilir.
Casey, se estivermos certos, isto pode ser a Doença de Kawasaki.
Parker'da Kawasaki hastalığı var.
O Parker tem Doença de Kawasaki.
Ondan sonra da Kawasaki yapacağım sana.
Depois disso, faço-te a Kawasaki.
Sana Kawasaki yapacağım.
Dar-te a Kawasaki.
Yüksek performanslı Kawasaki Z-100 bir motosikletin varmış.
E falar sobre aquilo que você tem... uma Kawasaki Z-1000, uma mota desportiva de alta cilindrada, certo?
Ben um, bir vardı...
Tive uma Kawasaki?
Bir Kawa-saki vardı? Kawasaki Dokuz.
Kawasaki 9.