Keenan tradutor Português
263 parallel translation
Bayan Keenan'in yaninda olacagim.
Estou com a Sra. Keenan.
Barker, Wolf yada Keenan'ı bulamam.
Não consigo encontrar o Barker ou o Wolf nem o Keenan.
Wolf, Keenan ve Barker kayıp.
Wolf, Keenan e Barker em falta.
Wolf, Barker ve Keenan,... aslında benim arkadaşlarım değildi.
Wolf e Barker e Keenan,... não eram exactamente meus amigos.
Gwen Welles ve Keenan Wynn, Nashville'de.
Gwen Welles e Keenan Wynn em Nashville.
- O ve Victoria Keenan.
- Ele e a Victoria Keenan.
Victoria Keenan masum.
A Victoria Keenan está inocente.
O zaman Robert Adler, Victoria Keenan'la yattığını size söylememek en iyisi diye düşünmüş olamaz mı?
Não poderia ser que Robert Adler pensasse que era melhor não lhe contar que dormia com a Victoria Keenan?
Hikayeniz çok sarsıcıymış Bayan Keenan.
A sua história parece tão traumática, Ms. Keenan.
Kaydı tekrar oynatayım mı Bayan Keenan?
- Quer ouvir outra vez, Ms. Keenan?
Victoria Keenan'ın karşı dairesinde oturuyorum.
Vivo no apartamento em frente ao de Victoria Keenan.
Yani doktor, Victoria Keenan'da tespit ettiğiniz belirtilere işlediği cinayetin de neden olmuş olması mümkün değil mi?
- Então, é possível, doutor, que os sintomas que viu na Victoria Keenan possam ter sido despoletados por cometer um homicídio?
Niçin Victoria Keenan, Robert Adler'ı öldürsün?
Porque haveria a Victoria Keenan de matar Robert Adler?
İddia makamı, Victoria Keenan'ın size söylediklerini yalanlayan tek bir tanık bile çıkardı mı?
A acusação trouxe alguma testemunha que tenha contradito o que a Victoria Keenan disse?
- Victoria Keenan davasında 1. derece cinayet suçlamasında, davalıyı suçsuz bulduk.
No caso do Estado vs. Victoria Keenan, na acusação de homicídio qualificado, consideramos a ré... inocente.
Evet, izin ver Keanen'ın meşhur hikayesini özetliyim.
Então, deixa-me dar uma punhalada na história do Keenan.
İnsanlar bu gibi şeyleri atlatır Keanen.
As pessoas ultrapassam estas coisas, Keenan.
- Keanen dinle beni.
Keenan, escuta, eu..
Kim? Keanen mı?
O Keenan?
- Evet Keanen.
Sim, Keenan.
Bu Keanen.
- Este é o Keenan.
- Nasılsın Keanen?
- Como estás, Keenan?
- Memnun oldum Keanen.
- Prazer em conhecer-te, Keenan.
Keanen ve ben kola içeceğiz.
O Keenan e eu vamos beber umas Colas, ou assim.
- Keanen sana tanıştığımıza ne kadar sevindiğimi söylemiş miydim?
Keenan, eu disse-te como era bom conhecer-te?
Bu arada bu Keanen.
Este é o Keenan, já agora. Olá.
Sonra da Faith Keenan. Yürütme alışkanlığı vardı.
Então teve a Faith Keenan, uma cleptomaníaca do terceiro ano.
Motorculardan Hoyt, ve irlandalilardan birisi, Keenan.
O motociclista, Hoyt, e um dos irlandeses, Keenan.
Tecavüz için Keenan'i benim tuttugumu düsünüyor.
Acredita que contratei ao Keenan para violá-la.
Keenan bana, O'Reily yüzünden tecavüz etti.
Keenan me violou devido a Ou'Reily.
Eger Keenan sana tecavüz etmeseydi, bir baskasina tecavüz edecekti.
Se Keenan não te houvesse violado a ti, teria violado a outra pessoa.
- Merhaba Keenan.
- Olá, Keenan.
Keenan'i acil servise getirdiklerinde,
Quando trouxeram para o Keenan a emergências, pensei :
Patrick Keenan, Mahkûmiyet Tarihi 25 Mart 2000, birinci dereceden saldırı, tecavüz.
Patrick Keenan, condenado em 25 de março de 2000, por ataque em primeiro grau e violação.
Patrick Keenan ile tanıştın mı?
Conhece o Patrick Keenan?
Seninle tanıştığıma sevindim Keenan.
Que bom te conhecer, Keenan.
Cuma günü Keenan'dan dondük. Sonra kilise grubundaki kizlari "Opera'daki Hayalet" i izlemeye gotürdük.
Nós regressámos de Keenan na sexta... e depois levei as raparigas do meu grupo da igreja para ver "O Fantasma da Ópera".
Keenan nasildi?
Como foi lá em Keenan?
Kovuldun, Keenan.
Estás despedido, Keenan!
Gareth Keenan olay yerinde!
O Gareth Keenan está na área!
Gareth Keenan, Bölge Müdür Yardımcısı.
- Apresenta-te. Gareth Keenan, gerente regional assistente.
Pekala. Gareth Keenan'ın sunduğu Wernham Hogg Sağlık Ve Güvenlik eğitimine hoş geldin
Olá, bem-vindos ao Seminário sobre Saúde e Segurança com Gareth Keenan.
- Gareth Keenan.
- Gareth Keenan.
Gareth Keenan.
Gareth Keenan.
"Gareth Keenan Araştırıyor."
"Gareth Keenan em Processo de Investigação!"
Gareth Keenan.
Gareth Keenan...
- Gerçekten mi?
- A sério, Sr. Keenan?
Keenan'da durum nasıl?
Como está o caso Keenan?
- Keanen?
Keenan?
Biliyor musun Keanen?
- Sabes que mais, Keenan?
Keanen.
Keenan, por favor!