English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ K ] / Kemp

Kemp tradutor Português

403 parallel translation
Merhaba, Kemp.
Olá, Kemp.
- Burada bir şeyler var, Kemp.
- Está aqui isto, Kemp.
- Adını hiç duymadım. Duyamazsın da, Kemp.
- Nunca ouvi falar disso.
Bu konudan hiç kimseye bahsetmeyeceğin konusunda sana güveniyorum Kemp.
Peço-lhe, por sua honra, Kemp, não fale disto a ninguém.
- Gerek yok, Kemp.
- Deixe estar, Kemp.
- İyi geceler, Kemp.
- Boa noite, Kemp.
Korkma, Kemp. Benim ;
Não tenhas medo, Kemp.
Beni can kulağıyla dinlemeni istiyorum, Kemp.
Ouve com atenção, Kemp.
Sen her zaman korkağın tekiydin, Kemp.
Sempre foste um cobardolas.
Oturma odasında dedim, Kemp.
Eu disse na sala, Kemp.
Şimdi, Kemp.
Agora o Kemp.
Burada daha fazla kalamam, Kemp.
Não podia ficar aqui, Kemp.
Ama bununla kalmadı, Kemp. Artık anlıyorum.
Mas não é tão simples como parece.
Yakında dünyayı dize getireceğiz, Kemp.
Vamos pôr o mundo como deve ser.
Bir ortağım olmalı, Kemp,... görünür bir ortak, ufak tefek işlerde yardım etsin diye.
Tenho de ter um parceiro, Kemp, um parceiro visível, para me ajudar nas coisas pequenas.
Ortağım da sensin, Kemp.
Tu és o meu parceiro, Kemp.
Git ve arabanı hazırla, Kemp.
Vai buscar o carro, Kemp.
O kitapları almam lazım, Kemp.
Preciso daqueles livros.
İşte geldik, Kemp.
Pronto, Kemp, é aqui.
Yakala, Kemp.
Toma, Kemp.
Yarın sabah ciddi olarak başlıyoruz, Kemp.
Amanhã começamos a sério, Kemp.
Anlaman gereken bazı şeyler var, Kemp.
Há uma ou duas coisas que tens de perceber, Kemp.
Dinle beni, Kemp.
Oiça-me, Kemp.
Sana güveniyorum, Kemp.
Confio em si, Kemp.
- Kemp'ti.
- Era o Kemp.
Şu an Dr. Kemp'in evindeymiş.
Está em casa do Doutor Kemp.
Ben Dr. Kemp.
Doutor Kemp.
Bunu bana ve Kemp'e bırak.
Isto é connosco.
Jack ve ben, çok daha hızlı oluruz.
Posso fazer muito mais com o Jack do que o pai ou o Kemp.
Aç kapıyı, Kemp.
Abre a porta, Kemp.
- Burada ne yapıyorsun, Kemp?
- O que fazes aqui, Kemp?
Korkacak bir şey yok, Kemp.
Não há nada a temer, Kemp.
Onu ancak Kemp ve ben tedavi edebiliriz.
Nós é que temos de o curar - eu e o Kemp.
Görünürlüğü bulana kadar da, Kemp'in laboratuvarında çalışacağım.
Trabalharei até encontrar a forma de voltar.
Kemp uyuyamadı.
O Kemp não conseguia dormir.
Kemp'e güvenmiştim.
Confiei no Kemp.
Pencereyi açtığın için teşekkürler, Kemp.
Obrigado, Kemp, por teres aberto a janela.
Sen gerçek bir dostsun, Kemp.
És um amigo a sério, Kemp.
Tehlikede olan sadece siz değilsiniz, Dr. Kemp.
O senhor não é o único em perigo.
Dr. Kemp beni aradı.
O Dr. Kemp ligou-me.
Anladığıma göre, Dr. Kemp'in haricinde, bir yardımcınız daha var ; o da Dr. Griffin.
Sei que tem outro assistente, para além do Dr. Kemp, o Dr. Griffin.
Kemp'in evinin etrafındaki devriyeleri iki katına çıkarttık.
Duplicámos os efectivos na busca à casa de Kemp.
Saat 10'da, Dr. Kemp'i öldüreceğini söylemiş.
Ameaçou matar o Dr. Kemp às dez da noite.
Dr. Kemp, saat dokuz buçukta, yanında bir polisle,... evden ayrılacak, ve polis merkezine doğru gidecek.
Às nove e meia, o Dr. Kemp com um grupo de polícias, sairá de casa e irá a pé até à esquadra.
Dr. Kemp'in koruma altına girmek istemesi, oldukça doğal bir şey.
É natural que o Dr. Kemp procure protecção.
Bence bu iş görür, Kemp.
Aqui está bom, Kemp.
Hoşça kal, Kemp.
Adeus, Kemp.
Howard Kemp.
Howard Kemp.
Onun buralarda olduğunu mu düşünüyorsun?
Acha que ele está nestas colinas, Sr. Kemp?
Bu bay Kemp, ben de Tate, Jese Tate.
Este é o Sr. Kemp. O meu nome é Tate, Jesse Tate.
Ona resmi göstersene Kepp.
Mostre-lhe o retrato, Sr. Kemp.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]