Killian tradutor Português
439 parallel translation
- Killian.
Killian.
Teğmen Killian, bu akşam ki konuğunuzla tanışın Amiral Victor Henry.
Tenente Killian, procure o passageiro desta noite, o Almirante Victor Henry.
- Afedersiniz, Bay Killian!
Desculpe, Sr. Killian.
Selam, ben Killian.
Olá, daqui fala o Killian.
- Karşınızda KOŞAN ADAM'ın yaratıcısı ve herkesin en sevdiği şovmen Damon Killian! Bitirmem gereken bazı evrak işleri olduğunu hatırladım. Seninle yarın görüşürüz, tamam mı?
Acabei de lembrar-me que tenho uma papelada para tratar, falo contigo amanhã, certo?
Killian.
Killian...
Hey, Killian!
Ei, Killian!
Unut bunu, Killian!
Esquece, Killian.
Lanet olasıca Killian!
Maldito sejas, Killian! O que foi?
Killian'a geri döneceğimi söyledim.
Eu disse ao Killian que voltaria.
KILLIAN SİZE YALAN SÖYLÜYOR!
KILLIAN ESTÁ A MENTIR-VOS
Ben senin kadar bu işte bulunmadım........ ama çabuk öğrenirim Bu yüzden de izleyicilere istedikleri şeyi vereceğim.
Não estou no negócio do espectáculo há tanto como tu, Killian... mas aprendo rápido e acho que vou dar à audiência... aquilo que eu penso que eles querem.
Ya Killian?
Então e o Padre Killian?
- Killian?
- Killian?
Bay Killian bize yardımcı olabilir.
Mr. Killian arranja-o.
Feribotun barmeni İngiliz vatandaşı Stephan Killian.
Stephan Kilian, inglês. Assistente no ferry.
Adı Jerry Killian.
Chama-se Jerry Killian.
Bay Killian!
Sr. Killian!
Jerry Killian, bu herhalde.
Aposto que este senhor é o Jerry Killian!
atırlıyor musun, Bay Killian, burada mıydı?
Lembra-se se o Sr. Killian estava cá?
Sadece iyi yapması gerekir, Mr. Killian.
Ele vai servir, Mr. Killian.
Yardımınız için çok teşekkür ederim Mr. Killian.
Muito obrigado por sua ajuda Mr. Killian.
Ve diğer gün, salak ebe, Killian, bana dulun ona büyük bir sır verdiğini söyledi.
E justo outro dia, aquele idiota, Killian, contou-me que a viúva havia lhe contado um grande segredo.
Şef Killian?
Director Killian?
Ben Killian.
Daqui fala Killian.
Arkadaşınız Ajan Killian başka bir bölgeye atandı.
O vosso amigo, o agente Killian, foi readmitido.
Killian tamam.
Killian desliga.
Skywalker, Amiral Killian'dan haber aldın mı?
Skywalker, já tiveste notícias do Almirante Killian?
Şu an ise, Yıldız Gemisinin yere çarpmasıyla birlikte Amiral Killian ile teması kaybeden Jedi'lar bir Cumhuriyet Kurtarma gemisinin yardımıyla kurtulanları arıyorlar.
Agora, tendo perdido o contacto com o Almirante Killian quando a sua nave se despenhou, os Jedi procuram por sobreviventes com a ajuda da nave de salvamento da República.
Killian'ı arayışımız son bulur bulmaz sizinle temasa geçeceğiz.
Iremos contactá-lo assim que a busca pelo Almirante Killian esteja completa.
Amiral Killian ve mürettebatının hala tek parça olmasını ümit edelim.
Esperemos que o Almirante Killian e a tripulação de comando continuem inteiros.
Amiral Killian ve en azından üç rota subayı.
O Almirante Killian e... pelo menos três oficiais de navegação.
Köprüye gidip, Amiral Killian'ı bulmamız gerekiyor.
Precisamos de chegar à ponte para encontrar o Almirante Killian.
Fakat Amiral Killian'ı ve Kumandan Ponds'u görmüyorum.
Mas não encontro o Almirante Killian nem o Comandante Ponds.
Korkarım, Amiral Killian'ı ve Kumandan Ponds'u kaybettik.
Receio que o Almirante Killian e o Comandante Ponds estejam perdidos.
O Patron, gerçek olay bu.
Ele é Hugh Killian. É o chefe, coisa séria.
Sorun değil, Bay Killian.
Não há problemas, Sr. Killian.
Janet, Hugh Killian'ı bağla!
Janet, ligue para o Hugh Killian.
Hugh Killian, İrlanda mafyasında sert bir patron. Wahl'ın davasına yardım etmiş gibi duruyor.
Se o Killian é um chefe da máfia, isso certamente faz parecer que ajudou a manipular o julgamento.
Hugh Killian mı?
Hugh Killian?
Hugh Killian?
- Hugh Killian?
Killian ve Gibbons, kutsal olmayan kâse.
Killian e Gibbons, o Profano Graal.
Gibbons bugün Killian'la buluştu.
O Gibbons encontrou o Killian hoje.
Killian, jüri üyesini öldürüp soygun süsü verdi.
O Killian matou o jurado e fez parecer um roubo, certo?
Killian'ı cinayetten alabiliriz.
Temos o Killian por homicídio, isso é de certeza.
En azından Killian, öldüreceği konusunda... -... bizi uyarmalıydı.
O mínimo que o Killian podia fazer é avisar que matava o homem.
Killian'a malla gidip her şeyi kayda almalıyız.
Chegar ao Killian com a mercadoria, - gravar tudo com uma escuta.
Baş komiser. Hugh Killian hakkında konuşmalıyız.
Superintendente, temos de conversar sobre o Hugh Killian.
- Killian hedef mi?
- E Killian é o suspeito?
Fakat bunu Killian'a bağlayabilir misiniz?
- Mas pode ligar isso ao Killian?
Hugh Killian nasıl?
Como vai o Hugh Killian?