Kostümler tradutor Português
229 parallel translation
Burada büyüleyici kostümler giyiyorsunuz.
Têm costumes encantadores.
Yeni dekorlar, yeni kostümler, yeni gösteri ve Rusty Parker!
Novos cenários, fatos, espectáculo e a Rusty Parker!
Kostümler için çizimler Boris. Bir dakika.
Aqui tem os desenhos das roupas, Boris.
Kostümler ve dekor, Ratov'un bu zamana kadar yaptıkları içinde en güzelleri.
As roupas e os cenários são das coisas mais belas que o Ratov jamais fez.
Bahse varım kostümler 50.000 dolar tutmuştur.
Aposto que o guarda-roupa custou 50000 dólares.
Set, kostümler ve ayarlayabileceğin bütün oyuncular.
Cenarios, fatos, e todo o pessoal que conseguires.
Kostümler değişti.
O vestuário mudou.
Sizinle dost olacağımızı o anda biliyordum. Kostümler hakkında düşünüyordum.
Estou a pensar nos figurinos.
Kostümler? Evet.
- Figurinos?
- Kostümler gelmedi mi daha?
- Os fatos já chegaram?
Tek ihtiyacınız yeni kostümler, yeni aranjmanlar ve yeni malzeme.
- Não é ela maravilhosa? Só precisam de novas roupas, novos arranjos e algum material especial.
Madam, biz bu mağazada, hep eşi olmayan kostümler tasarlarız.
Senhora, na minha loja especializamo-nos em disfarces únicos.
HENNING KRISTLANSENdff sanat yönetmeni - kostümler :
HENNING KRISTLANSEN figurinos : ERIK AAES ADA SKOLMEN som :
Tüm kostümler, törenler-dini her şey.
Todas as religiões o fazem.
Müzik bestelendi, kostümler hazırlandı, provalar yapıldı.
Arranjos musicais, ensaios, prova de roupa.
Terzi tatile çıkıyor. Döndükten üç gün sonra kostümler hazır olur.
O alfaiate está de férias, ele precisa de três dias para fazer ajustes.
Malzemeler ve kostümler.
Pertences e disfarces.
Bu kostümler çok güzel.
Estes fatos são lindos!
Set, kostümler. Charles?
O cenário, o guarda-roupa.
Kostümler Paris'ten. Her şeyin en iyisi.
O guarda-roupa de Paris, tudo do melhor.
Kostümler burada.
Aqui tens os fatos.
Kostümler için çok kısayım. Erkekler için çok uzunum.
Sou muito pequena pras roupas, muito alta pros homens...
Müzik, dans. Işıklar. Kostümler.
A música, a dança... as luzes... as roupas...
Tasarım 8 bin, kostümler 8 bin, elektrik 4 bin.
Projecto, 8.000, guarda-roupa, 8.000, electricidade, 4.000.
- Kostümler geldi mi?
- Os fatos já chegaram?
Kostümler eskidi, giymemeye başladım.
Os vestidos ficaram antiquados e deixei de os usar.
Junkaroo Festivali başlamak üzere. Maskeler, kostümler, maskeli balolar...
Vai começar o festival anual de máscaras, disfarces.
Ne kadar hoş kostümler.
Muito bonito.
A koridoruna bak. Bütün kasabadaki en iyi kostümler bizde.
Sector A. Temos as melhores.
Kostümler harika.
Que lindas roupas.
Kostümler, jogging, saatlerce seks.
Disfarces, esporte e sexo a toda hora.
Halloween, hepimiz degişik kostümler giymişdik. Carlisle benim yanıma geldi.
No Halloween, mascarávamo-nos todos e o Carlisle, ele veio ter comigo e...
Burada işinize yarar bazı kostümler bulabilirsiniz.
Espero que encontrem aqui algum vestuário adequado.
- Teğmenim. Kostümler hazır, yeni diyalogları da ezberledim.
- Meu Tenente todas as roupas estão prontas e os números novos estão aqui.
Bütün bu kostümler!
Parecem ter três vezes mais que nós.
Sanırım bu modern operalar ilginç ama kostümler pek çekici değil.
Não sei como colocá-las. Acho que essas óperas modernas são interessantes...
Tüm iyi kostümler tükendi mi?
Os fatos giros já foram todos alugados.
Kostümler, makyaj, tüm olay.
Fatos, maquilhagem, tudo.
O zaman tüm bu kostümler burada ne arıyor?
Então, que fazem todos estes fatos aqui?
Makyaj ve kostümler senin sorumluluğunda.
A tua maquilhagem e fatos são da tua responsabilidade.
Bir kortej hazırlanıyor. Kadınlar ve çocuklar kostümler giyer ve erkeklerin Wembley'den istasyona gidişine eşlik ederlermiş.
Costumavam ter estas procissões nas ruas, todas as mulheres e crianças costumavam engalanar-se e abrir caminho até à estação para os homens que iam para Wembley.
Cadılar bayramı, kostümler ya da şeker ile alakalı değil.
O Dia das Bruxas não é só fantasias e doces...
- Kostümler ve şeker.
- Fantasias e doces.
Bu kostümler bu tür bir kötü kullanımı kaldırmak için dizayn edilmediler.
Estes fatos não foram desenhados para sofrer este tipo de abuso.
Mahvolmuş kostümler, yırtılmış aksesuarlar ve şimdi de kumsaldaki şu olay!
Roupas estragadas, acessórios estragados, e agora esta coisa na praia!
Kostümler.
Fatos.
Müzik, seks, kostümler...
A música, o sexo, o guarda-roupa!
Bizim öyle aptal kostümler içinde işimiz ne?
Já nos viu com aquelas máscaras idiotas?
Gemideki kostümler üzerine uyacaktır.
Tenho um trabalho para si.
Şarkılar, kostümler.
Foi o melhor dia da minha vida!
- Kostümler mi?
Fatos?