Kız kardeşim tradutor Português
3,543 parallel translation
Kız kardeşim Lyla.
Esta é a minha irmã Lyla.
Daha iyi hissedecekseniz söyleyeyim, sanırım erkek kardeşim bir yerlerde kız kardeşimle seks yapıyor.
Se isto faz-te sentir melhor, Acho que o meu irmão está por ai a foder com a minha irmã.
Kız kardeşim olur.
Ela é minha irmã.
Kız kardeşim, annem ve babam.
A minha irmã, a minha mãe e o meu pai.
Kız kardeşim orada.
A minha irmã está lá.
Kız kardeşim burada, Ellis Adası'nda.
A minha irmã está aqui, em Ellis Island.
Kız kardeşim hasta.
A minha irmã está doente.
Sonra bu adam geldi ve kız kardeşim için bana yardım edeceğine söz verdi.
E veio este homem e prometeu ajudar-me com a minha irmã.
Kız kardeşim için yardım edebileceğini söyledi.
Ele disse que pode ajudar-me com a minha irmã.
Kız kardeşim olmadan gitmem.
Não partirei sem a minha irmã.
Kız kardeşim de.
A minha irmã também.
Babam borsacı, kız kardeşim avukat ve erkek kardeşim muhasebeci.
O meu pai é corrector na Bolsa, a minha irmã é advogada, e o meu irmão é contabilista.
Biz hep uçarız ama benim hiç kız kardeşim yok ki.
Voamos imenso, mas nunca tive uma irmã.
Diğer kız kardeşim.
Grace, esta é a Vexy, a minha outra irmã.
Demek ki benimde kız kardeşim sayılırsın.
Então, também és minha irmã.
- O benim kız kardeşim.
- É a minha irmã.
Kız kardeşim? Kız kardeşim de olabilir.
Ou talvez seja minha irmã.
- Kız kardeşim Emily.
- É minha irmã mais nova Emily.
- Belki kız kardeşim yardım edebilir.
- Talvez a minha irmã possa ajudar. - Não!
Kız kardeşim.
A minha irmã.
Kız kardeşim elinde olmayan nedenlerden dolayı taşınamayacak o yüzden evden çıkman gerekmiyor.
Bom, a minha irmã já não vem para cá por motivos de força maior, por isso, não precisas de sair.
Kız kardeşim kazada öldü.
A minha irmã morreu no acidente.
Kız kardeşim Margaery, sizi büyük annemiz Leydi Olenna ile bahçelerde hava almaya davet ediyor.
A minha irmã Margaery convida-vos para um passeio nos jardins com ela e com a nossa avó, a Lady Olenna.
Kız kardeşim bana kızdığında öyle yapardı. Bana her zaman kızgın olurdu zaten.
A minha irmã fazia isso, quando estava zangada comigo, e ela estava sempre zangada comigo.
Millet, bu kız kardeşim Florence!
A minha irmã, Florence.
Fakat acaba bir süre sizinle dolaşabilir miyim diye düşündüm... Çünkü kız kardeşim Kit Kat ayrılmak üzere...
Mas queria saber se posso... acompanhar-vos um bocadinho... porque a minha irmã Kit Kat está de partida...
Kız kardeşim nerede?
A minha irmã?
Kendi kız kardeşim arkamdan iş çeviriyorsa bu önemli.
Interessa-me que a minha irmã ande a tentar apanhar-me.
Kız kardeşim, Clarice.
A minha irmã, Clarice.
Dört erkek, bir de kız kardeşim vardı.
Tinha quatro irmãos e uma irmã.
Yaramaz bir kız kardeşim var.
Eu... eu tenho uma irmã mais nova deliquente.
- Kendi kız kardeşim bana bir şey söylemiyor. Bana!
A minha própria irmã não me diz nada.
Kız kardeşim buraya yakın yaşıyor.
A minha irmã vive aqui perto.
Kız kardeşim öldü, Vic.
A minha irmã morreu, Vic.
Kız kardeşim de oradaydı, olurken görmüş. O da yapmış hatta.
A minha irmã estav lá, viu acontecer, Ela também os chupou.
Kız kardeşim nerede?
- Onde está a minha irmã?
Kız kardeşim.
Ela é a minha irmã.
" Bu arada, sinir bozucu bir kız kardeşim var.
"A propósito, eu tenho uma irmã super irritante".
Annem de kız kardeşim doğana kadar garsonluk yapardı.
E minha mãe era empregada de mesa até minha irmã ter nascido.
Neyse, kız kardeşim ben yolumu kaybedersem ve bana deli gömleğini giydirirlerse o zaman Warlow'u kim kız kardeşimden uzak tutacak?
De qualquer modo, a minha irmã ela mandou-me para o rancho das coelhinhas e pôs-me num desses coletes de força. Então quem estará lá para impedir Warlow de vir atrás dela?
Annemin dediğine göre babam beni istemiş, ama kız kardeşim orada zaten.
A minha mãe disse que ele chamou por mim, mas... - A minha irmã está lá.
Ama kız kardeşim eder.
Mas a minha irmã dança.
Kız kardeşim biraz gariptir.
A minha irmã é estranha.
Ben yedi yaşındayken küçük kız kardeşim kan öksürmeye başlamıştı. Annem, kardeşimi kurtarsın diye Tanrı'ya yalvardı.
- Quando tinha 7 anos, a minha irmãzinha começou a tossir sangue e a minha mãe implorou a Deus para que a salvasse.
Evet, sorun bebeğim değil. - Kız kardeşim.
Não é o bebé, é a minha irmã.
Üvey kız kardeşim. Görünüşe bakılırsa meth müptelası annesi ölmüş.
É a minha meia-irmã, cuja mãe viciada aparentemente morreu.
- Üvey kız kardeşim.
- A minha meia-irmã.
Kız kardeşim ve yeni sevgilisiyle yemeğe çıkıyoruz, unutma.
Não te esqueças que vamos jantar com a minha irmã e o namorado novo.
Bak, keşke gitmek zorunda olmasaydık ama biliyorsun yaşadığımız Dünya artık eskisi gibi değil, kardeşim.
Olhe, quem nos dera não termos de lá ir, Mas como sabe, é este o mundo em que vivemos, irmão.
- Bu kimdi? - Kız kardeşim.
Quem era?
Artık nasıl eşit olacağız kardeşim?
Como é que agora poderemos ser iguais, meu irmão?
kardeşim 1451
kardeşim mi 18
kardeşim nerede 29
kız kardeş 33
kız kardeşi 30
kız kardeşin 28
kız kim 43
kız kardeşin mi 20
kardeşim mi 18
kardeşim nerede 29
kız kardeş 33
kız kardeşi 30
kız kardeşin 28
kız kim 43
kız kardeşin mi 20