English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ L ] / Linton

Linton tradutor Português

116 parallel translation
Linton'lar parti veriyor.
Os Lintons estão a dar uma festa.
Ama günün birinde bu eve döneceğim Yargıç Linton.
Mas eu voltarei um dia a esta casa, Juiz Linton.
Nasılsınız, Bay Linton?
Como está, Sr. Linton?
Bay Linton'un kız kardeşi ödünç verdi.
A irmã do Sr. Linton emprestou-mo.
Git Bay Linton'un atlarıyla ilgilen.
Vai tratar dos cavalos do Sr. Linton.
- Hemen Bay Linton'dan özür dile.
Pede desculpa ao Sr. Linton imediatamente.
Linton!
É o Linton!
Umarım çok geç kalmamışımdır.
- Boa noite, Sr. Linton. Espero não ter vindo cedo demais.
Siz salona geçin, geldiğinizi Bayan Cathy'e söyleyeceğim.
Se entrar para a sala, Sr. Linton, irei dizer à Senhorita Cathy que está cá.
Linton.
Linton.
Eğer Efendi Edgar ve onun cazibesi ve para... ve partiler sizin için cennet demek ise... sizi Linton'un meleklerinden birisi olmaktan alıkoyan nedir?
Bem, se o Senhor Edgar, os seus encantos, o seu dinheiro... e festas são como estar no paraíso para si... o que a impede de aceitar um lugar entre os anjos de Linton?
Linton'unki ateşle buz kadar farklı.
A do Linton é tão diferente como o gelo do fogo.
Malikanenin hanımefendisi haline geldi ve Bay Lindon'a nerdeyse aşırı düşkün oldu.
Ela tornou-se na verdadeira senhora da casa... e parecia completamente apaixonada pelo Sr. Linton.
- Bay Linton.
- Sr. Linton.
Kız kardeşimle tanışmış mıydın, Bayan Linton ile?
Já conhecia a minha irmã, Heathcliff?
Belki de burdaki ironiye sadece güler.
Ou talvez ele meramente se ria da ironia da situação, Sr. Linton.
Anlamıyorum... Bayan Linton'dan habersiz bu nasıl olabilir?
Não compreendo como é que isto pode ter acontecido... sem que a Sra. Linton tenha sabido de nada.
Alçakgönüllülük beni İyi Samiriyeli'yi oynamam için zorladı.
A minha modéstia compele-me a fazer de Bom Samaritano em segredo, Sr. Linton.
Bayan Linton!
Senhorita Linton.
Ve Bayan Linton da?
E a Sra. Linton?
Senin özlemini çeksin, seni hayal etsin, senin için ölsün istiyorsun kendin Bayan Linton olarak konfor içinde yaşarken.
Porque tu queres que ele anseie e sonhe contigo... morra por ti, enquanto tu vives confortavelmente como Sra. Linton.
Bay Linton'ın yanına.
Buscar o Sr. Linton.
Niçin gözlerin hep öyle boş... Linton'un gözleri gibi?
Porque é que os teus olhos estão sempre vazios... como os olhos do Linton?
Bay Linton.
O Sr. Linton.
Allan Linton.
Allan Linton.
Linton.
Leve os cidadãos indignados para um passeio a cavalo, Linton.
şerifimiz.
Põe-te a andar, Murkil. Este é Ed Linton, o nosso xerife.
Murkil.
Aguenta as piadas, Linton. Continua, Murkil.
... Spindle istasyonundan Fort Lintona giden yolcu treni seferlerinin kaldırıldığını farkettim...
Descobri que não havia mais comboios de passageiros partindo para a estação de fort Linton.
Yarım saat, siz Spindle da ineceksiniz, Ben de Fort Linton'a gideceğim.
Em meia-hora, estará em Spindle, e eu continuarei até ao fort Linton.
Peki, şimdi artık öğrendin, Fort Linton dan Spindle'a trenle yaklaşık bir saat oradan da İspanyol kuyularına at üstünde kısa bir yolculuk. - Tamam, ama yinede oldukça uzak bir yolculuk.
Bem, agora sabe, é só uma hora de comboio... do fort Linton a Spindle, e então... de Spindle a Spanish Wells, quase um dia a cavalo.
Yani, Siz Fort Linton dan mısınız?
Quero dizer... é de Fort Linton?
Fort Linton dan ne zaman ayrıldın?
Quando deixou o Fort Linton?
Cinayetlerin işlendiği sırada, Siz ve kocanız Fort Linton'da karargah görevindeydiniz, değil mi?
Você e seu marido estavam no posto do fort Linton - na hora dos assassinatos, não?
Fort Linton da kıta cerrahı olarak görevli, Dr. Walter Eckner'ı çağırıyorum
Chamo o cirurgião do posto de Linton, Dr. Walter Eckner.
- Dr. Eckner, Cinayetlerin olduğu gece Fort Linton'daydınız,
Dr. Eckner, estava no fort Linton na noite dos assassinatos,
Mary, Fort Linton dayken Apaçilerin bu bölgede olduğunu duydum,
Mary, quando recebi ordens no Fort Linton, os Apaches andavam por aqui... - E deixei-a aqui sózinha, eu realmente...
Rutledge, buradaki kaçaklardan dolayı,.. Hiçkimseyi seninle birlikte Fort Linton'a göndermiyorum.
Rutledge, com esses índios hostis soltos... não posso dispensar ninguém para levá-lo a Fort Linton.
Kendine sor Senin Fort Linton da kötü birşey yaptığına,
Mesmo que me dissesse... que fez essa coisa terrível em Fort Linton.
Dün gece Fort Linton'a vardığımda ne olduğunu gördüm, Gözlerime inanamadım.
Quando cheguei ontem a Fort Linton e vi o que aconteceu... não podia acreditar nos meus olhos.
- Fort Linton da neler olduğunu kendi gözlerinizle gördükten
Disse isso, após o que viu com os próprios olhos...
- sonra mı, bunu söylediniz?
- lá em fort Linton?
20 dakika içinde Fort Linton'a haraket edeceğiz.
Partiremos para Fort Linton, em 20 minutos.
... ve görüştüğümüz isimleri listelenmiş,.. ... Fort Linton daki sivillerden 27 tanık... yeminli ifadelerinde, bu haçın Lucy Dabney'tarafından her zaman takılan kolyede olduğunu beyan ettiler...
E estes 27 cidadões da comissão, pessoal militar, e civil no forte Linton testificaram que essa cruz
Bay Hubble, niçin bana Fort Linton da Lucy'nin haçını tanımlayamadınız?
Sr. Hubble, porque me disse em Fort Linton... que não poderia identificar a cruz de Lucy?
Peki, Size anlattığım gibi ben Fort Linton'daydım
Bem... como eu lhe disse em Fort Linton,
Catherine Linton.
Catherine Linton.
Vadideki korunaklı, kırmızı halılı Çiftlik Evi, Edgar Linton ve kız kardeşi lsabella'nın eviydi.
Protegida pelo vale, acarpetada pela relva, a Granja... era a morada de Edgar Linton e Isabella, sua irmã.
Sahip olduğum şeyi, Lintonlar'ınki gibi bin hayata değişmezdim.
Não trocaria o que tenho por cem vidas como a dos Linton
Linton'lar onu kaybettiklerine üzülecekler.
Os Lintons sentirão falta dela.
Linton.
Leve os homens que precisar, Linton.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]