Lucio tradutor Português
142 parallel translation
Şanlı Sezar! Lucious Eileus Maurilius'un adıyla,
Glorioso César... a quem foi dado o nome de Lúcio Aelius Aurélio Comodus...
Geçen hafta Balık Kulübü'nde turnanın cinsiyetini belirlemeyi öğrendik.
A semana passada, no Clube do Peixe, aprendemos a ver o sexo do lúcio.
Yahudi karşıtı bir saçmalık ki inanmazsınız, bilirsiniz ya büyük bir tatlı su balığı sazan balığını yutar, bir levrek de bu tatlı su balığını turnabalığı bu levreği yutar, adamın biri de turnabalığını yer.
Isso é conversa fiada anti-semita, você não acredita nisso. Sabe que a sardinha devora o ruivo, a perca devora a sardinha, o lúcio devora a perca, e o homem devora o lúcio.
- Gaius ve Lucius'tan da nefret ediyor.
E além disso odeia o Gaio e o Lúcio.
Lucius, sıra senin.
Lúcio, é a vossa vez.
Gaius ve Lucius'u getirdim, güle güle demeye.
Vede, trouxe Gaio e Lúcio para se despedirem de vós.
Gaius ve Lucius'un ise zalim bir üvey anneleri.
E Gaio e Lúcio... uma madrasta cruel.
Bu söz konusu olmazdı, Lucius Domitius çok yetenekli.
Seria muito improvável, visto que Lúcio Domício é tão talentoso.
Keşke ona, Lucius Domitius demeyi bıraksan.
Gostaria que parasses de lhe chamar Lúcio Domício.
"... Augustus Caesar'ın son arzusu ve vasiyetidir. "
" no ano dos cônsules, Lúcio Planco e Gaio Sílio.
"... elimden almış olduğundan... "
" Gaio e Lúcio,
Lucius, arkadaşı Plautius'un ayarladığı bir tekne kazasında boğuldu.
Lúcio afogou-se num acidente de barco planeado pelo seu amigo Pláutino.
"Muhafız Komutanı, Lucius Aelius Sejanus'tan söz ediyorum."
" Refiro-me a Lúcio Aélio Sejano, comandante da minha guarda.
"... Lucius Aelius Sejanus'un ta kendisidir. "
" Lúcio Aéleo Sejano!
"... Lucius Aelius Sejanus'un ve... " "... kendisiyle bağlantılı herkesin tutuklanmasını istiyorum. "
" exijo a prisão de Lúcio Aéleo Sejano e todos os que estão a si ligados.
Lucius'u mu?
Lúcio?
- Gidiyor musun, Lucius?
- Já ides, Lúcio?
Oğlum Lucius'u tanıyor musun?
Conheceis o meu filho, Lúcio?
Önce Lucius'un arkadaşıydım.
Fui amigo do Lúcio primeiro!
Söylesene, Lucius böylesine bir azgınlıkla ve enerjiyle annesinin tarlasını suladığını biliyor mu?
E dizei-me, o Lúcio sabe que lavrais o sulco da mãe com perícia e energia ferozes?
Lucius senin için ne kadar önem taşıyor?
O Lúcio é muito importante para vós?
Gaius ve Lucius'un ne kadar erken nişanlandıklarını hatırlarsın Tiberius da öyle.
Lembrastes do quão cedo Gaio e Lúcio ficaram noivos. E Tibério também.
Tıpkı Lucius gibisin.
Pareceis o Lúcio.
Lucius zaten İspanya'da, Roma'da oğluma ihtiyacımız var.
Com Lúcio na Hispânia, precisamos dele em Roma.
Lucius ölmüş.
Lúcio está morto.
18 ay içinde Gaius ve Lucius öldü arada da anneleri sürgüne yollandı.
Gaio e Lúcio com 18 meses de intervalo e a mãe deles banida, entretanto.
Kardeşlerim Gaius ve Lucius, annem Julia ve şimdi de ben!
Os meus irmãos, Gaio e Lúcio, a minha mãe, Júlia e agora, eu!
Yalnızca soslu balık mı istiyorsun? Bana da aynısından...
Então vamos directamente para o lúcio em molho branco?
- Yentl, turna mı sazan mı? - Sazan
Yentl, lúcio ou uma carpa?
Hanımefendi, şuraya oturun, yeterince geç kaldık zaten.
Os duplos de Lucio Darla.
Biz düşündük ki, Hole Gölü'nde bir iki turna balığı yakalamak için kurulabiliriz.
Pensámos tentar a sorte ao lúcio, no lago da mansão.
Gölde de sazan, kilizbalığı ve turnabalığı.
Há carpas, bagre e lúcio no lago, para pescaria rústica.
Bir sür turna balığı var. Ama hiçbir şey yakalayamadım.
Está na altura do lúcio, mas não apanhámos nada.
Zeyna bir turna balığı ile başlıyor, sonra bir alabalık. İki hızlı levrek.
Xena atira um lúcio e depois uma truta.
Ben hayattayken kılına dokumazsınız.
E que dele será enquanto Lúcio viver.
Gitmiyorum. Mutius'un kemikleri sızlamamalı.
Só quando os ossos de Lúcio repousarem.
Gel Lucius. Sakın onlarla konuşma.
Vem, Lúcio, não fales com eles.
Lucius, kardeşlerin için yalvarıyorum Saygıdeğer yargıçlar.
Lúcio, deixa-me pleitear pelos teus irmãos. Solenes tribunos, mais uma vez vos imploro.
Aptal Lucius Roma'nın ne kadar vahşi olduğunu hala algılayamadı mı? Kaplan gibidir. Kaplanlar avlanmalıdır.
Meu tonto Lúcio, não te apercebes que Roma é uma selva de tigres?
İyi kalpli amcan, ağabeyin Lucius ve ben kızım. Hepimiz üzerimize oynanan bu oyunun zavallı kurbanlarıyız. Kim bunu yapmak isteyebilir?
Queres que o teu tio e o teu irmão Lúcio, tu e eu nos sentemos à roda da fonte, olhando os nossos rostos, para ver como, quais prados, pelas cheias estão marcados?
Oğullarını seviyorsa Marcus, Lucius veya yaşlı Titus ellerinden birini kessin dedi. Kesik olan eli imparatorumuza gönderecekmişsiniz.
se amas os teus filhos manda que Marco, Lúcio ou tu, velho Tito, cortem uma mão e a enviem ao Rei.
Yapma Lucius. Halanı korkutuyorsun.
Lúcio, não temas a tua tia.
Lucius'un oğlu geldi. Bize mesaj getirmiş.
Está aqui o filho de Lúcio com uma mensagem.
Çok teşekkür ederim sevgili Lucius.
Agradecido, belo Lúcio. Qual o recado?
Roma'nın başı dertte. Gotlar bir araya toplanmışlar. Başlarında da güçlü bir kumandan varmış.
Roma nunca teve maior razão para tal ; os godos uniram-se e com um exército de homens fortes, na mira de despojos, marcham para cá sob o comando de Lúcio, filho de Andrónico.
Lucius Gotların lideri mi olmuş?
O guerreiro Lúcio comanda os godos?
Halk arasında dolaşırken çok duyardım. Lucius'un cezalandırılması hataydı. Keşke yapmasaydım.
A muitos ouvi, quando passeio disfarçado, que o exílio de Lúcio foi um erro.
Lucius'un imparatorları olmasını isterlerdi.
E que gostariam que Lúcio fosse seu imperador.
İmparatorun savaşçı Lucius'la müzakere dileğini ilet. Yaşlı Andronicus'un evinde bir görüşme ayarla.
Diz que o imperador quer um encontro com Lúcio e marca-o para casa de seu pai, o velho Andrónico.
Doğru Lucius. Hayırsever olarak yardım ettim.
Espera, Lúcio, isto foi uma obra de caridade, comparado com o vais ouvir.
Lord Lucius ve Got prensleri. İmparatorumuz sizleri selamladığını ve mesajını dikkate almanız gerektiğini iletti. Babanızın evinde toplanılmasını talep ediyor.
Lúcio e príncipes dos godos, em mim vos saúda o imperador e visto teres pegado em armas pede um encontro em casa de teu pai para responder às tuas reivindicações ;