Lula tradutor Português
369 parallel translation
Benimle evlenmeden önce adı Lula Mae Barnes'di.
Chamava-se Lula Mae Barnes. Até se casar comigo.
Lula Mae'nın yeri kocasının ve çocuklarının yanı.
O lugar da Lula Mae é em casa com o marido, o irmão e as filhas.
Kuraklık yılında Lula Mae'yle evlendik. Henüz 14 yaşındaydı.
Quando me casei com a Lula Mae, ia ela para os 14 anos.
Ama Lula Mae, o bir istisna.
Mas veja lá a Lula Mae. Era uma pessoa excepcional.
Lula Mae'nin tek yapması gereken rahatına bakmaktı.
A Lula Mae não tinha que fazer.
Geldiklerinde böyle değillerdi. Lula Mae çok sıskaydı ve kilo aldı, kardeşi de adeta bir deve dönüştü.
A mulher até gorda ficou, e o irmão, esse tornou-se num gigante, ambos diferentes de como nos chegaram às mãos.
Bu yüzden Lula'yı almaya geldim.
Foi por isso que a vim buscar.
Lula Mae'nın yeri kocasının, çocuklarının ve erkek kardeşinin yanı.
A Lula Mae pertence ao lado do marido, filhas e irmão.
Elbette, Lula Mae... Tabii eğer yarın hâlâ burada olursan.
Está bem, Lula Mae... se ainda cá estiveres amanhã.
- Tanrım, Lula Mae...
- Meu Deus, Lula Mae...
Hadi, Lula Mae.
Vamos, Lula Mae.
Yardımların için minnettarım ama bu Lula Mae ve benim aramda.
Agradeço a sua ajuda, mas isto é entre a Lula Mae e eu.
Seni seviyorum, Lula Mae.
Amo-te, Lula Mae.
Çıldırmış gibi konuşuyorsun, Lula Mae.
Estás a dizer disparates, Lula Mae.
Ben artık Lula Mae değilim.
Já não sou a Lula Mae.
Tamam, Lula Mae.
Está bem, Lula Mae.
Seni seviyorum, ama ben artık Lula Mae değilim.
Eu gosto de ti, mas já não sou a Lula Mae.
Ben hâlâ Lula Mae'yim...
Ainda sou a Lula Mae.
Lula Mae de değilim.
Nem Lula Mae.
- Bu kurutulmuş kalamar, Çavuş.
- É uma lula seca, Sargento.
Size aramanızı söylediğim mürekkepbalığı kemiği değil bir kere.
Bem, não é a lula que disse para procurarem. Para começar.
Evet, bu bir mürekkepbalığı kemiği.
Sim, isso é uma lula.
Bay Polly Papağan, eğer uyanırsan, sana güzel bir mürekkep balığı çalışır!
Tenho uma bela lula fresquinha para ti se acordares, Sr. Papagaio Loiro!
Diğerlerinde, örn. Kafadanbacaklılar baş-ayak çok değişmiştir ve kalamarlardaki gibi dokunaçlar oluşturur.
Enquanto que, em outros, nomeadamente, os cefalópodes, o músculo é modificado e forma tentáculos, nomeadamente, a lula.
Bana da mürekkepbalığı kılığında yaklaşmıştı.
Tentou seduzir-me disfarçado de lula.
Baharda neşeli parlak ayların olduğu nefis bir gece.
É a noute da lula brilhente na noute da alerguia.
Başına kauçuk eldiven takıp mağazada çırılçıplak koşarken "ben bir kalamarım" diye bağırsa bile umurumda değil.
Ele até pode pôr uma luva na cabeça e correr todo nu a gritar : "Olá, sou uma lula!"
Kalamarlar da pişince böyle kaskatı oluyor.
Acabo de descobrir o que é uma lula.
Kalamar!
- Lula.
Küçük Lula bunu duysa, sence ne der?
O que é que a tua querida Lula ia achar disto?
Sonra da dedi ki, ben Lula'yı...
Para te matar. E depois disse que eu podia fornicar a Lula...
- Lula orada mı?
- A Lula está?
Lula ile... konuşabilir miyim?
Posso... falar com a Lula?
Lula'yı görmeyi aklınızdan geçirdiğinizde bile kendinizi öldü bilin.
Se pensar sequer em ver a Lula é um homem morto. - O quê?
Lula!
Lula!
Bunun yerine, Lula'yı bu katilden nasıl kurtaracağını düşünmelisin.
Pensa antes como afastar a Lula desse assassino.
Bildiğim kadarıyla bahriyeli Lula ile olan bu davaya... karışmadan önce temizdi.
Tanto quanto eu sei, o Sailor era completamente limpo antes de se envolver nessa coisa com a Lula.
Sen yoksa... Lula'nın annesini becermek mi istiyorsun?
Queres fornicar... a mãe da Lula?
- Ama Lula'nın annesini seni ister.
- A mãe da Lula gostava de te fornicar.
Söyleyeyim, Lula.
Eu vou-te dizer, Lula.
Lula'nın annesini iyi tanıdığın için.
Porque tu sabes demasiado sobre a mãe da Lula.
Beni Lula'dan uzak tutmak için, beni ancak öldürmeniz gerekir.
Tens de me matar para me afastar da Lula.
Sen Lula'yı bulana kadar bu telefonun başından ayrılmayacağım, bulduğunda da onu almaya geleceğim.
Eu não me vou mexer deste telefone, até teres encontrado a Lula, e então eu vou buscá-la.
Lula sürekli bu kentten konuşurdu.
A Lula está sempre a falar dessa cidade.
Lula'yı birlikte arayacağız!
Vamos seguir a Lula os dois juntos!
- Evet, iyi olur Lula.
- Sim, isso era bom, Lula.
Bizim geç olmadan Lula'yı bulmamız şart.
Temos de encontrar a Lula antes que seja tarde demais.
Haydi harekete geçip, kenti terk edelim ve Lula'mı bulalım!
Vamos mexer os nossos rabos da cidade e descobrir a minha Lula!
Biliyor musun, Lula...
Sabes, Lula...
Lula, nerdesin?
Lula, estás aí?
Hey, bahriyeli, Lula, işte bu adam!
Olá, Sailor, Lula, este é o homem! Olá, Bobby!