English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Magnum

Magnum tradutor Português

351 parallel translation
.300 Magnum.
.300 Magnum.
Kalifornia'ya postaladığım.300 Magnum marka tüfeğin makbuzu.
É um recibo de um rifle 0.300 Magnum que eu enviei para a Califórnia.
İyi akşamlar, Bayan Magnum.
Boa noite, Sr. Magnum.
Ama elimdeki dünyanın en güçlü tabancası olan 44 kalibrelik Magnum'un kafanı koparabileceğini düşünürsen kendine şu soruyu sormalısın :
Mas como esta é uma Magnum 44 e é a arma mais poderosa do mundo capaz de te estoirar com os miolos tens que perguntar a ti proprio :
.458 Magnum öyle mi?
É uma Magnum 458?
Montaj hücresi 94107'deki bir magnum birleştiricisinden sık nefes kaydediyoruz.
Há uma contagem respiratória elevada de um manipulador de magnum na cela de operação 94107.
Magnum hücresi 94107'de kim zihin durdurma izni verdi?
Quem permitiu um bloqueio cerebral na cela 94107?
Ama bu 44 magnum, dünyadaki en güçlü tabanca ve kafanı uçurmaya yeter kendine soracağın bir tek soru var : "Şanslı biri miyim?"
Mas como esta Magnum 44 é a mais poderosa do mundo capaz de te estoirar com os miolos tens de decidir primeiro se te sentes em dia de sorte.
.458 Magnum?
É uma Magnum 458?
Ama bu 44 Magnum, dünyadaki en güçlü tabanca kafanı uçurmaya yeter kendi kendine soruyorsun "Şanslı biri miyim?"
Mas sendo uma Magnum 44, a mais poderosa de todas que até te faz desaparecer a cabeça pergunta a ti próprio "Sinto-me com sorte?"
Polislerde ise 357 Magnum.
Os policias, calibre 357.
300 Magnum, 180 saçmalı.
Magnum.300, Grains.180.
Magnum motorunu taktın mı?
Tens a Magnum mill?
Tamam. Dokuz tane 38'lik, bir tane de Magnum.
OK, tens aqui nove 38s e uma 357.
Bu 44'lük Magnum, dünyadaki en etkili tabanca. Ve kafanı tamamen uçurabilir.
Este é um Magnum 44 o mais poderoso revólver do mundo e capaz de lhes estoirar a cabeça.
Evet, sanırım bir Magnum'la öldürülmüşler.
Parece que foram mortos com um Magnum.
Bu büyüklükte bir silahı, kesik uçlu mermileri olan... 357'lik bir Magnum'dan daha iyi kontrol edebiliyorum.
Tem menos coice e é melhor para o tiro ao alvo.
Silah, 357'lik bir Magnum'muş.
- A arma era um Magnum 357.
357'lik Magnum mu?
- Um Magnum 357...
- 7mm. Magnum.
- Uma Magnum 7 mm.
Buna aynı zamanda, ortabeyin denir ki, bu da yuvarlak bir çıkıntı olan pons, foramen magnum aracılığı ile kafatasını terk eden medulla oblangata ve elbette spinal korddan ibarettir.
Este chamado tronco cerebral consiste no mesencéfalo, uma saliência torneada chamada mesocéfalo, e um talo adelgaçado descendente chamado medula oblongata a qual sai do crânio através do foramen magnum, tornando-se, é claro, na medula espinal.
Onu, bir 44'lük Magnum'la öldüreceğim.
Vou matá-la com uma Magnum.44.
Benim bir 44'lük Magnum'um var.
Tenho uma Magnum.44.
44'lük Magnum'un bir kadının yüzüne neler yapabileceğini gördün mü?
Já viu o que uma Magnum.44 faz à cara de uma mulher?
44'lük Magnum kadının kukusuna neler yapabileceğini görmelisin.
Devia ver o que uma Magnum.44 vai fazer à rata dela.
- 44'lük bir Magnum'un var mı?
- Tens uma Magnum.44?
Magnum, bunu Afrika'da fil avında kullanırlar.
A Magnum é usada na África para matar elefantes.
Magnum için 350, 38'lik 250 25'lik 125, 380 için de 150.
Três e cinquenta pela Magnum, dois e cinquenta pela.38... um e vinte cinco pela.25, um e cinquenta pela.380.
357 Magnum?
Magnum?
Bir Thompson istiyorum, bilirsin, bir Magnum.
Preciso de uma Thompson ou uma Magnum.
Başkan Jary, yarı otomatik Winchester Magnum marka bir tüfekten çıkan 338 kalibrelik 3 kurşunla vurularak öldürülmüştür.
President Jary foi morto com 3 balas de um fusil automático, Winchester Magnum, calibre 338.
Magnumum işe yaramıyor!
A minha Magnum não tem qualquer efeito neles!
Zaten magnumum bunlarda işe yaramadı ama kılıcınla bu anti-tank tüfek birlikte...
De qualquer forma... A minha Magnum pode não resultar com eles mas entre a nossa espada e esta espingarda anti-tanque...
Bana bir Magnum'la ateş etmek üzereydi.
Tinha de atirar em mim com uma Magnum.
Magnum'u ver bana.
Dê-me a Magnum.
Bayan, bana gösterdiği silah bir 38 Magnum idi.
Dona, a arma que ele me mostrou era uma Magnum.38.
Bu bir Magnum P.I.!
É uma Magnum P.I.!
Bu bir 44 kalibrelik otomatik Magnum.
É uma "Magnum 44".
-.44'lük magnum.
- Uma 44 magnum.
Bana 44'lük Magnum'u ver.
Passa-me a Magnum.44.
.357 Magnum otomatik.
Magnum.357, automática.
Bir 475 Wildey Magnum.
Pistola 475 Wildey Magnum.
44'lük Magnum gibi mi?
É como uma Magnum 44?
Hayır. 44'lük Magnum, tabanca mermisi kullanır.
Não a Magnum 44 usa cartuchos de pistola.
Bununkilerse, Afrika'da av için kullanılan mermilerin daha kısa versiyonudur.
A 475 Wildey Magnum é uma versão mais reduzida de cartuchos para caçada elefantes em Africa.
Ah! Bir 357 Magnum.
- Uma Magnum. 357.
Şimdi odama gidip. 357'lik Magnumumu alacağım ve geri geleceğim. Kimin neye hakkı varmış o zaman tartışırız.
Vou ao meu escritório, buscar a minha. 357 Magnum, e trago-a para aqui, e depois podemos discutir quem tem direito a quê.
Bazen sıkı bir tekme... iç organlarınızı delik deşik eden bir kurşunun... dayanılmaz acısından sizi koruyacak tek şey olabilir.
Um bom pontapé pode ser tudo o que resta... entre vocês e a dor agonizante... da bala de uma magnum.357 a retalhar os vossos órgãos vitais.
Koyu renk elbiseli adam 357 magnum taşıyor.
O tipo do fato escuro tem uma magnum 357.
Barry kafasını uçurdu. Elinde Magnum var.
Ele tinha a Magnum.
Bir şişe de şampanya!
A Magnum de Champagne!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]