Marge tradutor Português
3,240 parallel translation
Marge... Çocuklarla aramıza kardan bir duvar girdi.
Marge... estamos separados dos miúdos por uma parede de neve.
Marge, bu insanlar bizi yaba ve meşalelerle kovaladılar.
Marge, aquelas pessoas perseguiram-nos com forquilhas e archotes.
Marge?
Marge?
Merhaba Marge.
Olá, Marge.
Marge'ın hiçbir yere gitmeyi bu kadar çok istediğini hatırlamıyorum.
Nunca vi a Marge querer ir a um sitio desta maneira.
Marge'ın hiçbir DVD'yi bu kadar sevdiğini hatırlamıyorum.
Nunca vi a Marge gostar assim tanto de um DVD sobre um sitio.
Marge, o filmi iPod'una yüklemeyi başaramadığım için üzgünüm.
Marge, desculpa-me não saber como colocar o filme no teu iPod.
Marge, eminim nefret dolu adamın tekidir.
Oh Marge, tenho certeza que foi alguém cheio de ódio.
Sevgili Marge, nasılsın?
Querida Marge, como estás?
Marge, bu sen olamazsın.
Marge, isto não é teu.
Onun adı Marge!
Ela chama-se Marge!
Gördün mü Marge, herkes magazinden nefret ettiğini söylüyor fakat ondan vazgeçmek imkânsız.
Vês, Marge, toda a gente diz que odeia estas revistas, mas é impossível pousá-las.
Ama Marge, hepsini senin için yaptım.
Mas, Marge... eu fiz isso por você!
Marge, bundan sonra hiç para sıkıntısı çekmeyeceğiz çünkü bir planım var!
Marge, nunca mais vamos ter de nos preocupar com dinheiro. Porque eu tenho um plano.
Çok iyiydi, Marge. Çok iyi!
Muito chique, Marge, muito chique.
Homie ile gurur duyuyor olmalısın Marge.
Bem Marge, deves estar orgulhosa do teu Homerzinho.
Fotoğraf çekmeyi seviyorum.
MARGE, 8 ANOS Eu gosto de tirar fotografias!
Marge 16 yaşına geldiğinde, okul gazetesinin bir numaralı fotoğrafçısıydı.
UNIVERSIDADE DE SPRINGFIELD Aos 16 anos, Marge era a grande fotógrafa do jornal da escola.
Marge, bebeğim!
Marge, querida!
24 yaşına geldiğinde, Marge'ın foto muhabirliği rüyası vardı biz o rüyaya, ilerletememiş diyelim mi?
Aos 24, os sonhos fotojornalísticos da Marge estavam vamos dizer, mal desenvolvidos.
Marge, yalnızca bir dakika izin verir misin?
Marge, posso entrar por um minuto?
Sakin ol, Marge.
Relaxa, Marge!
Marge, sen benim gerçekleşen hayalimsin.
Marge, és o meu verdadeiro sonho realizado.
Marge, hayır!
Marge, não.
Karım Marge'a.
Para a minha esposa, Marge.
Sakin ol, Marge.
Relaxa, Marge.
Deliği tuttur, Marge.
Força, Mars.
Marge.
Marge.
Benimle gel, Marge.
Anda comigo, Marge.
Marge, asıl gizem seni öpebilecekken neden konuştuğumuz...
Marge, o verdadeiro mistério é porque estamos apenas a conversar, quando poderia estar a beijar-te...
Marge, noktayı kaçırdın.
Marge, falhaste um sitio.
Marge, umarım başarırsın ama niye bir kadın kendilerini izleyen ve yargılayan bir erkeğin olmadığı spor salonuna para versin ki?
Marge, desejo-te tudo de bom, mas porque é que as mulheres quereriam ir para um ginásio se... se não houvesse lá homens a vê-las e a avaliá-las?
Bugünkü konuğumuz, üç eyalette fırtınalar gibi şube açan, Sadece Kadınlar spor salonun sahibi Marge Simpson!
A convidada de hoje criou o único ginásio para mulheres... que está a arrasar o condado : Marge... Simpson!
Marge, Sadece Kadınlar spor salonunu yarattığın için sana teşekkür ederim bu arada erkek arkadaşım da sana teşekkür ediyor.
Marge, agradeço-te por criares "Formas"... e, o meu namorado também te agradece.
Harika Marge senin iş gezilerine bayılırım.
Sim, Marge, adoro as tuas viagens de negócios.
Marge beni bırakmaz.
A Marge não me vai deixar.
Marge!
Marge!
Marge artık zenginsin o çantadan kurtulman gerekiyor artık.
Marge, agora que és rica, devias ver-te livre dessa mala.
Marge'ı beni terk etmeye ikna ediyorlar.
Estão a convencer a Marge a deixar-me!
Marge, bunlardan uzak dur!
Marge, afasta-te delas!
Marge eğer beni terk ederse bir sürü arkadaştan başka hiçbir şeyim kalmaz ve şu an yaptığı servetin yarısından başka ve yapacağı servetin de!
Se a Marge se for embora, não terei nada excepto os meus vários amigos... e metade da fortuna que está a fazer... e que continuará a fazer.
Marge bana bağlayacak olan şeyi buldum artık.
Já sei o que é preciso para segurar a Marge.
Evine hoş geldin Marge.
Bem-vinda a casa, Marge.
Ve başarısını onurlandırmak için... Marge Simpsons'a bu 100 dolarlık hediye çekini veriyorum Sweatpants Etcetera'dan.
E assim, para homenagear o seu sucesso, concedo à Marge Simpson este vale-presente de $ 100... para a loja "Calças Suadas Etc".
Sensiz yaşamak istemiyorum, Marge.
Não quero viver sem ti, Marge.
Dinle, Marge bunca yıldır merak ediyorum bende bu kadar karşı koyulamaz bulduğun nedir?
Ouve, Marge, tenho pensado durante todos estes anos, o que é que tu encontras em mim que é tão irresistível?
Özellikle Dotter ve Marge oraya saldırdığından beri.
Especialmente porque a Marge fez uma grande cagadela lá dentro.
Ama Marge'ın eğitimi tüm silahları kafama yememe değerdi.
Mas a educação da Marge, valia todas as sovas de pistola do mundo.
Marge! Umarım seni yarın ofisimdeki derslerde görebilirim.
Marge espero ver-te amanhã, durante as horas de escritório?
Günaydın Marge.
Bom dia, Marge.
İşsiz. - Onlara kek sözü vermiştim.
Marge Simpson :