English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Media

Media tradutor Português

4,303 parallel translation
Sauron'un Gözü, modern medyanın neredeyse kusursuz bir tasviri.
O Olho de Sauron é a analogia quase perfeita para os media modernos.
Müvekkilim, Dr. Crown tarafından hatalı bir biçimde "şiddetli porno" müdavimi olarak lanse edildi ve şu an yazılı ve görsel medyada dahi konuşuluyor. Müvekkilim işkenceci, sapık ve ölü tecavüzcüsü gibi lekelendi.
O meu cliente foi falsamente marcado pela Coroa como um entusiasta de porn extrema, isto agora já passou tudo para a media online, de onde será tudo recolhido pela imprensa, que marcou o meu cliente com o rótulo de torturador, pervertido, necrofilíaco,
Medya Adam Rain'in insan kukla yaptığını bilmiyordu ama taklitçi bir şekilde biliyor.
Os media não sabiam, que o Adam Rain, andava a fazer marionetes humanas, mas, de alguma maneira o Replicador sabe.
Ben de yeni medyayı idare ederim.
Ótimo! Trato dos novos media.
Lisbon'in basinla ilgilenme konusunda yardima ihtiyaci var.
A Lisbon precisa de ajuda para lidar com os media.
Basin ne yapiyormus?
O que é que os media estão...
Lisbon'ın basınla ilgilenme konusunda yardıma ihtiyacı var.
A Lisbon precisa de ajuda para lidar com os media.
Basın ne yapıyormuş?
O que é que os media estão...
Ve eğer katil halkın ilgisinden besleniyorsa bu onu tekrar cinayet işlemesi için cesaretlendirir.
E se o assassino se alimenta dos media, isso o incentivará a agir novamente.
Medya stratejisi belirlemeliyiz.
Precisamos de uma estratégia dos media.
- Kaya örnekleri toplayıp mineral ve kimyasal içeriklerini ölçüyordu.
- Amostras de rochas, e media as composições minerais e químicas.
Önce şuna bakalım. Hayvanlar için eşleştirilebilir sosyal medya bulutu. - Etkilendim.
Comecemos por este, uma nuvem de media social para animais de estimação.
Ara sıra medya platformlarına çıktığım oluyor.
Apareço nos media, ocasionalmente.
2010 yılında, bir çiftçinin kaçırılan çocuğu ile başlayan ve bir dizi geniş çaplı, gizemli olayın yaşanmasıyla son bulan garip bir vaka, medyada "Skinwalker Çiftliği" olayı olarak haber yapıldı.
Em 2010, o'Rancho Skinwalker'atraiu a atenção dos'media'depois de uma série de fenómenos inexplicáveis incluindo o desaparecimento do filho do rancheiro de oito anos de idade.
MDE'nin araştırma bölümünde çalışıyorum.
Trabalho no laboratório dos'media'no MDE.
Medya seri katil teorimizi duymuş, Halkla İlişkiler de Jennifer'den ortalığı yatıştırmasını istedi.
Os media pressionaram sobre o perfil do assassino e o Relações Públicos pediu que explicasse.
Bu noktada, analizimi medya işe karışmadan yürütmeyi tercih ederiz.
Seria melhor se conduzíssemos as nossas análises sem a interferência dos media.
Alph'in, o kutsal ırmağın... Uçsuz bucaksız mağaralardan geçerek...
" Onde o rio sagrado Alph corria Por cavernas que o homem não media
Güvenlik detayları medyadaki gibi basit görünmüyor.
A segurança dobrou, assim como a presença dos media.
Georgetown, 4.3.
Georgetown. 20 média ".
"Morning Star" denilen bir ortaçağ silahının çivisi.
É a ponta de uma arma da idade média chamada de estrela da manhã.
Bu adamın ortaçağ silahları hakkında her şeyi bildiğini söyledi.
Ele disse que este homem sabe tudo sobre armas da idade média.
Ortalama, Ryan King Show dinleyicileri 47 yaşlarında, anne-babasıyla birlikte yaşayan, kel espri anlayışı daha önce bir reklamdan gördüğü bir şeyi tekrarlamak olan çok içki tüketen ve cinsel güvenirlik sorunları olan bir kesim.
Em média, o ouvinte do programa do Ryan King tem... 47 anos, vive em casa dos pais e é careca. A sua ideia de algo divertido é repetir algo que ouviu numa publicidade. Bebe demasiado e tem problemas...
İkisi de düşük kalibreli bir mermiyle başlarının arkasından vuruldu.
Ambos mortos com um tiro na nuca, com uma arma de média velocidade.
Ortalamanın altında bir bölgede yaşamaya çalışan ortalama adamlar.
Levavam uma vida de classe média numa zona de classe baixa.
Bar sahibi Stanley ortalamanın biraz üzerinde ama... -... onda bir şey olabileceğini sanıyorum.
Stanley, o dono do bar está abaixo da média, mas acho que há alguma coisa mal com ele.
Ama medyayı kullandığını biliyoruz.
Sabemos que está a controlar os média.
Ham olanları orta çağda işkence için kullanıIırdı.
As bagas verdes foram usadas na Idade Média para tortura.
Yarılanma süreleri 20 saniyeden az ve bir saat içinde bunu elde ediyoruz.
Sua vida média é de menos de 20 segundos e depois de uma hora obtemos isto.
Orta tabaka insanların düğme sistemini anlayamadım!
Não compreendo este sistema de botões da classe média!
Zaten aletlerinn % 60'ı bozuk oluyor.
Em média 6 % avariam.
Orta çağ dönemi gibi.
É basicamente como a Idade Média.
- Evet. Ama bu seviye alışılmışın dışında.
Sim, mas estes níveis estão acima da média.
Ortalama olarak kaç diyelim?
Em média, o que diria?
Geçen sezon yüzden kaçtı?
Qual é sua média de acertos esse ano?
Bu eleman polis katili, sense ; kendi kariyerini düşünüyon?
Este indivíduo é um assassino de polícias, e tu estás preocupada com a tua média de condenações?
Ülkedeki ortalama kadınlar, ben bir dolar kazanırken 80 sent kazanıyor.
Em média, as mulheres ganham 80 % do que ganham os homens. Isso é assunto público.
Orta sınıf kadınlar yok.
Nada mais de mulheres de classe média.
Belalı ortaçağ Katolikliğinden bahsediyorum.
Estou a falar do catolicismo a sério da idade média.
Orta boylu.
Altura média.
Eğitimli bir nişancının uygun şartlar altında 15 metredeki bir hedefe isabet oranı % 99'un üzerindedir.
A taxa média de sucesso de um atirador treinado a atirar num alvo a 15 metros, em condições ideais, é de 99 %.
Orta Çağ'da yapılmış bile olabilir derim.
Diria que feita durante a Idade Média.
Biliyor musunuz, ortaçağda insanlar hıyarcıklı vebadan korunmak için kiliselere sığınırlardı. Ama bu vebanın yayılmasını hızlandırdı.
Sabem, na Idade Média, as pessoas refugiavam-se na igreja para escapar à peste bubónica, mas isso fez a praga espalhar-se ainda mais depressa.
Bu öğrenciler fakir çiftçilerin, düşük sınıftakilerin ya da devrim ordusundakilerin çocukları arasından seçiliyordu.
Os alunos desta escola são filhos de camponeses pobres, da classe média-baixa, ou de combatentes do exército revolucionário.
Bu internette bayağı yayıldı. Medya da gösteriyor.
Isto tornou-se viral, os média estão a exibir.
Orta parmak kemiği olmadığına göre insan iskeletine ait bir baş parmak sanırım.
Pela ausência de uma falange média, acredito que é parte de um polegar humano.
Basın açıklaması için halkla ilişkiler görevlimizle görüşmeniz gerek.
Os pedidos dos média tem de ser enviados ao nosso departamento de relações públicas.
Başka kişilerle birlikte girdiğin her standartlaştırılmış sınava dayalı buna sağlık kurulu sınavları dahil değil çünkü onlarda kopya çektin.
A média de cada teste padronizado que fez em conjunto, sem incluir a sua nota no Conselho de Medicina, onde você copiou.
Gerçek şu ki kimsenin izlemediğini düşündüğünde otoparkta haftada 9 adet sigara içiyorsun.
A verdade é que fuma em média, nove cigarros numa semana no parque, quando acha que ninguém está a ver.
Amerikanlar yaşamları boyunca ortalama 50.500 saatlerini karides bekleyerek geçiriyorlar.
Em média, os americanos gastam mais de 50,000 horas durante a sua vida à espera de camarão.
Araştırmamıza göre daha küçük penisler sertleştiğinde daha çok büyüyor, daha büyük penisler ise daha az büyüyor, yani çoğu ereksiyonun istatistiki açıdan farkı az.
A investigação revelou que os pénis mais pequenos expandem-se mais quando eretos, os pénis maiores expandem-se menos, ou seja, a maioria das ereções ficam numa pequena média estatística.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]