Midway tradutor Português
138 parallel translation
Evet, ama Midway zinciri tarafından satın alındı.
Sim, mas foi adquirido pela cadeia Midway.
Midway uzun zamandır bu yerin peşindeydi.
A cadeia Midway andava atrás deste local há muito tempo.
Ama Midway büyük bir grup.
Mas a Midway é uma grande cadeia.
- Büyük beceri istediğinden eminim. Ama maalesef, Midway Ecza'da bu dediğinize uygun bir işimiz yok.
- Para isso deve ser necessária perícia, mas, infelizmente, não há lugar para nada parecido na cadeia Midway.
Fred Derry'nin Midway Parfümeri'de iş bulduğunu duydun mu?
Sabias que o Fred Derry está a trabalhar no Hipermercado Midway?
George, Midway'de öldürüldüğünde, kendini asla toparlayamadı.
Quando o George foi morto em Midway, ela não se recompôs.
Bu gümüş yıldız Açık Denizden, Midway, Guadalcanal...
A estrela de prata é o Mar de Coral, Midway, Gaudalcanal...
Washington, Midway'a bir avcı uçağı filosu göndermemizi istiyor. Ve bir filo da Wake'e.
Washington quer que enviemos um esquadrão para Midway e outro esquadrão para Wake.
1942 haziran ayının başında, Japon uçak gemileri Hawaii'nin 2.400 km. kuzeybatısında Midway Adası yakınlarında toplandı.
No início de Junho de 1942, os porta-aviões japoneses reuniram-se perto da ilha Midway, a 2000 km a noroeste do Havai.
Amerikalılar Midway'a saldıracağımızı önceden biliyordu.
Os americanos já sabiam que atacaríamos Midway.
Japon denizcilerin gözü daha Midway Adası'nın üzerindeyken Amerikalılar, Japon armadasına bir karşı saldırı planlıyordu.
Mas enquanto a atenção da Marinha japonesa se concentrava em Midway, a Marinha americana preparava o ataque aos porta-aviões japoneses.
Midway Muharebesi, gelmiş geçmiş en büyük deniz savaşlarından biriydi [12]. Böylelikle ABD, Pasifik'teki deniz hakimiyetini yeniden ele geçiriyor Japonların yeni zaferler kazanma hayali suya düşüyordu.
Midway, uma das maiores batalhas navais de todos os tempos, implicou a recuperação do controle naval do Pacífico pelos EUA e o fim da esperança japonesa de novas conquistas.
Midway Muharebesi, Japonya'yı mahvetti.
A Batalha de Midway condenou o Japão.
Birçok kişinin hemfikir olduğu gibi, Midway Savaşı, Pasifik muharebelerinin dönüm noktasıydı. Bizim açımızdan geri çekilişin başlangıcı oldu. Ya da bir diğer ifadeyle, yeni bir saldırı yapmamızı engelledi.
A Batalha de Midway foi o ponto de virada na Guerra do Pacífico, da nossa retirada completa para a tentativa de estabelecer, no mínimo, a igualdade, para depois passar à ofensiva.
Amerikan savaş uçakları, Midway adasına saldıran Japon armadasının yolunu kesmek üzere havalandı.
Os aviões de guerra dos Estados Unidos descolam para interceptar a armada Japonesa que atacava a ilha de Midway.
Midway muharebesi, Japon donanmasının, bir daha toparlanamayacağı bir mağlubiyetti.
Midway foi uma derrota da qual a Marinha nipónica nunca recuperou.
Midway Muharebesi'nde haber kameramanıydım.
Eu era operador de câmara e filmei a batalha de Midway.
Çok gizli bir emirle, Midway hakkında, donanma içinde dahi tek kelime bile edilemeyeceği söylendi.
Recebemos ordens secretas de que não podíamos partilhar informação sobre a batalha, nem mesmo com o resto da Marinha.
Midway'da, kumar kaybedildi.
Em Midway, a aposta foi perdida.
MIDWAY SAVAŞI
BATALHA DE MIDWAY
Düşmanın havaalanları ve sahil bataryaları etkisiz hale getirilmeden istila kuvvetlerim Midway'de nasıl karaya çıkabilir?
Como é que as minhas unidades invasoras vão aterrar em Midway, se o aeroporto e a artilharia costeira do inimigo não são neutralizados?
Bu ise, Midway ve Aleutian adalarına yapılacak bir hücum, 200 gemi ve 100.000 asker ile!
Mas este é um ataque contra Midway e as ilhas Aleutes com 200 barcos e 100.000 homens!
Bizim tek kazanma şansımız, onlara Midway'de ağır bir darbe vurmaktır.
A nossa única hipótese de vencer é um ataque massivo a Midway.
Telsiz görüşmelerinde sık sık saldırı hedefleri olarak "A-F" ve "A-O" belirtiliyor. "A-O" sadece bir yanıltma manevrası olabilir, fakat sanırım, A-F'yi tam olarak çözdük :
Há um aumento de comunicações por rádio que referem os objectivos A-F e A-O. A-O é capaz de ser só uma manobra de diversão, mas creio que identificámos o objectivo A-F : é Midway.
Bu uçağın mümkün olan tüm rotalarını kontrol ettik, burada sözü geçen kara parçası, sadece Midway Adaları olabilirdi.
Analisámos todos os trajectos possíveis desse avião, e o único sítio digno desse nome por onde passou é Midway.
Bu mesajı Midway'e götürün.
Envie isto para Midway.
Aslında uydurma bir haber. Midway'in içme suyu kondensatöründe bir arıza olduğunu bildiriyor.
É uma mensagem falsa sobre um alegado defeito num sistema de água potável de Midway.
Midway'e emir verin, bunu sabah bakım raporuna dahil etsinler.
Ordene que Midway inclua isso no relatório rotineiro, amanhã.
A-F kesinlikle Midway.
A-F tem que ser Midway.
Bizim asıl hedefimizin Midway olduğunu ancak, Amiral Nagumo'nun uçak gemileri 24 saat sonra adaya hücum edip, Amerikan uçaklarını ve sahil bataryalarını imha ettiğinde anlayacaktır.
Só vai notar que o nosso objectivo é Midway quando a frota do almirante Nagumo atacar a ilha, 24 horas mais tarde e destruir os bombardeiros e a artilharia costeira.
Halsey'in güçlerinin Midway'e ulaşması en az 48 saat sürer.
A frota do Halsey vai precisar de pelo menos 48 anos para chegar a Midway.
Siz o zamana kadar Midway'i ele geçirip, orada beklersiniz onu.
Até então, você ocupou Midway, e estará à espera dele.
Washington'un Midway ile ilgili düşüncelerini biliyorsunuz, sanırım?
Decerto que sabe o que Washington pensa sobre uma invasão de Midway?
Yamamoto'nun saldırı hedefinin Midway olduğundan eminim.
Tenho a certeza de que Midway é o alvo do ataque do Yamamoto.
Hedef : Midway Adaları.
Objectivo : a ilha de Midway.
Midway.
Midway.
Zaten başım, Midway'e gitmek istediğim için dertte.
Sobretudo, depois do problema que tive por querer ir para Midway.
Ben olsam, uçak gemilerimi Midway'in kuzey doğusunda bir noktaya kaydırır ve orada Nagumo'yu beklerim.
Colocaria os meus porta-aviões, algures, a nordeste de Midway, para aguardar os do Nagumo.
Hedefleri Midway ise, onlara arkadan saldırırım.
Caso seja Midway, ataco pela retaguarda.
Böylece 180 derecelik bir açı ile, batıdan gelebilecek her şeyi görürüz. Uçak gemilerimiz de bu arada Midway'in kuzey doğusunu kontrol eder.
Com tal temos o controlo de 180 graus sobre tudo o que vem do Oeste, enquanto os nossos porta-aviões cobrem a região a nordeste de Midway.
Midway'in savunması için unutulan bir önlem var mı?
Esquecemos alguma medida de defesa para Midway?
Midway her şeyden daha önemli.
Midway teve prioridade absoluta.
Yaklaşık 5 saat sonra, Hosogaya Aleuten'a saldıracak, ve biz halen Midway'e ulaşmak için bu fırtına ile boğuşuyoruz.
O Hosogaya vai atacar as Aleutes, em menos de 5 horas, enquanto nós tentamos avançar sobre Midway neste temporal.
Sparks, Midway'e haber ver.
Sparks, mensagem para Midway.
Uçak Midway'i uyarıyor.
O avião alertou Midway.
- Haklı çıktınız, hedefleri Midway.
- Você tinha razão, é Midway.
Burası, Midway'in kuzey doğusu.
Aqui, a nordeste de Midway.
Fakat, Amerikan filosunun Midway yakınlarında olması imkansız.
Mas a frota americana não pode estar em Midway.
Amiralim, biz daha ilk saldırıda sonuca ulaşmalıyız. Midway'in uçuş pistini ve oradaki uçakları imha edemezsek, karşı saldırıya uğrarız.
Temos que alcançar a vitória no primeiro ataque e destruir as pistas e os aviões, senão há uma contra-ofensiva.
Midway çıkarması bugün başlayacak.
Eles vão invadir Midway, ainda hoje.
700 metreye kadar bir bulut tabakası, düşmanın bizi görmesini önlüyor, ve daha yukarlarda ise pilotlarımız Midway'e kadar her şeyi görebiliyor.
Nuvens até 700 metros escondem-nos dos aviões de reconhecimento inimigos e por cima os nossos pilotos têm visibilidade total até Midway.