Miguel tradutor Português
2,167 parallel translation
Miguel öyle düşünüyor.
O Miguel acha que sim.
Miguel, bir arkadaşın zor olan şeyi yapacağını söylüyor.
O Miguel diz que um amigo faz o mais difícil.
Miguel birazdan burada olacak.
O Miguel está aí a chegar não tarda.
Miguel onu öldürmemi isteyecek.
Miguel quer que eu o mate.
Miguel'in biraz destek sağlamasına izin vermek ayrı bir şeydi dizginleri onunla paylaşmak ise ayrı bir şey.
Uma coisa é deixar o Miguel dar uma ajudinha, outra é partilhar a liderança comigo.
Ve Fleeter'ı öldürmek için Miguel'e yardım etseydim dünya üzerinde bırakacağı etkiyi kim bileblirdi?
E se eu fosse ajudar o Miguel a matar o Billy Fleeter, quem sabe o efeito que isso teria no mundo?
Miguel'in Fleeter'ı öldürmesine izin vermek kumar olurdu.
Deixar o Miguel matar o Fleeter seria um jogo.
Bu gece, Miguel'le casino'da araştırma yaparken bunu hesaba katmalıyım.
É algo a ter em conta quando eu e o Miguel fizermos a nossa pesquisa esta noite no casino.
Bu bir karışıklık mı yoksa Miguel benimle oynuyor mu?
É uma confusão, ou é o Miguel a brincar comigo?
Bu işte ilerlemesi için Miguel'e yardım edeyim mi yoksa Harry'i dinleyip konuyu kapatayım mı?
Ajudo o Miguel a avançar com isto, ou oiço o Harry e acabo com tudo?
Harry'nin tüm uyarılarına rağmen Miguel'le birlikte Billy Fleeter'ın evinin önündeyiz.
Apesar dos avisos do Harry, cá estou eu com o Miguel, à porta de casa do Billy Fleeter.
Bunun, benim için ne kadar kolay olduğunu Miguel'in görmesini istemiyordum.
Não quero que o Miguel veja como isto é fácil para mim.
Miguel üzerinde kumar oynamak için şans oyunları ile dolu olan bir odadan daha iyi bir yer olabilir miydi?
Que melhor local para jogar com o Miguel do que uma sala cheia de jogos de azar?
Miguel'e kendini fark ettirmemesini söylemiştim ama o ne yapmış?
Peço ao Miguel para não dar nas vistas, e o que faz ele...?
Hayır Miguel.
Não, Miguel, é precisamente o contrário.
Miguel altından kalkabilecek miydi?
Será o Miguel capaz de ir até ao fim?
Her ne kadar Miguel'le bir bağ kurmuş olsak da hâlâ paylaşamayacağım şeyler vardı.
Por muito ligados que estejamos, ainda há coisas que não posso partilhar com o Miguel.
Artık, Miguel'in yaptığı her şey seninle bağlantılı olacak.
Tudo o que o Miguel fizer daqui em diante, está ligado a ti.
Yaptığın işi Miguel'e öğretmekle büyük bir sorumluluk almış oldun.
É muita responsabilidade ensinar-lhe o que lhe ensinaste.
Artık, Miguel'in yaptığı her şey seninle bağlantılı olacak.
Tudo o que Miguel fizer, passará a estar ligado a ti.
Miguel ve ben bir hayat aldık.
O Miguel e eu tirámos uma vida.
Miguel dün tüm gece dışarıdaydı.
- O Miguel esteve fora até tarde.
Miguel doğruyu söylüyormuş.
O Miguel estava a dizer a verdade.
Miguel bir saat önce geldi eve.
O Miguel só chegou a casa há uma hora.
Sylvia, Miguel'in bir saat önce eve geldiğini söyledi.
A Sylvia disse que o Miguel chegou a casa há uma hora.
Elbette Miguel başka bir güne bırakılmasına müthiş sevindi.
O Miguel gostou de ter um adiamento.
Dün gece Miguel ortadan kayboldu.
O Miguel desapareceu ontem à noite.
Miguel bunu yapmamıştır.
O Miguel não faria isso.
Miguel'in bildiği kadarıyla, cesedi koyacak en iyi yer açık bir mezarın altıdır.
Tanto quanto o Miguel sabe, o melhor sítio para largar um corpo é debaixo de uma campa aberta.
Miguel?
- Miguel?
Miguel'in içlerinden birini seçtiği dört mezar.
Quatro de onde o Miguel podia ter escolhido.
Gerçekten bunu yaptı.
O Miguel fê-lo mesmo.
Miguel artık kendi başına karar veriryor.
O Miguel faz as suas escolhas.
Selam Miguel, konuştuğumuz öğle yemeği için geç mi oldu?
Miguel, ainda vamos a tempo do almoço?
- Miguel, gelir misin?
- Miguel. Posso?
Kendi yöntemlerin var senin, Miguel.
Tens os teus métodos, Miguel.
Miguel'in yakalanması ders planımızın parçası değil.
A detenção do Miguel não faz parte da lição.
Miguel de öğrenecek.
O Miguel também vai aprender.
Miguel'e göre.
Segundo o Miguel.
Onun cinayeti ve Miguel arasındaki bağlantı.
A ligação entre o homicídio dele e o Miguel.
Düşersem, Miguel'i de kendimle birlikte aşağıya çekebilirim.
Se for apanhado, levo o Miguel comigo.
Miguel!
Miguel!
Ama çok yakında, belki de yarın, Miguel tam olarak nasıl hissettiğimi öğrenecek.
Mas, em breve, talvez amanhã, o Miguel saberá exactamente como me sinto.
Geldiğin için teşekkürler, Miguel.
Obrigado por vires, Miguel.
Bundan herkes etkilenir, Miguel.
Toda a gente é afectada por isso, Miguel.
Michelangelo'nun bile onun yanında solda sıfır kaldığını söyle.
Diz-lhe que... O Miguel Ângelo não é nada comparado com ele.
Bilirim. Pizza, makarna, Michelangelo falan.
Pois, com a sua piza e massa e... o Miguel Ângelo.
Adım Miguel Angel Torres.
O meu nome é Miguel Angel Torres.
Michael Araba Yolu 1209 numarada devam eden yangın var.
Fogo a decorrer em um-dois - - zero-nove na Via Miguel Carro.
Hey, Miguel!
- Miguel! Miguel!
Miguel.
Miguel.