Mikaelson tradutor Português
251 parallel translation
"Lütfen bu akşam 19.00'da dans, kokteyl ve kutlama için Mikaelson ailesine katılın."
"Está convidada a juntar-se à família Mikaelson esta noite às 19 : 00 para um serão de dança, cocktails e celebração."
Mikaelson'lar da kim?
Mas quem diabo são os Mikaelson?
Resmen tanışmadık. Kol Mikaelson.
Ainda não fomos formalmente apresentados.
Ben Finn Mikaelson.
Sou o Finn Mikaelson.
Kol Mikaelson.
Kol Mikaelson.
Rebekah Mikaelson.
Rebekah Mikaelson.
Ve Rebekah Mikaelson, köken ailenin iki bireyi. Bu çok ilginç bir olay oldu.
E Rebekah Mikaelson, dois membros da família vampira original.
Rebekah Mikaelson da onayladı.
A Rebekah Mikaelson confirmou-o.
Niklaus Mikaelson.
Niklaus Mikaelson.
Elijah Mikaelson.
Elijah Mikaelson.
Sophie, dinle. Elijah bir taraftan Davina'nın güvenini kazanmaya çalışırken ben de mucize Mikaelson bebeğini koruyacağıma dair Elijah'a söz verdim.
Ouve, Sophie... prometi ao Elijah que iria proteger o pequeno bebé milagre Mikaelson enquanto tenta ganhar a lealdade da vossa bruxa Davina.
Rebekah Mikaelson asıl sen benim ters tarafımla yüzleşmek istemezsin.
Rebekah Mikaelson, também não queres cair no lado errado das minhas graças.
Klaus Mikaelson'dan bahsediyoruz. Erkek, kadın ve masum katili. Bir anda baba mı olmaya karar vermiş?
O Klaus Mikaelson... assassino de homens, mulheres e cachorros, quer de repente ser papá.
Klaus Mikaelson siktirsin gitsin.
O Klaus Mikaelson que se lixe!
Bana birçok şey öğrettin Niklaus Mikaelson. Fakat bunu kendi başıma öğrendim.
Ensinaste-me muitas coisas, Niklaus Mikaelson, mas isto eu aprendi sozinho.
Klaus Mikaelson'ı tanıyorsun.
Conheces o Klaus Mikaelson.
Klaus Mikaelson hakkında.
Sobre o Klaus Mikaelson.
- Bay Mikaelson.
- Senhor Mikaelson.
Ne bu Klaus Mikaelson denilen adam, ne de hakkında söylenilenler umrumda değil.
Este Klaus Mikaelson... não me importa quem ele é ou o que os rumores dizem.
Siz Mikaelson'lardan öğrendiğim tek bir şey varsa o da aile işlerinize asla karışılmaması gerektiğidir.
- Podes parar. Se há uma coisa que aprendi sobre vocês, Mikaelsons, é não ficar no meio de discussões familiares.
Hazır o konuyu açmışken, benim Mikaelson ailesinin işlerine karışacak zamanım yok.
Sobre isso, não tenho tempo para o drama da família Mikaelson.
"Mikaelson" a karşılık geliyor.
Significa "Mikaelson".
Elijah Mikaelson'ın eski sevgilisi.
O antigo amor do Elijah Mikaelson.
Matmazel Mikaelson.
Mademoiselle Mikaelson.
Klaus Mikaelson'ı beni yaraladığı gibi yaralayacağım.
Irei magoar o Klaus Mikaelson como ele me magoou.
Büyük, kötü Klaus Mikaelson.
O grande e mau Klaus Mikaelson.
Hatırladığım kadarıyla Niklaus Mikaelson'ın değer verdiği nadir kişilerdensin.
Se bem me lembro, és um dos poucos com quem o Niklaus Mikaelson se preocupa.
Sonra Klaus Mikaelson'ın kalbine saplamak.
E cravar no coração do Klaus Mikaelson.
Bay Mikaelson şu anda biraz rahatsız.
O Sr. Mikaelson está, de momento, indisposto.
Klaus Mikaelson bana anlaşma öneriyor.
O Klaus Mikaelson a oferecer um acordo, a este pequeno eu?
Bilemiyorum, gerçekten çok hoş birisi ancak Mikaelson erkeklerinden birini seçmem istenseydi...
Não sei. Quer dizer, ele é simpático e tudo, mas se eu tivesse que escolher de um dos rapazes Mikaelson...
Mikaelson ailesi oldukça geniştir.
Bom, existem vários de nós, os Mikaelsons.
Efsanevi Mikaelson bağı da artık yok olup gidecek.
E o lendário vínculo Mikaelson vai-se desmoronar.
Başlayalım. Rebekah Mikaelson'ın duruşması.
Que comece... o julgamento da Rebekah Mikaelson.
Yuva olarak adlandırdığımız yere bir düzen getirmek amacıyla Elijah Mikaelson önderliğinde burada toplanmış bulunuyoruz.
St Anne sempre foi terreno neutro na nossa cidade, então, é mais do que apropriado que nos reunamos aqui, a mando do Elijah Mikaelson, para trazermos harmonia ao local a que chamamos lar.
Bay Mikaelson.
- Sr. Mikaelson.
Demek yüce Klaus Mikaelson'ın dokunaklı bir şeyler söyleyip boynumu kıracağı yer burası.
É aqui que o grande Klaus Mikaelson diz algo irónico, e me parte o pescoço?
Klaus Mikaelson ile anlaşma mı yaptın?
Fizeste um acordo com o Klaus Mikaelson?
Elijah Mikaelson yarak kafalının teki. Şüphesiz.
Olha, o Elijah Mikaelson é um idiota, sem dúvida.
Zamanında sana aşık olacak ya da nefret edecek kadar saf olmuş olabilirim ama ölümden sonra çok şey öğrendim. İnan bana Klaus Mikaelson :
Posso ter sido ingênua o suficiente para me apaixonar por ti, ou temer-te, mas, aprendi muito na morte, e confia em mim, Klaus Mikaelson :
Ola ki unuttuysan, Elijah, onlar da tıpkı bir Mikaelson kadar benim ailem.
Para que não te esqueças, Elijah, eles são a minha família tanto como qualquer Mikaelson...
Si elle hecatage a filia de Mikaelson.
Si elle hecatage a filia de Mikaelson.
Mikaelson'lara kendimi güvendirmeliyim ki onlara yeterince yaklaşabileyim.
Preciso que os Mikaelsons confiem em mim o suficiente para eu me aproximar.
Beyler, Mikaelson Bey ile tanışın.
Irmãos, apresento-vos o Sr. Mikaelson.
- Sadece işlerini yapıyorlar. Onların işi beni Klaus Mikaelson'dan beni korumak. Adam aylardır evinden dışarıya adımını atmadı!
- O trabalho deles é proteger-me do Klaus que, já agora, não sai de casa dele há meses.
Ancak annemiz o kadar ikna edici unsurlar sundu ki Mikaelson ailesinin en vahşi üyesi olan Kol bile temelinde bulunan hatayı anladı ve yeni hâlini isteklilikle kabullendi.
Ainda assim a Mãe foi tão convincente, que até ele, o mais selvagem de nós, viu o erro das suas ações e aceitou a sua nova forma com garra.
Senin bu savaşta ne işin var?
- Não és uma Mikaelson.
Sen bir Mikaelson değilsin.
- Sou mais ou menos em espírito.
Evet ben bir Mikaelson'ım.
Aproveita. Sim, sou um Mikaelson.
Senin bu terapistinin içindeki kişi bin yaşındaki ölü vampir Finn Mikaelson.
O teu terapeuta tem dentro dele um vampiro morto de mil anos chamado Finn Mikaelson.
Bugün Finn Mikaelson'ı alaşağı edeceğimiz için buradayız ayrıca o adamın senin vampirlerine olan davranışlarını bir düşününce kan banyosuna sen de katılırsın diye düşünmüştüm.
É só que hoje vamos derrubar o Finn Mikaelson. Considerando como ele tratou os teus vampiros, assumi que quererias participar no banho de sangue.