English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Mill

Mill tradutor Português

512 parallel translation
Sen deli misin? Neden, 70 mill yolu geçmeye kalkıyoruz. Belki daha fazla.
Esta salina tem 110 quilómetros... de um lado ao outro, talvez mais.
Kilise 10 mill uzakta idi, ama o, yaz kış her pazar giderdi.
A igreja ficava a 16 quilómetros, mas ela ia lá todos os domingos, de inverno ou de verão.
Nedenini bilmiyorum, onlar buradan 50 mill uzaktaydılar... dün gece yavaşca içeri giriverdiler.
Não sabia se estavam perto ou a 80 quilómetros daqui. Chegaram ontem à noite alguns dos que trabalharam para mim.
Oh, Dan, he went down to the mill To get some corn to have his fill The miller swore by the point of his knife
Oh, Dan, ele abaixou o moinho para conseguir algum milho para ter o seu sustento o moleiro jurou pela ponta de sua faca ele nunca viu tal homem na sua vida assim...
Mill Town üçüncü kamyona.
Mill Town : terceiro camião.
Burada, 1848'de Sutter's Mill'de bir hendeğin dibinde bir adam hiç aramadığı bir şey buldu.
Aquí, em 1848, em Sutter`s Mill, um homem encontrou algo que nem sequer procurava no fundo de uma vala e o seu grito ouviu-se em todo o continente.
Korkarım Grant'ın fabrikasında da iş yok.
A Grant Mill não está a contratar.
Magnum motorunu taktın mı?
Tens a Magnum mill?
Mill Valley'ye gidiyor olabilir misiniz?
Vocês não vão por acaso até Mill Valley?
Mill Valley'ye gitmiyor muyuz?
Não vamos para Mill Valley?
Harris Mill kavşağı.
o cruzamento em Harris Mill.
Harris Mill kavşağında herkes inecek.
Todos devem descer no cruzamento em Harris Mill. Todos devem descer?
Sutter's Mill'e.
Sutter's Mill.
Green Mill. - Frank orada mı?
- O Frank está?
John Stuart Mill Özgür iradesiyle aldığı
John Stuart Mill por decisão própria
- Oh, Mel.
– Oh, Mill.
Evet MEL.Son zamanlardaki davranışların profesyonellikten uzaklaşıyor.
Mill, sim. Seu trabalho tem sido abaixo da média.
Burası Tarker's Mill Benim büyüdüğüm yer.
Isto é Tarker's Mill, onde cresci.
- Mill sokağında Mill Bar'da.
- É no The Mill, o bar na Mill Road.
Mill hala açık.
O bar ainda está aberto.
Mill'e gitmeden bir şeyler içmiş miydin? Ya da uyuşturucu almış mıydın?
Bebeu alguma coisa antes de ir para o The Mill?
Sen o akşam Mill'deki kızsın.
És a miúda do The Mill, naquela noite.
Sizinle 1 8 Nisan akşamı ve Mill'deki tecavüzle ilgili konuşmak istiyorum.
Gostava de falar consigo sobre a noite de 18 de Abril e a violação no The Mill.
- Mill sokağı, Mill Bar'da.
- É no The Mill, o bar na Mill Road.
Bayan Tobias, tecavüz gecesi Mill'de...
Miss Tobias, na noite da violação no The Mill...
Bayan Tobias, bize o akşam Mill'de neler olduğunu anlatır mısınız?
Pode dizer-nos o que aconteceu nessa noite, no The Mill?
Erkek arkadaşımla tartıştık, Ben de arabama bindim ve kız arkadaşımı görmek için Mill'e gittim.
Eu e o meu namorado brigámos, meti-me no carro e fui ter com a minha amiga Sally ao The Mill.
Bay Joyce, Sarah Tobias'ın yer aldığı olayların olduğu gece Mill'de miydiniz?
Sr. Joyce, esteve no The Mill na noite destes acontecimentos?
Daha sonra Bob beni ara sıra gittiği bu bara, yani Mill'e götürdü.
Depois ele levou-me a esse bar onde às vezes vai, o The Mill.
Görünüşe göre Mill çayının güneyinde bir kaza olmuş... Loomis?
Houve um acidente perto da ponte em Mill Creeck...
- Griffin Mill ofisi nerede?
Onde é o escritório de Griffin Mill?
- Griffin Mill'in ofisi.
Escritório de Griffin Mill.
- Griffin Mill'le görüşmek istemiştim.
- Gostaria de falar com o Griffin Mill.
Joel, Griffin Mill.
Joel, Griffin Mill.
Griffin Mill mi?
Você é o Griffin Mill?
Angelica, Griffin Mill.
Angelica, Griffin Mill.
Johnny, Griffin Mill.
Johnny, Griffin Mill.
Bay Mill'e bir martini getir.
Traga ao Sr. Mill um martini.
- Griffin Mill.
Griffin Mill.
- Günaydın Bay Mill.
Bom dia, Sr. Mill.
Griffin Mill.
Griffin Mill.
- Ben Griffin Mill.
Fala Griffin Mill.
Bilirsin, Tüm dünyaya Griffin Mill'in... ofisteki stresin üstesinden gelemeyip... Pasadena'da ortaya çıkıp... yazarlarla kavga çıkardığını söylemek için bekleyemiyorum.
Sabe, estou ansioso para dizer ao mundo que o Griffin Mill não aguenta com a pressão do trabalho e conduz até Pasadena para andar à bulha com escritores.
Mill, iyi misin?
Mill, está bem?
Bay Mill, bu sabah geç kalmanızı anlıyorum.
Sr. Mill, parece que chegou tarde esta manhã.
Hayır, Ben Griffin Mill.
Não, sou o Griffin Mill.
Çok soru soruyorsunuz, Bay Mill.
Faz muitas perguntas, Sr. Mill.
Neye inandığımı bilmiyorum, Bay Mill.
Não sei em que acredito, Sr. Mill.
- Griffin Mill, merhaba.
Griffin Mill, olá.
Rose Mill'in yelkenlerinin altında...
Vamos acostar.
- Evet.
- Green Mill.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]