Minbari savaşı tradutor Português
24 parallel translation
Yarbay Sinclair'in Dünya-Minbari Savaşı'na katıldığı ve etkilendiği muhakkak.
Não ficar ali sentado á espera de ser capturado. Ou talvez ele queira ser capturado vivo em vez de ser morto no campo de asteróides.
Dünya-Minbari Savaşı'nın en büyük çatışmasına katıldın ve bunu bana anlatmadın.
Essas são as minhas ordens. Fora do contexto nós estamos a perder a guerra, John.
İnsanlığın Üçüncü Çağı'nın başlangıcı Dünya-Minbari Savaşı'nın 10 yıl sonrasıydı.
Era o amanhecer da Terceira Era da humanidade 10 anos após a guerra Terra-Minbari.
Dünya-Minbari savaşının son çatışması.
A batalha final e decisiva da guerra Terra-Minbari.
Bir yıl sonra, ağabeyi, Ganya, Minbari Savaşı'nda öldürülünce Susan, Andrei'nin tüm itirazlarına rağmen Dünya Kuvveleri'ne katılınca aralarındaki uçurum daha da büyüdü.
Um ano depois, quando o seu irmão, Ganya, foi morto na Guerra Minbari e a Susan escolheu juntar-se à Força Terrestre contra a vontade do Andrei a corrente entre eles tornou-se ainda maior.
Babil Projesi Dünya-Minbari Savaşı'ndan sonra ortaya atıldı.
Vamos relembrar-nos que o Projecto Babylon foi concebido após a guerra Terra-Minbari.
Bugün ikinci bir Dünya-Minbari Savaşı çıksa, her şey çok farklı olur.
Se a guerra Terra-Minbari começasse hoje, as coisas podiam correr de maneira diferente.
Senatör Quantrell'e saygısızlık etmek istemem ama bizzat cephede bulunmuş biri olarak hâlâ Minbari Savaşı'nın yaralarını saramadığımızı söyleyebilirim.
Bem, com o devido respeito pelo Senador Quantrell... e falando como alguém que fez a parte dele na linha da frente... eu diria que nós ainda não nos recuperamos da guerra com os Minbari.
Saldırı sonucunda iki Minbari gemisi imha edildi ve liderleri Dukhat öldürüldü. Dünya-Minbari savaşı başladı.
O ataque destruiu duas naves Minbari e matou o seu líder, Dukhat e despoletou a guerra Terra-Minbari.
Minbari Savaşı'nda öldüler.
Eles morreram na Guerra Minbari.
Minbari savaşı sırasında askeri bir birlikte rahiplik yapıyordum.
Sabe, durante a Guerra Minbari eu era um capelão.
Bu arada Minbari Savaşı Sendromu ve bu rahatsızlığın savaş gazilerimiz üzerindeki etkisini konu alan bir belgesel dizisi hazırladık.
Nessa altura esperamos poder apresentar uma reportagem sobre o Sindroma de Guerra Minbari... e examinar como ele pode afectar alguns dos nossos veteranos de guerra.
Minbari Savaşı'ndan sonra yağmaları Sheridan'ın önlediğini unutmadık.
Ninguém esqueceu que o Sheridan ajudou a reprimir os motins da comida após a Guerra Minbari.
Bu inançla Mars İsyanı'ndan, Minbari Savaşı'ndan ve son yaşadığımız zorluklardan geçip buralara geldim.
E essa crença suportou-me através dos Motins de Marte, a Guerra Minbari... e das batalhas que nos trouxeram até aqui hoje.
Minbariler savaşırken kendilerini feda etmekten çekinmezler ama savaşçılarının naaşlarına gereken hürmet gösterilmeli.
Os guerreiros Minbari são descuidados com as suas vidas em combate mas o corpo do guerreiro tem que ser tratado com reverencia.
Minbariler, savaşı okumanın tek yolunun dilini anlamaktan geçtiğini söylerler.
Os Minbari dizem que a única forma de compreender a batalha é compreender a linguagem.