Mirando tradutor Português
80 parallel translation
Yakından bakılınca...
Mirando mais de perto...
Orada öylece duruyor ve donuk bir şekilde ufka bakıyordu, yüzünde, korkunç bir ızdırabın izleri vardı.
"Ele só se erguia mirando o horizonte...", - Sr. Starbuck.
Posta arabası 10 dakika içinde kalkıyor ahali.
A diligência parte em 10 minutos gente. Para Mirando.
Mirando, Hebbronville San Ignaba, Bustamante, ve diğer güney noktaları.
Hebbronville... San Ignaba. Bustamante.
Mirando, Hebbronville, San Ignaba, Bustamante, and diğer güney noktaları..
Mirando. Hebbronville. San Ignaba.
Posta arabası gidiyor... Mirando, Hebbronville, San Ignaba ve Bustamante.
Diligência a sair para Mirando, Hebbronville, San Ignaba e Bustamante.
Ancak, bir ölüm görevinde olduğumuzu kabul edip... geminin mevcut enerjisinin tamamını... değiştirerek beyin korteksine gönderirsek... yok olmasını sağlamak mümkün. Atılgan'ın imha edilmesini öneriyor gibisin.
Contudo, ele poderia ser destruído por completo... se convertermos a nave inteira em energia... mirando o córtex cerebral... e usarmos essa energia num golpe mortal.
O yüzden o da yapabileceği tek şeyi yapmış.
Uma dona de casa frustrada olha para uma faca, mirando a clavícula do marido Harvey.
Hedefleyici taranıyor.
Mirando escâneres.
Görüşün çok zayıf.
Está mirando baixo.
Köprü'yü hedef alıyorlar!
- Estão mirando na ponte!
Odak noktası hedefleniyor.
Mirando o ponto focal.
Odak noktası hedefleniyor.
Mirando no ponto focal.
Miranda Skipper'a baktı.
A Mirando observou o Skipper.
Fazerleri hedefliyorum.
Mirando os fasers.
Motorlara nişan alıyorlar.
Estão mirando nos nossos motores
Koordinatları hedefleniyor.
Mirando em suas coordenadas.
Voyager'ı hedef alıyorlar.
Elas estão mirando na Voyager.
Komuta gemisinin lazer topları bizi hedef aldı ve kilitlendi.
Os canhões frag da nave comando estão nos mirando.
- Şu an seni hedef almış keskin nişancılar var.
Há atiradores de elite mirando em você agora.
Belki Gaashah hedef bile değildir... belki o sadece başka birini hedef almıştır ve o da ateş hattının ortasına girmiştir. Babamdan söz ediyorsun.
Talvez Gaashah não fosse o alvo... talvez ela estivesse mirando outra coisa e ele passou pela linha de fogo.
Nereye ateş ediyorsun?
Em que merda estão mirando?
Beraberinde tabii mini güneşi kontrol dışı bırakmaya hedeflenmiş bir dağıtım mekanizmasıyla.
Um sistema de lançamento não testado mirando um mini-sol descontrolado.
- Efendim, üzerimize kilitlendiler.
- Senhor, estão mirando em nós.
Üç Klingon gemisi daha kalkanlarını aktive edip gemimizi hedef alıyorlar.
Mais três naves descamulflaram e estão mirando em nós.
Miranda ile yedi yıl çalıştım içine kapanık sayılırdı,
Trabalhei com Mirando durante sete anos. Ela tinha bastante receio com a sua privacidade,
Silahını yanlış adama doğrultuyorsun, Rick.
Está mirando no cara errado, Rick.
Yanımızdan geçip duruyor.
Fica nos mirando.
Listedekileri hedef alan kişi oğlum değil.
- Sabe? Não é o meu filho que está mirando em quem está nessa lista.
Şu anda kıza nişan alıyorum.
Estou mirando a garota, agora.
MIRANDO BİYOTEKNOLOJİ
BIOTECNOLOGIA
Benim adım Lucy. Mirando Şirketi'nden Lucy Mirando.
Chamo-me Lucy Mirando, da Mirando Corporation.
Biliyorum, hepimiz biliyoruz, Mirando dede korkunç bir adamdı.
Ora, eu e todos nós sabemos que o avô Mirando era um homem terrível.
Artık temel değerler, çevre ve yaşam ön planda.
É a nova era da Mirando comigo e com novos valores fundamentais, ambiente e vida.
Bu muhteşem kızı Arizona'daki Mirando Çiftliği'ne getirdik.
Trouxemos esta menina preciosa para o Rancho Mirando, no Arizona.
Geçen hafta bu 26 süper domuz yavrusunu Mirando ofislerinin bulunduğu 26 ülkeye yolladık.
Na semana passada, enviámos os 26 superleitões para os 26 países onde se situam os escritórios Mirando.
Mirando şubelerindeki üst düzey bilim insanlarımız gereken desteği vermek için hazır olacaklar.
Os meus melhores cientistas das filiais da Mirando estarão por perto para oferecerem o apoio necessário.
Televizyonun en sevilen hayvan bilimcisi ve veterineri ve Mirando Şirketi'nin yeni yüzü Dr. Johnny Wilcox!
O zoólogo e veterinário mais estimado da TV e o novo rosto da Mirando Corporation, o Dr. Johnny Wilcox!
MIRANDO SÜPER DOMUZ PROJESİ
O PROJETO DO SUPERPORCO
Mirando'nun Dr. Johnny'siyle saygın yerel çiftçi arasında karşılıklı güvenin tesis edildiği an bu.
É agora. O momento da confiança mútua entre o próprio Dr. Johnny da Mirando e o estimado agricultor local.
Daima "hazır" olmalıyım, ne de olsa Mirando Şirketi'nin yüzüyüm.
Tenho de estar sempre "a postos" agora que sou o rosto da Mirando Corporation.
Geceyi Seul'deki Mirando binasında geçirecek.
Ela vai passar a noite no edifício da Mirando em Seul.
MIRANDO SÜPER DOMUZ
SUPERPORCO
Burası Mirando'nun genetiği değiştirilmiş hayvanlar üzerinde deneyler yaptığı yer.
É aqui que a Mirando faz experiências com animais geneticamente modificados.
Genetiği değiştirmek fazla tehlikeli olduğu için Mirando bunu doğal, güvenli ve GDO'suzmuş gibi gösteriyor.
Porque a mutação genética é demasiado perigosa, a Mirando tem-na disfarçado como sendo natural, segura e não OGM.
Mirando, tüketicilerin genleriyle oynanmış gıda fikrinden nefret edeceğini biliyor.
A Mirando sabe que os consumidores ficariam enojados com a ideia de comerem alimentos GM, mutantes.
On yıl önce patronları Lucy Mirando laboratuvara girip şekilsiz yaratıklar arasından en güzel görünen 26 tanesini seçti. Okja da onlardan biriydi.
Por isso, há dez anos, a patroa deles, a Lucy Mirando, entrou no laboratório e procurou entre as criaturas desfiguradas as 26 mais bonitas, como a tua Okja.
Mirando'yu ifşa edebilmek için laboratuvarda video çekmeliyiz.
Para expormos a Mirando, precisamos de um vídeo do interior do laboratório.
Kadına nişan almış.
Estava mirando nela.
Sana güvenmiyorum.
* homem mirando mulher * homem rude : porra, não acredito em ti
Benimle Mirando'da yeni bir dönem başladı.
PRÓXIMA GERAÇÃO