English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ M ] / Moody

Moody tradutor Português

472 parallel translation
Sanırım sen Moody Lisesine gitmişsindir.
E suponho que frequentaste o Moody High School?
Moody, Mahtob, Baba!
Moody, Mahtob, pai!
Önemi var, Moody.
Claro que tem, Moody.
Moody, orada çok büyük şeyler oluyor.
Moody, passam-se demasiadas coisas por lá.
- Moody, bu beni korkutuyor.
- Moody, tenho medo.
Mahtob'un aynı Moody ve Ameh Bozorg'a benzediğini söylüyor.
Ela diz que a Mahtob é igualzinha ao Moody e à Ameh Bozorg.
Moody, neler oldu?
Moody, o que aconteceu?
Moody, buna inanamıyorum.
Oh... Moody, não acredito.
- Moody, bu da ne?
- Moody, o que é isto?
Moody, tatlım. İşin için üzüldüğünü biliyorum.
Moody, querido, estás perturbado por causa do emprego.
Moody, neler olduğunun farkındayım.
Moody, sei o que está a passar-se.
Moody ve ben 7 yıldır eviliyiz.
Moody e eu estamos casados há sete anos.
Moody bunu biliyordu.
O Moody sabia isso.
Moody'de bana, Kuran'a el basarak kötü bir şey olmayacağına dair yemin etti.
O Moody jurou pelo Alcorão que nada disto poderia acontecer.
Bu doğru değil mi, Moody?
Não é verdade, Moody?
Moody nasıl olur da Kuran üzerine yemin edip, bana bunu yapabilir?
Como pode o Moody jurar pelo Alcorão e fazer-me isto?
Moody?
Moody?
Moody, lütfen, konuş benimle.
Oh, Moody, por favor. Por favor, fala comigo.
Moody...
Moody...
Moody, yardımına ihtiyacım var.
Oh, Moody. Moody, preciso que me ajudes.
Moody.
Moody.
Ailem bununla uğraşıyor, ama Moody benim her dakika nerede olduğumu biliyor.
A minha família está a tratar disso, mas o Moody sabe sempre onde estou.
Ona bunu yaptıramayız, Moody.
Não podemos obrigá-la a fazer isto, Moody.
- Moody, sen ne yapıyorsun?
- Moody, que estás a fazer?
Moody!
Moody!
Moody! Lütfen onu alma!
Moody, por favor, não a leves!
Moody, lütfen!
Moody, por favor!
Moody, onu alma!
Moody, não a leves!
Moody, lütfen gitme.
Moody, por favor, não vás embora.
Sağol, Moody.
Obrigada, Moody.
Moody Çarşambaları hastanede olur.
O Moody está no hospital às Quartas-feiras.
Moody, eve gelebileceğimizi söylüyor.
O Moody diz que podemos ir aí.
Mahtob'u burada bırakamazsın. Moddy'nin ailesiyle olmaz.
Não podes deixar a Mahtob aqui, com a família do Moody.
- Moody.
- Moody.
- Moody, ben o uçağa binmiyorum.
- Moody, não vou naquele avião.
Moody'ye bir avukatım olduğunu söylemeni istiyorum.
Quero que diga ao Moody que tenho advogado.
Moody'ye onunla yalnız buluşmayacağımı söyle.
Diga ao Moody que não me encontro com ele a sós.
- Tam yol ileri Bay Moody. - Tamam efendim.
- Para a frente, a todo o vapor, Sr. Moody.
— Selam, Peder Moody.
Olá, padre Moody. Entre.
Bayan Lisbon, ben Peder Moody.
Sra. Lisbon, é o padre Moody.
Ama yarın akşam Moody Blues konserine gidiyoruz.
Vou ver o Moody Blues com ele amanhã. - O quê?
- Çavuş...
É o Sargento Moody.
- Moody! Polis Şefi Monroe.
O Chefe da Polícia, Monroe.
Dostumuz güvenlik görevlisi Ron Moody'i hatırladın mı?
Lembras-te do nosso amigo Ron Moody, o segurança?
Moody dersi mi?
- A palestra sobre Moody?
- Evet, Moody.
- Sim, Moody.
Bu, Deli-Göz Moody.
É o "Olho-louco" Moody.
- Alastor Moody mi?
- Alastor Moody?
Alastor Moody.
Alastor Moody.
Bunu Moody verdi. Çay içtiğimiz gün.
Foi o Moody que me deu, naquele dia em que tomámos chá.
Moody Blues!
Os Moody Blues!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]